Sarhoş değilim translate Spanish
461 parallel translation
Sarhoş değilim, ama tavan yerde ne arıyor?
No estoy bebido, pero, ¿ qué hace el techo en el suelo?
Hayır bayan, sarhoş değilim, ama biraz içmek bana iyi gelecek!
¡ No, señora, no estoy borracho, pero me ha dado una buena idea!
Çok içtim, ama sarhoş değilim.
He bebido pero no estoy borracho.
İçtim ama sarhoş değilim.
He bebido, pero no estoy borracho.
Sarhoş değilim Michael.
Estoy en mis cabales, Michael.
Sarhoş değilim, ayıldım.
Estoy sobrio.
Sarhoş değilim ben!
¡ No estoy borracho!
Hayır, sarhoş değilim Bay Boot.
No, no he bebido, Sr. Boot.
Hayır, Charles, sarhoş değilim. Polise haber ver!
No, Carlos, no estoy borracho.
Haklısın, o kadar da sarhoş değilim.
Eres muy listo, no estoy nada borracha.
Sarhoş değilim, hata halıda.
No estoy borracha, he tropezado con un pliegue en la alfombra...
- Hayır, sarhoş değilim.
- No, no estoy borracho.
O kadar da sarhoş değilim.
No estoy borracha.
İçiyordum ama bak, sarhoş değilim ben.
He bebido, pero mira, no estoy borracho.
Yeterince sarhoş değilim.
No estoy lo bastante borracho.
Sarhoş değilim, sadece bıkkınım.
Pues no estoy borracho, ¡ sólo furioso!
Biliyorsun, hep göremeyecek kadar sarhoş değilim.
No siempre estoy tan borracho como para no ver.
Sarhoş değilim, değilim!
¡ No estoy borracha!
- Hayır, değilim. Sarhoş değilim.
- No, no estoy borracho.
Kendimden geçmiş olabilirim, ama sarhoş değilim.
Quizá intoxicado, pero borracho no.
Sarhoş değilim ben.
No he bebido, lo sabes.
Patronla biraz içtik ama sarhoş değilim.
Estuve bebiendo con el jefe, pero no estoy borracho.
Bağışlayın bayan, balkonda hava alırken elimde olmadan konuşulanları duydum, bakın sarhoş değilim,... ama biri, bir diğerini bir şey yapmaya zorladığında, tepem atar.
Discúlpeme, señora... pero estaba fumando en el balcón. No pude evitar oír sin querer. No lo hice a propósito.
- Sarhoş değilim ben.
¿ Por qué se fue sin mí?
Sarhoş değilim, topalım.
No estoy borracha, sino coja.
Ama ben sarhoş değilim! Sen sarhoşsun!
Pero no estoy borracho.
Körlük, adam yiyen bitkiler... Sarhoş değilim değil mi?
Ceguera, plantas come-hombre...
Ve ben sarhoş değilim. Henüz.
Y no estoy borracho... todavía.
Sarhoş değilim ben.
No estoy borracho.
Kafam güzel ama sarhoş değilim.
Estoy mareado, no borracho.
Bundan ince bir alay var ama, bunu anlayacak kadar sarhoş değilim.
En eso hay ironía, pero no estoy tan borracho como para deducirla.
Sarhoş değilim.
No estoy borracho.
- Ben sarhoş değilim.
- No estoy borracha.
Ben sarhoş değilim.
No soy un bebedor...
Dramatize etmiyorum, Marie, sarhoş değilim.
No estoy dramatizando, Marie, no estoy borracha.
Hayır, sarhoş değilim.
No, no estoy emborrachándome.
Tekneyle açılacak kadar sarhoş değilim.
No estoy tan borracho.
Sarhoş değilim.
No estoy borracha.
- Sarhoş değilim. Beni rahat bırak!
- Sólo porque no actúo como un animal.
Sarhoş değilim.
¡ Estoy en buena forma!
Sarhoş olduğumu sanmayın, değilim.
No estoy borracho.
O kadar sarhoş değilim.
No estoy tan borracho.
Hayır, sarhoş değilim.
No, no estoy borracho.
O kadar sarhos değilim ve süreceğim.
Yo no estoy tan borracho, yo conduzco.
Burada durup, sarhoş bir adamla gece yarısı münakaşası yapacak değilim.
No me quedaré aquí a mantener una conversación a esta hora... con un hombre borracho.
- Çıldırmadım ve sarhoş da değilim.
- No estoy loco ni borracho.
- Hadi ama, daha sarhoş değilim.
- Aún no.
Hadi ama, sarhos degilim.
No, mamá.
Emin değilim ama sanırım oldukça sarhoş.
No sé, pero me parece que está como una cuba.
Ama siz beyler sarhoşluktan yıkılacaksanız... Sarhoş değilim efendim.
No estoy ebrio, señor.
Öncelikle, sarhoş falan değilim,
Primero, yo no estoy para nada borracho.
değilim 815
sarhoş 94
sarhoşum 46
sarhoş oldum 18
sarhoşsun 100
sarhoş musun 75
sarhoştu 30
sarhoştum 66
sarhoş mu 44
sarhoş musun sen 16
sarhoş 94
sarhoşum 46
sarhoş oldum 18
sarhoşsun 100
sarhoş musun 75
sarhoştu 30
sarhoştum 66
sarhoş mu 44
sarhoş musun sen 16