English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ P ] / Para nerede

Para nerede translate Spanish

3,417 parallel translation
Para nerede?
¿ Dónde?
Esrar alacak para nerede!
No tengo suficiente dinero para crack.
- Para nerede?
¿ Dónde está mi dinero?
Şu an para nerede peki?
¿ Entonces donde esta el dinero ahora?
Şu an para nerede peki?
Así pues, ¿ dónde está el dinero?
Para nerede Kurye, 6 dakika kaldı?
¿ Dónde está el mensajero con el resto del dinero? 6 minutos restantes.
Para nerede Stig?
¿ Dónde está el dinero, Stig?
Sen de değil, değil mi? Para nerede?
No lo tienes. ¿ Dónde está?
- Para nerede?
¿ Dónde está el dinero?
Para nerede?
¿ Dónde está el dinero?
Ona sor buradaki para nerede.
Pregúntale en donde hay más dinero.
Depresyon ilacı nerede?
La medicina para la depresión... ¿ Dónde está?
Tüm hikayeyi Serena'nın nerede olduğunu öğrenmek için feda ettim.
Cambié toda la historia para averiguar dónde está Serena.
Takasın nerede olacağının detaylarını yine bu telefon aracılığıyla paylaşacağım.
Contactaré contigo en este mismo teléfono para darte los detalles sobre dónde hacer el intercambio.
Ne olursa olsun, nerede olursak olalım, beraber olmasak da her zaman birbirimize destek olacağız.
No importa qué, no importa dónde, incluso si no estamos juntos, siempre vamos a estar ahí para el otro.
* Engellerle karşılaştığımda karşı koyacak Şehirli Herkül nerede? *
# ¿ Dónde está el astuto Hércules para combatir las oposiciones?
- Luca nerede?
- Reuniendo hombres para una expedición.
Benim de yazmam gereken raporlar var ve nerede yaşadığımı ben de bilmiyorum dürüst olmak gerekirse de bugün henüz banyo yapmadım.
Tengo informes que redactar, y bueno, y tengo un hígado extraviado que parece que no puedo encontrar, y para ser honestos, aún no he ido al baño hoy.
Ameliyatta ensizyonların nerede olacağına karar vermeliyiz ki fıtığı güzelce görebileyim.
Eh, nosotros... Deberíamos acordar la ubicación de las incisiones en nuestra cirugía para que pueda tener una buena visibilidad de la hernia.
Affedersiniz, otelin daha büyük çocuklar için düzenlediği kamp nerede?
Perdone, ¿ dónde está el campamento para los niños más mayores?
Hayır, nerede olduğunu bilsek bile onu suçlamaya yetecek kadar delilimiz yok.
No, no, aunque supiéramos dónde está, no tenemos suficiente para inculparlo.
Pekala, Richard'ın emniyet için aldığı şu şaşalı kahve makinesi nerede orada mı?
De acuerdo, ¿ dónde está esa... elegante máquina de café que Richard compró para la comisaría, por allí?
En azından nerede olurlarsa olsunlar, beraber olduklarını biliyoruz. Leo'nun söylediği deliceydi, değil mi?
Al menos donde quiera que estén, se tienen el uno al otro para apoyarse. ¿ Lo qué dijo Leo era un locura, verdad?
Nerede olduklarını söylemek için bile mi aramadılar?
¿ No han llamado para decir dónde están?
Sadakatlerini sağlamak için kendi yollarım var. Bart nerede?
Tengo mis métodos para asegurarme su lealtad.
Chuck Bass, bu olayda şüheli kabul ediliyor. Sorgulanmak için aranıyor. Buna karşın, nerede olduğuna dair hiçbir bilgimiz yok.
Chuck Bass está considerado una persona de interés en este caso, se le busca para interrogarlo, aunque no tenemos información de su paradero.
Nerede olduğumu kanıtlayacak pasaport mührüm uçak biletim ve kredi kartı faturalarım var.
Solo tengo el sello en mi pasaporte, mi boleto de avión y mis recibos de la tarjeta de crédito para probar donde estaba.
