O da burada translate Spanish
3,730 parallel translation
O da burada.
Está aquí mismo.
Tüm karmaşık yaşayan canlılar gibi, o da burada çünkü gezegenimiz evrimin işlemesine yetecek kadar uzun bir süre istikrarlı idi.
Al igual que todos los seres vivos complejos, está aquí porque nuestro planeta ha sido lo suficientemente estable durante el tiempo suficiente para permitir al tiempo de la evolución actuar.
O da burada.
Ella también vino.
O da burada değil, o yüzden...
Bueno, no está aquí, así que...
O da burada yaşıyor.
También vive aquí.
- O da burada değil.
Él tampoco está aquí.
Mekanla beraber o da burada yanıp kül olabilir.
Puede quemarse con el resto de este lugar.
Neden benimle gelmiyorsunuz? O da burada mı?
- ¿ Por qué no viene conmigo?
Tabii burada çalışıyorsan başka o durumda da bir içki daha istiyorum.
A menos que trabajes aquí, en cuyo caso necesito otro trago.
Tamam, öyleyse, neden gelecekteki insanları burada görmüyoruz ve neden geçmişi tekrardan yazmıyorlar ya da futbol bahislerine girmiyorlar?
Muy bien, bueno, entonces, ¿ por qué no hay gente que vea el futuro y que reescriba el pasado o ganando en las apuestas deportivas ahora mismo?
- Burada ya da istersen karakolda konuşabilirsin.
- Puedes hablar aquí o en comisaría.
Burada bu tür acayip insan çoktur. O da onlardan birisi diye düşünmüştüm.
Hay un monton de gente eccentrica por estos lugares, y yo pense que ella era una de ellos.
Ya sıraya geçin ya da burada kalın.
Ustedes dos se alinean o se quedan aquí.
Yapma Samantha, çıplak fotoğraflardan ya da şirkete iftira etmekten bahsetmiyoruz burada.
Vamos, Samantha. No estamos hablando de fotos desnuda o calumnias contra la empresa.
Keşke Oscar ödüllü erkek arkadaşım Sör Emmet Lawson da burada olsaydı. - O ne yapacak?
Si mi novio, Sir Emmett Lawson, ganador del Oscar, estuviera aquí...
Dinle Eyalet polisi, şerif yardımcısının yardımı olsa da olmasa da burada oturup bekleyecek değiliz.
Mire, marshal, no podemos permitirnos quedarnos aquí sentados con o sin la ayuda de la ayudante del sheriff.
- O da bizim gibi burada sıkıştı.
Está tan atrapado como nosotros.
Ya da burada tamamen başka bir şey olması mümkün.
O es posible que algo muy diferente suceda aquí.
Evet, burada o kadar da kötü olmayan birkaç şey var.
Sí, hay algunas cosas aquí que no son tan horribles.
Arkadaşlarının kim olduğunu unutmak gibi kötü bir alışkanlığın var. O kadar kaybolan ya da hapse giren arkadaşlarının varken senin burada olup, elini kolunu sallayarak dolaşman adil mi?
¿ Todos tus viejos amigos acabaron en la cárcel o desaparecieron y tú eres el único que se libró?
- Bunu benden daha iyi bilmeniz gerek. Bak, burada kalıp yatakta ölebilirsin ya da ayağa kalkıp seni öldüren herifi bulmamda bana yardımcı olabilirsin.
Mire, puede quedarse ahí, y morir en esta cama, o puede levantarse y ayudarme a encontrar al hijo de puta que le ha asesinado.
Evet, stadyumumu desteklemeyi hiç düşünmeyen bir meclis üyesi, büyük sorun da burada başlıyor... Sen de bu felsefenin bir parçası mısın sözünün eri mi?
Sí, uno que no tiene intención de apoyar mi estadio, así que la gran pregunta consiste en si compartes esa filosofía o si eres un hombre de palabra.
Senin dışarıda dünyanın öbür ucuna kadar Tyler'ı kovalıyor olman gerekmiyor mu? Yoksa burada hâlâ yıkmak istediğin umut ve hayaller mi var?
¿ No deberías estar por ahí persiguiendo a Tyler hasta los confines de la Tierra, o hay algunas esperanzas y sueños que quieres destrozar por aquí?
Ya da burada ilgilenecek kimse yok.
O nunca hubo nada aquí. ¿ Ya viste eso?
O burada Singapur'da.
Está aquí en Singapur.
- Burada sana göz kulak olacağız. Bu yüzden artık korkmana ya da aç kalmana gerek yok.
Vamos a cuidar de ti aquí para que no te vuelvas a sentir asustado o hambriento nunca más.
O da iş aramak için burada.
También está aquí buscando un trabajo.
Cybertron da bile "çekici araç stili" ile başa çıkamıyordum o yüzden burada da bunu yapmayı reddediyorum.
Yo no podía soportar el "estilo Demolición" en Cybertrón, y me niego a hacerlo aquí.
Komşularımız Bohemya'dan, Polonya'dan veya Bavarya'dan ya da steplerin en uzak ucundan gelmiş olabilirler ama biz burada aynı... aynı...
Los vecinos pueden venir de Bohemia o Polonia o Bavaria o de lejanos lugares en las estepas pero hoy estamos unidos bajo las mismas...
Burada olduğumuzu bilen tek kişi o. Onlara da o söylemiş olmalı.
Es la única que sabe que estamos aquí abajo, así que debe habérselo dicho... pero ¿ dónde está?
Burada olan şey kiliseden de Hristiyanlıktan da daha eski. - Yani o zaman bu şeytani bir ruh mu? İblis mi?
