Bakın doktor translate French
244 parallel translation
Bakın doktor, şiddetle paraya ihtiyacım var.
J'ai vraiment besoin d'argent.
Bakın doktor. Yine kazandım!
J'ai encore gagné!
Ona iyi bakın Doktor.
Prenez soin de lui et laissez-le partir quand il sera rétabli.
Bakın doktor, eğer Craig size onun geleceğini, ne giydiğini ve ne söylediğini söyleseydi yinede bu rüyanın bir zırvadan ibaret olduğunu düşünecektiniz.
Allons! S'il avait décrit sa venue et ses habits vous ne l'auriez pas cru pour autant!
Bakın doktor, ben bu adamlarla gidemem.
Ecoutez, docteur. je veux pas aller avec ces types.
Bakın Doktor, haftalardır bu durumla boğuşuyorum zaten.
Ecoutez, Dr. Je lutte avec ce départ depuis des semaines.
Bakın Doktor, çekiliş bitti.
Ecoutez, docteur. La tirage est terminé.
Bakın doktor. Kasıtlı olarak yaktı beni.
Vous l'avez vue me brûler de propos délibéré!
Bu gemiye bir daha bakın doktor.
Regardez ce navire.
Bakın Doktor, burnu kanıyor.
Regardez, docteur, il saigne du nez.
Bakın doktor bey, yukarısı, dağlarda sürümü güttüğüm yerler olağanüstü güzel. Gökyüzü yıldızlarla dolu. ve ben çok yalnızım.
Voyez-vous, Docteur, quand je garde mon troupeau dans la montagne... tout est si beau sous le ciel étoilé... il n'y a que moi, et parfois je me sens si seul.
Bakın doktor onlardan biri benim kocam, bana huzur ve emniyet sağlıyor.
Voyez-vous, l'un d'eux, mon mari, me donnait la paix, l'assurance.
Bakın Doktor Hassiem'ın mahkûmun boynunda bulduğu sıyrıklar.
Vous voyez, selon le docteur Hassiem, les blessures sur le cou du prisonnier étaient...
Bakın Doktor. Bir yanlış anlamaya mahal vermemek için.
Je crois qu'il est préférable qu'on parte du bon pied.
Bana bakın, doktor.
Ecoutez, docteur.
Doktor, buraya bakın.
Docteur, regardez.
Bak, doktor-hasta zırvasıyla bana blöf yapamazsın.
Ecoute, tu ne vas pas me bluffer avec ton petit jeu.
Bakın efendim beni alakadar etmez ama aşağı caddede çok iyi bir doktor var. - Onu çağırmamı ister misiniz?
Ce n'est pas mes oignons, mais je peux vous appeler un docteur.
- Doktor! - Kanatlar yerinde mi bir bakın.
Prête pour l'atterrissage?
Bakın Doktor Medford... tutarlı değilsiniz.
Vous n'êtes pas logique.
Doktor bize bakıp, kafasını salladı.
Le toubib nous a regardés en hochant la tête.
Senin biraz bakıma ihtiyacın var. Doktor!
Il me semble que vous avez besoin de soins.
Bakın, sizi korkutmak falan istemiyorum ama doktor bulabileceğim...
Vous êtes la première que je vois. N'ayez pas peur.
Bakın, doktor, ben somut şeylerle ilgilenirim.
Docteur, je ne travaille que sur des faits précis.
Bakın doktor açıkça söyleyin.
Dites-moi la vérité, docteur.
Şuna bir bakın, Doktor.
Examinez ceci.
Bak... doktor, sol gözüne birkaç yumruk daha yersen... kör olacağını söylüyor.
Ecoute. Si tu reçois encore un coup, tu pourras vendre des crayons.
Doktor Lao, bakın! Sizi yiyecek!
Attention, Dr Lao, il va vous manger!
Ian ve Doktor, bakın.
Ian, Docteur, regardez!
Bakın, doktor. Gevezelik etmek istemem ama bu işin görüntüsünden hiç hoşlanmadım.
Excusez-moi d'intervenir, mais ça ne me dit rien qui vaille.
