Ben senin gibi değilim translate French
426 parallel translation
Ben senin gibi değilim, Bay Blore! Ben saygın bir meslek adamıyım!
- Je ne suis pas comme vous, je suis un professionnel reconnu!
Ben senin gibi değilim.
Je suis pas comme toi. Je suis pas née de cette façon.
Hayır. Ben senin gibi değilim.
Je ne suis pas fait comme toi.
Ben senin gibi değilim Sam, hepsi bu.
Je ne suis pas comme vous. C'est tout.
Ama ben senin gibi değilim, Dufton'da halan var, senin için neden zorluk çıkarmayayım?
Pourquoi t'éviterais-je ce qui est pénible?
Ben senin gibi değilim, Kelly.
Je n'ai pas de l'acier dans les veines, moi.
Ben senin gibi değilim.
Je ne suis pas comme toi.
Ben senin gibi değilim.
Je suis différente de toi, je le sais.
Ben senin gibi değilim!
- Moi, je ne suis pas comme toi.
Sırf 20 günlük iyileşme süresini Albayın karısıyla geçirmek için savaş zamanı parmağına ateş eden biri de pek iyi sayılmaz. - Ben senin gibi değilim.
- Je ne suis pas comme vous.
Ben senin gibi değilim.
J'ai marché et j'ai cherché du travail toute la journée, pas comme toi.
Ben senin gibi değilim.
Je ne suis pas comme vous.
Ben senin gibi değilim anne.
Je ne suis pas comme toi.
Ben senin gibi değilim, Mayo.
Je ne suis pas comme toi, Mayo.
Bak, Skip, ben senin gibi değilim.
Je suis pas comme toi.
Beni tanımıyordu. Ben senin gibi değilim Diane.
C'est un homme qui me connaissait pas.
Bak Neil, beni düşündüğün için sağ ol. Ama ben senin gibi değilim.
C'est gentil de te faire du souci, mais je ne suis pas comme toi.
Ben senin gibi değilim!
Je suis différent!
Ben senin gibi değilim, zengin... Amerikan vatandaşı...
Je ne suis pas, comme toi, riche... et américain.
Ben senin gibi değilim.
- Et toi? T'as les épaules?
Şunu kafana sok dostum. Ben senin gibi değilim.
Je ne suis pas comme toi.
Bu seni ilgilendirmez! Ben senin gibi değilim. Benimle ilgilenen beyaz bir süprüntüm yok!
Je suis pas comme toi avec tes blondinets!
"Ben senin düşündüğün gibi değilim... Rol yapıyordum".
Je ne suis exactement celui que vous pensez, je fais juste semblant.
Ben senin gibi bir adama layık değilim.
Je ne suis pas digne d'un homme comme toi.
Dostmuş! Benim bildiğim dostlardan değil. Ama ben senin gibi yüksek sosyeteden değilim.
Moi, je n'ai pas de tels amis, mais je ne suis pas de la "haute", et je n'ai pas été au collège!
Ve ben çalışan bir insanım. Senin gibi hayalci ve ülkücü değilim.
Je suis un pragmatique, pas un idéaliste.
Saçmalama, Deb... Senin gibi bir şey yokmuşçasına davranmaya çalıştım ama ben senin kadar cesur değilim.
Je ne sais pas jouer le jeu comme toi, Porter.
Belki bunu söylememin bir anlamı yok ama ben senin düşündüğün gibi biri değilim.
C'est peut-être inutile, mais je ne suis pas comme vous croyez...
Hiç olmazsa ben senin gibi değilim.
En tout cas, moi.
Senin de söylediğin gibi, ben o karakterde bir adam değilim.
Comme tu l'as fait remarqué, je n'ai pas de caractère.
Senin gibi alçağın teki değilim ben!
Je ne fais pas ce commerce-là, moi.
Gördüğün gibi Jeykll, ben senin o takdire değer saygınlığına sahip değilim.
Vois-tu, je n'ai pas ton louable respect pour la vie, Jekyll.
- Tatlım, benim tüm istediğim... Ben itiraf ediyorum bebek yüzlü, platin bebek gibi sırıtan genç birisi ve senin için onun kancaları gibisine de sahip değilim.
Tu lui as parlé de nous?
Tek bilen de benim. Ben senin yaptığın gibi her şeyi herkese... anlatacak kadar yüzsüz değilim.
Et moi seule, la connais.
- Ben senin gibi bir kukla değilim. - Sen bir hainsin.
- Vous agissez en traître.
Ama ben mükemmel değilim. Senin gibi mükemmel bir şeyi nasıl yaratabildim?
Mais si je suis imparfait, comment ai-je pu construire un engin parfait?
Ben senin gibi ödlek değilim.
Harvey aurait marché dans le feu pour toi.
Çünkü ben senin gibi hayvan değilim.
Je ne suis pas une brute comme toi.
Biliyorsun, ben senin gibi genç değilim.
Je ne suis plus tout jeune.
Ben senin gibi bu işte meslek sahibi değilim.
Je ne suis pas un professionnel comme vous.
Senin gibi bir leş kargası değilim ben.
Pas un gros, parce que je ne suis pas un grand gangster comme vous.
Adamım, ben senin gibi değilim.
- Je ne suis pas comme toi.
Ben senin gibi zevkli değilim.
Je n'ai pas votre bon goût.
Ben de senin gibi Katolik'im, ama senin kadar katı değilim.
Je suis aussi catholique que toi. Mais je ne suis pas aussi stricte.
Ben iş adamıyım dostum, senin gibi değilim.
Je fais des affaires, je ne suis pas un gland comme toi Regarde!
Ben senin gibi bir aygïr degilim. Tamam.
Je ne suis pas l'étalon que tu es.
- Senin gibi değilim ben.
- Il se peut que je n'apprécie pas.
Ben senin gibi duygusuz değilim.
Je ne suis pas aussi froide que vous.
Ben senin gördüğün gibi değilim. Çirkin değilim.
Je ne suis pas comme vous me voyez.
- Ben senin gibi ödlek değilim!
Je ne suis pas un yakuza de pacotille.
Muhtemelen benim bir çeşit aşağılık falan olduğumu düşünüyorsundur. Ama ben katil değilim senin gibi.
Tu me prends probablement pour un trou du cul mais je ne suis pas un assassin... comme toi.
ben senin 31
ben seninim 27
ben seninleyim 22
ben senin kocanım 27
ben senin annenim 49
ben senin karınım 18
ben senin dostunum 53
ben senin oğlunum 21
ben senin babanım 71
ben senin arkadaşınım 45
ben seninim 27
ben seninleyim 22
ben senin kocanım 27
ben senin annenim 49
ben senin karınım 18
ben senin dostunum 53
ben senin oğlunum 21
ben senin babanım 71
ben senin arkadaşınım 45
ben senin yaşındayken 21
ben senin kardeşinim 25
ben senin tarafındayım 26
senin gibi değilim 20
ben seni seviyorum 69
ben seni istiyorum 18
ben sana aşığım 17
ben seni 31
ben sana 39
ben seviyorum 38
ben senin kardeşinim 25
ben senin tarafındayım 26
senin gibi değilim 20
ben seni seviyorum 69
ben seni istiyorum 18
ben sana aşığım 17
ben seni 31
ben sana 39
ben seviyorum 38