Augusto translate French
194 parallel translation
Augusto, gel de şu rezaleti gör!
Furio! Qu'est-ce qui se passe?
Her şey yolunda mı?
Qu'est-ce qu'il a, Augusto?
Augusto'nun nesi var?
II est plus dans le coup, le vieux.
Her şeyi sattık.
Il y avait un marché, et Augusto a dit :
Augusto, bak! Çocuklarınız için, tanesi 200 Liret.
Pour les petits. 200 lires.
Augusto, izle.
Augusto, regarde bien.
Beğenmedin mi Augusto?
Ça ne t'amuse pas? Enveloppez-le.
Augusto Rocca, tanıştığımıza memnun oldum.
Augusto Rocca. Très heureux.
Augusto ev sahibini tanıyor mu?
Il connaît Rinaldo?
- Augusto nerede şimdi?
Où est le vieux?
Augusto, bu akşam çok göz alıcısın!
Quelle forme! T'es beau comme un astre!
Müsaade var mı? Ben Augusto'nun bir arkadaşıyım, Roberto Giorgio. Onun da arkadaşıyım.
Je suis l'ami d'Augusto et aussi l'ami du petit blond.
Augusto, bizimle gelmek ister misin?
Tu veux venir?
Augusto! Buraya!
Viens!
Augusto, lütfen git ve sigara al.
Mets-toi au milieu. Achète des cigarettes.
Augusto, sigaralar! Kıpırda hadi.
Les cigarettes, vite!
- Tabii ki! Augusto, bu şarkıyı hatırlıyor musun?
Augusto, ça te dit rien, cette chanson?
Augusto, bir atlıkarınca fiyatı ne kadar?
Ça coûte combien, un manège?
Git başımdan! Git Augusto!
Vas-y toi aussi, Augusto.
Augusto... Bizim işimizde ailen olamaz.
Dans ce boulot, faut pas d'attaches.
Augusto, bunu nasıl yapıyorsun?
Comment fais-tu, toi?
Augusto, nereye gidiyorsun?
Où vas-tu?
Augusto, manevi dedemiz.
Notre grand-père spirituel.
Aşkım benim, güzelim Augusto, adak adaktır.
Mon petit Augusto... un vœu est un vœu.
- Ama neden? - Mendili de. Ama neden Augusto!
Augusto, ne fais pas ça.
Augusto!
Augusto, viens!
Senin şu Augusto nerede?
Où est votre Augusto?
" Sevgili Lucia ; artık, Augusto'nun çocuğunu beklediğimden eminim.
Lucia, j'ai la certitude d'attendre un enfant d'Augusto.
Geldiğinde, seni Augusto'ya söyleyeceğim.
Je le dirai à Augusto.
Augusto geldi, anne.
Augusto, maman.
Augusto'yla konuşabilir miyim?
Je ne peux plus parler avec Augusto?
Seni gerçekten önemsiyorum, Augusto. Tek düşündüğüm sensin.
Tu es le seul que j'aime et tu le sais.
Merhaba, Augusto.
Ciao, Augusto.
Sevgili Augusto, beni hiçbir zaman ciddiye almadın.
Cher Augusto, tu m'as toujours méprisé à tort.
Lütfen, Augusto.
Arrête, Augusto.
- Augusto da burada.
- Augusto est là.
Augusto'nun nasıl yardımcı olmaya başladığını görmedin mi?
Tu as vu comme Augusto est serviable?
Bahse girerim, artık Augusto evlenebileceğini ve şehre taşınacağını düşünüyor.
Augusto veut en profiter pour se marier et partir en ville.
Augusto'yu uzun zamandır mı tanıyorsun?
Tu connais Augusto depuis longtemps?
Augusto'nun kardeşiyim.
Je suis le frère d'Augusto.
Augusto öyle düşünmese de ben evliliğinize karşı değilim.
Je ne suis pas opposé à votre mariage même si Augusto le crois.
Augusto. "
Qui réclame Antonio?
Burada bir Augusto tanıyan var mı?
Dépêchez-vous de charger.
Yaşlı moruk acı çekiyor.
Augusto.
Augusto?
C'est joli ici, hein?
Augusto, bulduk.
On y est.
Seni yaşlı düzenbaz! Augusto! Benim!
Tu ne me reconnais pas?
İyi akşamlar!
Augusto est là.
- Augusto ile birlikte geldik. - İhtiyar burada mı?
Le vieux est là?
Augusto! Picasso! Karşınızda Bayan Frosinone!
Et voici "Belle De Nuit"!
- Para kimde?
- Augusto.