Bayan walker translate French
275 parallel translation
Kişisel algılama Bayan Walker ama bu biraz ironik. Senin büyük bir yıldız olman... -... benim ise bir satıcı kız olmam.
Ce n'est pas pour dire, Miss Walker, mais c'est un comble que vous soyez une vedette, et moi aux cigarettes.
Bayan Walker lütfen biraz yanıma oturur musunuz? - Görüyorsunuz ben kalkamam. Siz oturun.
Mlle Walker, asseyez-vous à mes côtés, la station debout m'est interdite.
- Bayan Walker, kimseyi beklemiyordum.
Mlle Walker, Je n'attendais personne.
Bayan Walker, Bir şeyler yapılmalı.
Le char des trois hommes dans un bain n'est pas assez grand.
Bayan Walker.
C'est Mme Walker.
Bayan Walker, Törendeki adamlarınızdan biri...
L'un des membres du défilé n'est pas...
Evet, Bayan Walker. Kahve kremalı olsun.
Noir, avec un peu de crème.
- Merhaba, Bayan Walker.
- Mme Walker.
Diyebilirim ki, Bayan Walker, O müthiş biri.
Il est incroyable! Tout le monde l'adore, même M. Macy.
Beni görmek istediğinizi söylediler, Bayan Walker.
Entrez! - Vous vouliez me voir?
Çok şanslısınız, Bayan Walker. Çok tatlı bir küçük kızınız var.
Quelle chance, d'avoir une si gentille petite fille!
Sizinle aynı fikirde olmadığım için üzgünüm, Bayan Walker.
Ce n'est pas mon avis.
Bu adamın işçi kimlik kartını görebilir miyim, lütfen? Evet, Bayan Walker.
Vous avez la fiche de ce monsieur?
- İşte, Bayan Walker. - Teşekkür ederim.
- La voici, Mme Walker.
İçeri girin, Bayan Walker.
Entrez, Mme Walker.
Bayan Walker, bu benim için önemli bir fırsat.
- Tout à fait. Vous savez, c'est une occasion rêvée pour moi.
Bana Bayan Walker'ı bağlayın. Peki, efendim.
Mme Walker.
Bayan Walker, sizinle şu Kringle hakkında konuşmak istiyorum.
Mme Walker, je voudrais vous parler de Kringle.
Bayan Walker senin için... bir oda ayarlamaya çalıştıklarından bahsetti.
- Oui? Mme Walker m'a dit qu'on vous cherchait une chambre en ville.
İşe her gün Bayan Walker'la gider, gelirsin. Evet.
Vous pourriez aller travailler avec Mme Walker et...
Tam da öyle. Sanırım Bayan Walker hakkında haklısın.
Soit ça, soit style Cape Cod.
Herhalde ikiniz de Bayan Walker'ı tanıyorsunuz.
Vous connaissez Mlle Walker.
Sadece bayan Walker, dediler.
Pour Mlle Walker, ils ont dit.
Bayan Walker, siz de hoşgeldiniz.
- Bienvenue aussi, Mme Walker - Saviez-vous que j'ai un oncle Frank - Ici, vous aurez toujours de l'aide
Bayanlar ve baylar Bayan Brubaker Bayan Willis, Bayan Walker Amerikalı dostlarım.
Mesdames, messieurs. Mme Brubaker... Mme Willis, Mme Walker...
Bayan Walker yeni yazdığınız vasiyetnameyi getirdi.
Mme Walker nous a déposé le nouveau testament... établi par vous.
Bayan Walker yarına kadar dönebileceğini söyledi, Bay Walker'in kardeşi de bize katılacak.
Mme Walker m'a dit qu'elle serait rentrée. Et j'ai convoqué Mme Kraft, la soeur de M. Walker.
Bayan Walker, eşinizin ölümüne çok üzüldüm.
Mme Walker, je suis désolé...
Bayan Walker da onlarla.
MIle Walker est avec elles.
Bayan Walker mesajı aldı, seni almaya bizi gönderdi.
Mlle Walker nous envoie te chercher.
Bayan Walker Teğmen Ackerman, bana bir kaza sonucu olan hasarla ilgili bir teklifiniz olduğunu...
Vous avez une offre... À propos des dégâts accidentels...
- Size şunu sorayım, Bayan Walker... - Sam.
Dites-moi, Miss Walker.
Ben Peter Swan, Bayan Walker.
Ici Peter Swan, Miss Walker.
Bayan Walker'ı bulsalar bile... onun izni olmadan nerede olduğunu size söyleyemezler. Resmi talepte bulunmak için Fransız bir avukat gerekir.
Meme s'ils la retrouvent... ils n'ont pas le droit de communiquer son adresse sans son consentement formel.
Evet, bir adam... Bayan Walker'ın otelde olup olmadığını sordu.
Eh bien, un homme m'a demandé si elle était a l'hotel.
Yaparsan güzel Bayan Walker'a güle güle.
Sinon... au revoir Mme Walker.
Bayan Walker, sekreteriniz, efendim, sizi bulmağa çelışırken, burada beklememi söyledi.
Votre secrétaire m'a dit de vous attendre ici. Elle vous cherche.
Şey, çok teşekkür ederim, Bayan Walker.
Merci beaucoup, madame.
- Bayan Walker?
- Madame Walker?
Bayan Walker, Rumplemayer'ın adamlarının saat onbirde burada olacaklarını unutmamanızı söyledi.
Oh et Mme Walker m'a dit de vous dire que... Les gens de Rumplemayer seront ici à 11 heures. Je n'oublierai pas!
- Günaydın, Bayan Walker.
Bonjour, Mlle Walker.
Benim değildi. Yolun karşısındaki Bayan Walker'a aitti.
C'était pas le mien, mais celui de Mlle Walker.
Bayan Walker!
Mme Walker!
Sizi tutan kadın, Bayan Walker, benim annem.
Ma mère, Mme Walker, est la dame qui vous a engagé.
- Merhaba, Bayan Walker.
- Bonjour, Mme Walker.
Bayan Walker, doğal olarak, bu adamı işten ben çıkaramam.
Mme Walker, je ne peux pas le renvoyer.
Bayan Walker bilmenizi istedi ki...
- Oui?
- Bayan Walker.
- Mlle Walker.
Bir oğlan, bayan Walker!
C'est un garçon, Mme Walker
Bu, KWSF'den Bayan Samantha Walker.
Samantha Walker, KWSF.
- Adım Darrly Walker, bayan.
- Je m'appelle Darryl Walker, madame.
walker 186
bayan 4473
bayan daisy 50
bayanlar 870
bayanlar baylar 623
bayanlar ve baylar 1405
bayan smith 84
bayan o 169
bayan lee 52
bayan bennet 77
bayan 4473
bayan daisy 50
bayanlar 870
bayanlar baylar 623
bayanlar ve baylar 1405
bayan smith 84
bayan o 169
bayan lee 52
bayan bennet 77
bayan doyle 71
bayan scott 58
bayanlar önden 23
bayan hunter 52
bayan johnson 73
bayan tate 49
bayan harper 60
bayan simpson 50
bayan davis 59
bayan hudson 105
bayan scott 58
bayanlar önden 23
bayan hunter 52
bayan johnson 73
bayan tate 49
bayan harper 60
bayan simpson 50
bayan davis 59
bayan hudson 105