Yoldayız translate Spanish
825 parallel translation
Uzun bir yürüyüş olur dostum, neredeyse bir saattir yoldayız.
Es un largo camino de vuelta, amigo, hemos conducido durante casi una hora.
Bence doğru yoldayız.
Creo que vamos por el buen camino.
Yan yoldayız ve trenin arkasını ayırmışlar.
Estamos en vía muerta.
- Yoldayız.
- Estamos en camino.
Tek bir insan görmeden bir haftadır yoldayız, farkında mısın?
¿ Te has dado cuenta de que llevamos una semana cabalgando sin ver a nadie?
Çünkü doğru yoldayız.
Porque vamos por el buen camino,
- Doğru yoldayız, anlıyor musun?
- tenemos la razón, ¿ entiendes Pina?
O zamandan beri yoldayız.
Llevamos cabalgando desde allí.
Üç mil hızda günde bir saat, ikiyüz bir gündür yoldayız.
Una hora al día a tres nudos, durante los 201 días de viaje...
- Üç saattir yoldayız.
- Faltan 3 horas.
- Rezil bir yoldayız.
- Estamos en la uralita.
O zaman hepimiz bu yoldayız.
Entonces estamos todos.
Kavşağın 20 kilometre kuzeyindeyiz. White Butte'ye giden tali yoldayız.
Estamos a 19 km al norte del cruce de White Butte.
- Yoldayız!
- ¡ En marcha!
Doğru yoldayız.
Vamos por el camino correcto.
Ama saatlerdir yoldayız.
Pero llevamos horas y horas.
Öyleyse doğru yoldayız.
¿ No es la decisión correcta?
Doğru yoldayız demek.
- ¿ Qué significa eso?
Francine, saatlerdir yoldayız.
Francine, hemos manejado por horas.
Taksitle olmaz! Çünkü hep yoldayız!
Nada de plazos, estamos de paso.
Demek ki doğru yoldayız.
Entonces tiene que ser este camino.
Uzun zamandır yoldayız.
Sí, llevamos mucho rato conduciendo.
Üç saattir yoldayız!
¡ Tres horas de coche!
Vulcan üzerinden Altair VI'a gitmek üzere yoldayız.
Según lo previsto, vamos rumbo a Altair Vl vía Vulcano.
- Yoldayız. Eğer çenenizi kapatmazsanız şamarı yersiniz.
¡ Estás en el camino de un golpe, jovencito si sigues con tus insolencias!
Doğru yoldayız.
Vamos en buena dirección.
Bayım, tam 3 aydır yoldayız.
Oiga, ya llevamos tres meses en camino.
Neredeyse yarı yoldayız.
Estamos a mitad de camino.
Yoldayız bebek.
Vamos de camino.
Söylediğim gibi, bizi savaşın içine götüren lanet bir yoldayız.
Lo dicho, vaya manera de entrar en guerra.
Yoldaşlar, doğru yoldayız.
Compañeros, estamos en el camino correcto.
Yoldayız.
Estamos en camino.
Yoldayız, ama diğer motoru almak için bir araç gönderseniz iyi olur.
Regresamos, pero envíen un camión por la otra moto.
Gördüğün gibi, ikimiz de yanıldık. Yine de doğru yoldayız.
Como verá nos equivocamos los dos, y los dos tenemos razón.
Teğmen Peters ile yoldayız.
Iré con el teniente Peters.
- Neredeyse üç saatir yoldayız... ve bir saat içinde gördüğümüz ilk kişilersiniz.
Llevamos sobre este camino prácticamente tres horas... Uds. son las primeras personas que se ven desde hace una hora.
Yoldayız. Galanos'a yaklaşık 15 mil var.
Estamos a unos 25 kilómetros al sur de Galanos.
Kilise'nin dışında, yanlış yoldayız.
Fuera de la iglesia, sólo hay error.
- Ama yanlış yoldayız.
- Pero... vamos en otra dirección.
Yoldayız.
Sí, ya estamos de camino.
Sen sadece birazcık uyu, çünkü Kansas'a giden yoldayız!
Tú duerme. Porque vamos camino de Kansas City.
Hala yoldayız, Tanrı aşkına!
Aún estamos en camino, por amor de Dios.
Biz Muros'a gidiyoruz, panayıra. Yanlış yoldayız.
Vamos a la fiesta de Muros... y nos hemos equivocado de camino.
Sabah yoldayız.
Saldremos mañana temprano.
Daha yarı yoldayız.
Sólo a medio camino.
Çıkışı olmayan bir yoldayız.
Simplemente, no tenemos futuro.
size doğru yoldayız.
Ahora mismo estamos de camino.
Dört gündür yoldayız.
Hace cuatro días que salimos.
- Yoldayız.
¡ Vamos para allá!
Tam iki saattir yoldayız.
Hace dos horas que viajamos.
Dikkatinizi çekmek istiyorum beyler, artık tehlikeli bir yoldayız.
Estamos en peligro.
yoldayım 53
yoldaş 232
yolda 98
yoldaşlar 278
yoldalar 39
yoldan çekil 147
yoldaş stalin 26
yoldaş general 60
yoldan çekilin 174
yoldaşlarım 16
yoldaş 232
yolda 98
yoldaşlar 278
yoldalar 39
yoldan çekil 147
yoldaş stalin 26
yoldaş general 60
yoldan çekilin 174
yoldaşlarım 16