Gömüldükleri yer epey uzak. Nerede bulacaklarını bilmeleri gerekti.
Sí, un lugar tan remoto debes saber dónde está para encontrarlo.
Bombası var mı yok mu diye ona işkence etmişler. Ve eğer olsaydı, nerede olduğunu söylemesi için.
Le torturaron para averiguar si tenía una bomba, y si la tenía, dónde estaba.
Fırın tepsini nerede saklıyorsun?
¿ Dónde guardas la fuente para asar?
Failler para iadesi çeklerini nerede bozduruyor?
¿ Dónde cobran los cheques los defraudadores?
O para şimdi nerede?
¿ Dónde está ese dinero ahora?
Arthur nerede olduğumu fark edemeyecek kadar meşgul olacak.
Arturo estará muy ocupado para notar dónde estoy.
Eleman bulmanın canice bir yolu. Doğru. Onu nerede buluruz?
Muy bien, así que Kong Liang contrata un par de matones para secuestrar al chico el día que sale cárcel.
Pakistan'daki olaylar sonrası ve Hint emperyalizmi karşısında takındığın tutum Amerika'nın gönlünün nerede yattığına ilişkin sorusu olan herkesi yanıtladı.
Después de los acontecimientos de Pakistán y sus acciones contra el imperialismo hindú, para los muchos que se preguntan donde está el corazón de América, es un sentimiento.
Oscar öldürüldüğünde nerede olduğunuzu bilmek için.
Para saber dónde estaban cuando Oscar fue asesinado.
Lisede, mali işler sorumluluğuna adayken giydiğim "Ted'e Oy Verin" yazılı kapüşonlum nerede peki?
¿ Y qué hay de esa sudadera de "Vote por Ted" con capucha de cuando me postulé para tesorero en la escuela secundaria?
Diğer insanlardan üstün olmak için nerede doğulması gerek?
¿ Dónde has nacido como para estar por encima de los demás?
In kullanarak ipliğimi gizledim. Gyo kullanıp da iğneyi görmedikleri sürece nerede olurlarsa olsunlar onları bulurum.
Utilicé In para ocultar el hilo. podremos seguirlos a donde sea.
Bu şekilde uyandığımda, nerede olduğumu bulmak için, beynimi başarısız bir şekilde zorluyorum.
"cuando me desperté con eso en mi mente, " mi espíritu se agitaba para procurar saber dónde yo estaba,
Vajinana sıcak sos dökmeni söyleyen telefon aramaları nerede?
¿ Por qué no te llaman para decirte que hay que verter salsa picante... en tu vagina?
Nerede olduğum pek fark etmiyordu çalabildiğim sürece.
Para mí no había ninguna diferencia donde estaba mientras yo estaba jugando.
Kardeşinin adaleti nerede?
¿ Dónde estar justicia para tu hermano?
Manheim in nerede olduğunu bulmak için çok iyi para ödüyorlar.
Todo lo que quieren pagar por la información, donde está el compañero de Mannheim.
Beni öldürmeyi nerede planlıyordun?
¿ Dónde tramaron ustedes dos el plan para matarme?
Bütün gece orada kalırdım. Şu anda nerede olduğunu da bilirdim.
Yo estaba allí toda la noche, para saber dónde está ahora.
Yani, X Modeli sosyal ağ anlamına geliyor, fakat bu insanların her zaman arkadaşlarının nerede olduklarını bilmelerini istememelerine sebep olabilir.
Entonces Type X era para redes sociales, pero resulta que la gente no siempre quiere que sus amigos sepan dónde está con tanta precisión.
Sende aşağıya dikkatlice bakmalısın,... ve nerede durduğunu görmelisin.
Tienes que revisar bien tus prioridades, Para ver exactamente donde usted estás parada.
Şanlı ordularımızın mücadelesi nerede olacak?
¿ Dónde están nuestras hordas para un combate glorioso?
Nerede olduğumu, seni hak etmek için neler yaptığımı bilmiyorsun.
- No saben por lo que he pasado, lo que he hecho para merecerlo.
Para kasası nerede?
¿ Dónde está la del efectivo?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]