Ilgilenmiyorum translate Spanish
3,001 parallel translation
Daha önce de söyledim, artık bu işlerle ilgilenmiyorum.
Ya les dije que no voy a involucrarme.
Kimseyle ilgilenmiyorum.
No estoy mirando.
Paranla ilgilenmiyorum, dostum. Belki de bana sabah ne demek istediğini söyleyebilirsin.
Amigo, no quiero tu dinero.
ama artık ilgilenmiyorum.
Ya no estoy interesada.
Merlin, senin en sevdiğin gece masallarıyla ilgilenmiyorum.
Merlin, realmente no estoy interesado en tus cuentos de cama.
Sağ ol ama ilgilenmiyorum.
No es mi problema, pero no me interesa.
Sağ ol benden daha aptal erkeklerle ilgilenmiyorum.
Oh, gracias, no estoy interesada en chicos que son más tontos que yo.
Rahatlikla ilgilenmiyorum. Biletinizin fiyatiyla ilgilenmiyorum.
No estoy interesado en la comodidad.
O kızla da söylediği zırvalarla da ilgilenmiyorum.
No tengo interés en esa chica y sus mentiras.
Hayır, ne model trenlerle ne mağazalarıyla, ne de kalp kıran müşterileriyle ilgilenmiyorum.
No, no tengo ningún interés en trenes miniaturas, en tiendas que los vendan, ni su deprimente clientela.
Başka bir şeyle ilgilenmiyorum.
No estoy interesada en nada más.
Bakın, ben... ben dâhil olmakla pek ilgilenmiyorum.
En realidad, no estoy interesada en participar.
Başka hiç kimseyle ilgilenmiyorum.
No estoy interesado en nadie más.
Hoş biri, ama ilgilenmiyorum.
Sí, pero, no me interesa.
Ne yaptığınla ilgilenmiyorum.
No me importa lo que estabas haciendo.
Çalışmalarınla ilgilenmiyorum.
Esto- - No me importa tu estudio de campo.
Tabii ki keçilerle ilgilenmiyorum.
Por supuesto que no estoy interesado en las cabras.
- Hiç ilgilenmiyorum. - Teşekkür ederim.
- No estamos interesados.
Hiç ilgilenmiyorum.
No lo voy a hacer.
Eşimle arkadaş olmanıza sevindim ama gerçek olmasını çok istediğin teorilerinle hiç ilgilenmiyorum.
Me alegra que mi mujer y tú seáis amigas, pero no estoy interesado en tus teorías preferidas sobre mí.
Evcil bir hayvan olmakla ilgilenmiyorum.
No me interesa ser mascota.
İyi biri olduğunda ama neye bulaştığının farkında olmadığına eminim ama gerçekten, ilgilenmiyorum.
Sabes, estoy seguro de que eres una chica muy maja y no tienes ni idea de en que te han metido, pero, la verdad, no me interesa.
Kitap İşi İş herneyse, ilgilenmiyorum.
LA ESTAFA DEL LIBRO Sea cual sea el trabajo, no me interesa.
Şu anda kimseyle flört etmekle ilgilenmiyorum.
Solo no estoy interesada en salir con nadie ahora mismo.
Bu davayla ben ilgilenmiyorum, Senatör, bunu biliyorsunuz.
Senador, como sabe, no estoy involucrada en este caso.
Sana söyledim, ilgilenmiyorum.
Te lo dije, no estoy interesada.
Artık davayla ilgilenmiyorum, hatta yaşadığından bile haberim yoktu.
Ya no estoy en el caso ni siquiera debería saber que sigues con vida.
O işle ilgilenmiyorum maalesef.
Si es así, no me interesa.
Hayır, sadece bahçeyle ilgilenmiyorum.
No sólo soy jardinero.
Hiç bir yol bilgesiyle ilgilenmiyorum. Gözden kaçırmış olabilirim.
Me da igual haberme perdido la sabiduría del Guerrero de la carretera.
Tatlım ilgilenmiyorum.
No me interesa, cariño.
Onunla ilgilenmiyorum.
Me da igual.
Sevgilinle ilgilenmiyorum.
Pero no voy detrás de tu novia.
Sevimli bir hikaye ama ilgilenmiyorum.
Es una historia tierna, pero no me interesa oírla.
Bunu yanlış anlama ama mızrak dövüşüyle falan ilgilenmiyorum.
No tomes esto a mal ni nada... pero no estoy interesada en las justas.
Neyse, o tür şeylerle ilgilenmiyorum artık.
Bueno, no me interesa ese tipo de cosas en este momento.
Uzatmayın gençler, onunla ilgilenmiyorum.
¡ Basta ya, chicas! No me importa ese tipo.
Senin söyleyeceğin hiçbir şeyle ilgilenmiyorum ben.
No me interesa nada de lo que tengas que decir.
- Hiç ilgilenmiyorum. Ben...
- En serio no me siento reprimido -...
İlgilenmiyorum.
No me interesa.
İlgilenmiyorum.
No me importa.
İlgilenmiyorum.
- No me interesa.
- İlgilenmiyorum.
No me interesa.
İlgilenmiyorum.
No estoy interesado.
- İlgilenmiyorum.
No me interesa. Tiene mi palabra.
İlgilenmiyorum.
No estoy interesada.
İlgilenmiyorum
No me interesa
- İlgilenmiyorum.
- No me interesa.
Üzgünüm, George. İlgilenmiyorum.
Disculpa, no tengo ganas.
İlgilenmiyorum, teşekkürler.
No le interesa. Gracias.
İlgilenmiyorum, baba. Artık değil.
Ya no me interesa más, papá.