Lo que está presente en este lugar es más antiguo que la iglesia, mas que el cristianismo.
Ya da benim hakkımda. Ya da burada ne yaptığımız!
O de mí. ¡ O lo que hacemos aquí!
Burada otururken aklıma geldi hepsi yani. Seni beklerken, biricik kocama Caroline halamı ziyaret ettiğimi söyleyeceğimi düşündüm. Kadını 10 yıldır görmediğimi o da biliyor.
Bueno, se me ocurrió mientras estaba... estaba sentado aquí, esperando por ti, pensando como le diría a mi querido marido que iba a visitar a mi tía Caroline, una tía que... él sabe que no he visto en 10 años.
Silas öldü, ya da her neyse artık. Ama sen burada ölü gibi oturuyorsun.
Silas está muerto, o lo que sea y tú estás aquí sentado como muerto.
Burada sadece kan ve içki bulundurduklarını biliyorum da o yüzden barış teklifi getirdim.
Resulta que todo lo que tienen en esta casa es sangre y alcohol. Así que traje una oferta de paz. ¿ Hamburguesas?
Burada olmanızı istemeyen başka birileri ya da gruplarla aranızda sorun var mıydı? Klasik şeyler.
¿ Ha tenido algún otro problema con personas o grupos que no quieren que la empresa esté aquí?
Dakikalar sonra ya ALC ya da Kolombiya polisi burada olur.
O la ALC o la policía colombiana estarán aquí en segundos.
Ben de burada takılırım o zaman, belki bir Corolla'da uyurum.
Bueno, sólo me quedaré un rato por aquí... probablemente duerma en un Corolla.
Sanırım melek testlerini buldum ama burada Nephilim ya da Cupid'i oku gibi şeyler görmüyorum.
Creo que encontré las Pruebas del Ángel, pero no veo nada acerca de un Nephilim o un arco de Cupido o cualquier cosa parecida.
Ya itiraf edersin ya da ikimiz de burada ölürüz.
O tú confiesas o ambos morimos ahora mismo.
- Ya karanlıkta oturmayı seviyor ya da burada değil.
O le gusta sentarse silenciosamente en la oscuridad. - o no está allí.
Üzgünüm, o zaman da bizim burada yapabileceğimiz bir şey kalmaz.
Entonces me temo que no hay nada más que podamos hacer aquí.
Kan sayımı ve EEG'yi burada yaparız ama en yakın MR çekim yeri Westlake'deki büyük hastanede ve o da Kubbe'nin 8 km dışında.
- Podemos hacer el análisis y el electro pero el tomógrafo está en el hospital de Westlake, a 8 km. fuera de la cúpula.
Ya da yıldızlar kubbe burada olduğu için olacak bir şeydir.
O, las estrellas son algo que sucederá ahora que la cúpula está aquí.
Sayın Yargıç,... burada gerçek bir hasar söz konusu değil, çünkü Bay Steinman ya da şimdiki deyimle Bay O'Dell zarar görecek bir İrlanda mirası yok, benim fikrime göre. Evet.
Señoría, no hubo un daño real porque el Sr. Steinman o como se llama ahora, Sr. O'Dell no tiene una herencia irlandesa que dañar, en mi opinión.
Sanırım burada çok yüksek seviyeli paranoya olan biriyle ya da Finch'ten ders alan biriyle karşı karşıyayız.
Creo que buscamos a alguien tan paranoico como Howard Hughes o quizá lo aprendió de Finch.
Burada da kalabilirsin babanın yanına da taşınabilirsin.
Puedes quedarte aquí, o puedes mudarte con tu padre.
Ama uzun zamandır yapmıyorduk ve bence artık Callie ve Jude'da burada o yüzden geleneği yeniden başlatmak eğlenceli olacak.
Simplemente nos hemos salido de la rutina, y creo que ahora que Callie y Jude están aquí sería divertido empezar de nuevo la tradición.
O kitabın yalancı yazarı Sandra da burada.
Sandra, la mentirosa escritora del libro de chismes, acaba de entrar.
Daniel, hadi ama. Bak, devleti çok sevmediğini biliyorum. Ya da insan içine çıkmayı, birçok şeyi sevmiyorsun aslında ama burada bahsettiğimiz adam gerçekten çok kötü biri.
Daniel venga, sé que no eres un gran fan del gobierno federal, o de aparecer en público, o de muchas cosas, pero...
Burada ya da eski evde yaşayabilirsin.
Puedes vivir aquí o en la casa vieja.
o da ne 669
o da benim 38
o da olur 28
o da sensin 43
o da yok 16
o da var 56
o da ne demek 78
o da iyi 30
o da nedir 79
o da dedi ki 42
o da benim 38
o da olur 28
o da sensin 43
o da yok 16
o da var 56
o da ne demek 78
o da iyi 30
o da nedir 79
o da dedi ki 42
o da beni seviyor 25
o da nesi 25
o da 410
o da bana 49
o da kim 286
o da gitti 18
o da mı 21
o da kimdi 18
o daha bir çocuk 37
o da doğru 23
o da nesi 25
o da 410
o da bana 49
o da kim 286
o da gitti 18
o da mı 21
o da kimdi 18
o daha bir çocuk 37
o da doğru 23
o da ne öyle 27
o da öyle 48
o daha çocuk 50
o da nereden çıktı 18
o da neydi 223
o da neydi öyle 27
o da değil 31
o da öldü 29
o da oradaydı 16
o da öyle 48
o daha çocuk 50
o da nereden çıktı 18
o da neydi 223
o da neydi öyle 27
o da değil 31
o da öldü 29
o da oradaydı 16