Bakın, Viyanalı Doktor Otto Gruner, patatesin sağlığa zararlı maddeler içerdiğini söylemiş.
Tu as vu ça? Le professeur viennois, le Docteur Otto Gruner dit que les pommes de terre contiennent beaucoup de substances nocives qui peuvent ruiner la santé
Orada, Doktor. İyi bakın.
Il est là, prenez-en bien soin.
Doktor, bakın!
Docteur, regardez!
Bakın, ona doktor olduğumu söylemesek daha iyi olur.
Écoutez, ne lui disons pas que je suis docteur.
Bakın, Doktor ~
Ecoutez...
- Eminim Wade tarafından imzalanmıştı. Evet. Bak, bak, doktor...
Le suicide, c'est n'importe quoi.
Doktor, bakın!
M. le médecin légiste!
Restoran şefine söyler misiniz lütfen, masaları ve sandalyeleri öyle yerleştirsin ki, Bay Bianchi, doktor ve ben onlara gerçeği açıkladığım sırada yolcuların yüzüne bakıyor olalım.
Alors dites qu'on dispose les chaises de façon que M.Bianchi, le docteur et moi nous soyons face à vous tous pour la réunion où je dévoilerai la vérité.
Bak, bu kız iyi hissetmiyor. Doktor eksersiz yapmasını söyledi ve en iyisi paten kaymaktır dedi.
La petite-là est patraque et le docteur dit qu'elle doit faire de l'exercice.
Şuna bakın, Doktor.
Regardez ça, docteur.
İkimiz, Kaptan Mükemmel ve Çılgın Doktor yıldızlara gitmekten bahsediyorduk barmen bize bakıp "daha fazla içmeseniz iyi olur" demişti 16 yıl.
Tous deux, toi Capitaine Terrible et moi Dr. Folie, parlions d'atteindre les étoiles, alors que le barman trouvait qu'on avait assez bu. 16 ans!
Bakın, Doktor...
Voyez-vous, docteur...
Bakın doktor.
Ecoutez, Docteur...
Peki doktor, olaya benim açımdan bakın.
Vous devrez avoir la même perspective que moi.
Bak, doktor, bence sen biraz utangaçsın.
Doc, je pense que vous êtes timide.
Önce o doktor, önce ona bakın.
D'abord lui, Docteur, d'abord lui.
Gelin bakın, Doktor. Manzara korkunç!
C'est quelque chose, docteur!
Bakın, Doktor Watson, beni uluslararası siyasete bulaştırıyorsunuz.
Docteur Watson, nous vivons à l'heure des grandes affaires de politique internationale.
Bak doktor, düşündüm ki zaten yemek yemiyorum, gülümseme içinde nedenim yok, bırakalım dişlerim doğal olarak dökülsün.Düşeni sana postayla gönderirim.
Docteur, je me disais, je ne mange pas et je n'ai pas à sourire. Si on les laissait tomber, je vous les envoie, un coup de fraise et vous les renvoyez.
Bakın, Doktor.
Docteur, ce sont...
Doktor, sen ve Cobb ofise ve yatakhaneye bakın.gidelim.
Doc, toi et Cobb vérifier votre bureau et le dortoir.
doktor 7116
doktorlar 108
doktoru 19
doktora gittin mi 18
doktor dedi ki 27
doktorun 16
doktorum 59
doktor musun 18
doktor bey 107
doktor musunuz 36
doktorlar 108
doktoru 19
doktora gittin mi 18
doktor dedi ki 27
doktorun 16
doktorum 59
doktor musun 18
doktor bey 107
doktor musunuz 36
doktor ne dedi 53
doktor mu 92
doktor değil 16
doktor geldi 33
doktor nerede 55
doktora ihtiyacımız var 22
doktor sensin 27
doktor fleischman 21
doktor çağırın 61
doktor jekyll 31
doktor mu 92
doktor değil 16
doktor geldi 33
doktor nerede 55
doktora ihtiyacımız var 22
doktor sensin 27
doktor fleischman 21
doktor çağırın 61
doktor jekyll 31