Susadım translate Spanish
1,764 parallel translation
Çok susadım.
Tengo mucha sed.
Susadım.
Tengo sed.
Konuşmaya başla, çünkü susadım.
Empieza a hablar... porque me muero de sed.
- Çok susadım.
- Tengo sed.
Biraz susadım.
- Un poco sediento.
Susadım. İçecek bir şey ister misin?
Tengo sed. ¿ Quieres algo para beber?
Çok susadım da. Nasıl gitti?
Me dio sed. ¿ Cómo te fue?
Çok susadım.
Tengo sed.
. Yok, sadece susadım, bir şeyler içecektim.
No, iba a tomar algo.
Hatta ben susadım.
De hecho, tengo sed.
Acayip susadım. Diyet kolan var mı?
Me muero de sed. ¿ Tienes Coca cola dietética?
Baba, susadım. Orda mısın?
Papá, tengo sed. ¿ Estás ahí?
Carla "Susadım," dediğinde Elliot da " Olamaz.
Verás, cuando Carla diga : "Tengo sed" Elliot dirá : "No, olvidé los hielitos"
Tanrım! Susadım.
¡ Ay, Dios, estoy sedienta!
Çok susadım. Ya sen?
Estoy sediento. ¿ Ustedes?
Şampanyaya susadım, Oshi. Ya sen?
Estoy sedienta de champaña, Oshi.
Çok susadım.
Tengo tanta sed.
- Susadım.
- Tengo sed.
Ben sadece susadım.
Sólo tengo sed.
Anne, anne, anne, anne, susadım.
Mamá, mamá, mamá. Tengo sed.
- Susadım.
- Tengo sed. Dadme agua.
Meyveli soda hoşuma gidiyor, hem susadım.
Me gusta la cerveza de raíz, tengo sed.
Destiny, sen... - Susadım.
- Destiny, tú tienes- -
Biraz susadım.
Tenía un poco de sed.
Susadım.
Me sentí novato.
- Sanırım ben susadım.
- Yo seco.
- Susadım.
- Agua.
Sebebi yok sadece çok susadım.
No hay motivos, estoy algo deshidratado.
Susadım.
Estoy sediento.
Biraz susadım da.
Sólo tengo un poco de sed.
Çok susadım, bana bir içki ısmarlamak ister misiniz?
Estoy terriblemente sedienta. ¿ Me invitaría a una copa?
O kadar susadım ki kelimeler yetmez.
Me muero de sed. No tienen idea.
- Susadın mı?
¿ Tienes sed?
Susadın mı?
¿ Tienes sed?
Sağol, dostum. - Susadın mı?
- ¿ Tienes sed?
Dostum, çok fena susadım.
Hombre tengo mucha sed.
Susadım.
Pues tengo sed.
Susadım. - Az önce su verdim.
Tengo sed.
Aç mısın? Susadın mı?
¿ Está hambriento o sediento?
Ben sadece. Çok susadım
Es que... tengo sed.
Çok susadım!
¡ Tengo sed!
Susadın mı?
¿ Tiene sed?
Susadın mı?
Asi que, tienes sed?
Susadın mı? Sen?
- ¿ Tienes sed, tienes sed?
Oh, doktor, siz bana içecek bir şey verene kadar ne kadar susadığımın farkında değildim.
No sabía cuanta sed tenía hasta que me dio un trago.
Susadın mı?
- ¿ Tienes sed?
- Susadın mı?
- ¿ Tienes sed?
- Hehe susadın mı?
Hehe, ¿ tienes sed?
Susadığımda her yerde kan görmeye başlarım.
Cuando estoy sediento, empiezo a ver sangre en todos lados.
Canına falan mı susadın sen?
¿ Deseas morir o algo?
Canına mı susadın sen?
¿ Quieres morir?