English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ A ] / Aziz peder

Aziz peder translate French

74 parallel translation
- İyi günler aziz peder. - İyi günler.
Mon père.
Biliyorum aziz peder ama... sayımız çok az...
Il a raison. Etant repéré, son travail sera difficile. Je sais, mais nous sommes peu nombreux.
Bu uçak onlara aziz peder Fred Stadtmuller'i, getiren uçak.
C'est l'avion qui emmène leur prêtre, le révérend Fred Stadtmuller.
İyi günler, aziz peder.
Bonjour, monsieur le pasteur.
İyi günler aziz peder.
Bonjour, pasteur.
Hoşçakalın aziz peder. Geldiğiniz için teşekkür ederim.
Au revoir, monsieur le pasteur.
Eğer onunla hapse giremezsem aziz peder çıkana kadar hapsin kapısında beklerim.
Si je ne peux aller en prison avec lui j'attendrai à la porte que le saint ressorte.
Aziz Peder, duy sesimizi!
Grâce vous soit rendue. Vous êtes un saint, frère Cicillo.
Şu anda, Aziz Peder Broyles uzun bir yolculuk yapıyor.
Le Révérend Broyles vient de loin.
Bugün Etchmiadzin'de Tüm Ermeniler Başpatriği Aziz Peder Lazarus ( Ğazaros ) vefat etmiştir.
par l'annonce que cette nuit à Etchmiadzine a trépassé notre patriarche Lazare,
Aziz Sarkis'in vahiy edildiği gecede. Aziz Peder Lazarus Eçmiadzin'de vefat etmiştir.
Cette nuit, comme l'a annoncé Saint Sarkis, à Etchmiadzine, a trépassé notre patriarche Lazare
Sağol, Aziz Peder! Ta Sibirya'lardan bize, yanımıza geldiğin için sağol.
Merci, mon père, tu es venu du fin fond des forêts Sibériennes,
Grigori Yefimoviç, Aziz Peder, yalvarıyorum...
Mon père, je vous prie...
Aziz Peder! Kutsal kurtarıcı, sizi arıyordum.
Père céleste, amphore bénie, je te cherchais partout.
Dün, bir galeride "Aziz Peder" le karşılaştık.
Hier, au vernissage, nous avons rencontré le Saint homme.
Ha, Aziz Peder'imizi yumruklayanın karısı!
C'est son mari qui a giflé le Saint homme?
Aziz Peder'le görüşecek. Pederin haberi var.
Le Saint homme attend, il a été prévenu.
Aziz Peder, telefonda yine o kadın var.
Quelle calamité, c'est encore elle.
# Aziz Peder, benimle konuşmak mı istemişsin?
Mon père, tu voulais me parler?
Aziz Peder!
Saint père!
Afedersiniz! Bay Jackson, sizi aziz peder ile tanıştırmama izin verin.
M. Jackson, voici notre prêtre.
Aziz peder!
Mon père, suivez-moi. Vite.
Aziz Peder.
Prêtre!
Sana ne diyeceğim biliyor musun, aziz peder.
Tu sais quoi, révérend?
Bak sana ne diyeceğim, aziz peder.
Tu sais quoi, révérend?
Aziz peder, neden bize doğrudan olanları anlatmıyorsunuz?
Racontez-nous les faits.
- Merhaba, aziz peder.
- Bonjour, mon père.
- Aziz peder.
- Mon père.
Aziz peder.
Mon père.
Size nasıl yardım edebilirim, Aziz Peder?
Que puis-je faire pour vous?
- Bizim için şereftir, Aziz Peder.
- Tout l'honneur serait pour nous.
- Evet, efendim, Aziz Peder.
- Oui, mon père.
Ve şimdi, ofisinden canlı, umut ve selamet mesajıyla, İnanç Vakfının Kurucusu, Aziz Peder Gene Purdy..
Et maintenant, en direct du bureau avec un message spécial d'espoir et de rédemption, le fondateur de l'Alliance de l'Héritage, le Révérend Gene Purdy...
Öyleyse gökyüzüne ulaşman gerekecek, Aziz Peder.
Vous allez devoir atteindre le ciel Révérend.
Köpek gösterilerini sever misiniz Aziz Peder?
Vous aimez les spectacles canins Révérend?
Aziz Peder'e, yeni keşfettiği ünlüye bağlı olarak, Tanrı'dan daha büyük bir kuvvet olduğunu hatırlattım.
J'ai rappelé au révérend qu'il y avait une plus grande puissance que Dieu... comme par exemple sa récente célébrité.
Aziz Peder burada mı?
Assurez-vous de voir Gene Purdy.
Yani, ben aziz değilim, genç biri olsaydı neyse ama Peder, çok yaşlıydı.
Je ne suis pas un saint. Si elle avait été jeune... Mais elle était trop vieille!
- Loto, aziz peder!
Si vous gagnez, pensez à votre curé.
Quincy dini yemin edip, Peder Quintus olmuş, Aziz Betolph'un düzenine katılmış.
Quincy est devenu moine. Ordre de St Botolph.
Aziz Peder Hoffman halihazırda burada.
Le Révérend est déjà là.
İçin, aziz peder.
Buvez, mon révérend.
bugün akşam erken saatlerde, Peder Stuart Diller Aziz Damien kilisesi baş rahibi, batı Los Angeles'teki telefon hatları operasyonları şefliğindeki ana bağlantı devrelerini havaya uçurdu.
Un peu plus tôt ce soir, un Père Stuart Diller pasteur de l'église de Saint Damien, a fait sauter les circuits centraux de la compagnie de téléphones longue-distance centre d'opérations de West Los Angeles.
Aziz Peder!
Mon père!
50'lerin ortasında Aziz Colum'un müthiş bir futbol takımı vardı. Peder Fitzgibbon Kupası'nı kazanmışlardı.
St Colum avait une super équipe de football au milieu des années 50.
Belki de Aziz Mary'e gidip, hikâyenin tamamını Peder'e anlatmalıyız.
On devrait en parler au père Mulligan. Il ne croit pas au surnaturel, il ne m'écoutera pas.
Bir aziz olan Peder Amaro nasıl olduysa, onu kurtarmaya gitmiş.
Le pére Amaro, qui est un saint... est allé la sauver, je ne sais trop comment.
- Aziz Christopher'u kaybettim, Peder.
- J'ai perdu mon Saint-Christophe, mon Père
Ama Aziz Ketçik vardı peder. Ve kimileri adama, yoksa kadın mıydı?
Non, mais il y a bien eu un saint, mon père, que certains appelaient, homme ou femme,
Ben Peder Michael LeConte. Aziz Cyrus Kilisesi'ne yeni geldim.
Je suis le père Michael LeConte, de Saint-Cyrille.
Öyle mi, Aziz Peder?
Vraiment Révérend?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]