Canım yandı translate French
436 parallel translation
Canım yandı! Dişlerim olsun ya da olmasın.
Ça fait mal!
- Canım yandı.
- Si. Ça fait mal.
Tanrım, canım yandı, bu...
Ça fait mal!
Nasıl oldu bilemiyorum ama çok canım yandı.
Je ne sais pas comment c'est arrivé, mais ça fait tellement mal.
Çok canım yandı.
Ça m'a fait très mal!
Benim de canım yandı Albay.
J'ai un peu mal, moi aussi, colonel.
Ağaç yüzünden biraz canım yandı...
J'ai eu un peu mal...
- Birazcık canım yandı.
- Juste une crampe.
Bu yüzden çok canım yandı, sefil oldum.
Ca m'a causé bien du tintouin, et pire que ça, de la misère!
- Canın yandı mı?
- Il t'a fait mal?
- Canın çok yandı mı?
T'es-tu fait mal?
Evet efendim, canına yandığım geldi işte.
Sacre bleu, c'est bien lui.
Bu canına yandığımın savaşını bitirmek gerek.
Nous allons reprendre la lutte. Ben! comme les copains quoi!
Abra kadabra demezsen böyle olur işte. Canın yandı mı? Fazla değil.
C'est ce qui arrive si on oublie de dire Abracadabra.
Ekselansları canınız yandı mı?
Excellence! Vous êtes blessé?
Ameliyatta çok canın yandı mı?
Vous avez souffert?
Jeff, canın yandı mı?
Tu t'es fait mal?
- Canın yandı mı?
Je vous ai fait mal?
Canın yandı mı?
Tu t'es fait mal?
Çorba yandıysa, Lizzie beni haşlayacak. Hadi canım sen de.
Si la soupe est brûlée, Lizzie va me fesser.
- Çok canın yandı mı?
- Ça fait mal?
Canım yandı.
Quelquefois elles sont empoisonnées.
Canım çok yandı.
Tellement heureuse que j'en souffrais...
Canın yandı mı? Yüzün harita gibi olmuş!
Harry, tu es défiguré.
Temelli bıraktım. Canın yandı mı?
Décroché pour de bon.
Dedim ki, " Vickie, canım kızım, yandın sen.
J'ai dit : "Vickie, ma fille, c'est fini."
Arabanın kapısına parmağım sıkıştı. Canım çok yandı.
Il a claqué la portière et m'a coincé le pouce.
Alo? - Canı yandı mı?
- Elle s'est blessée?
Canın yandı mı?
Ça t'a fait mal?
- Canın mı yandı?
- Tu es blessée?
Canın yandı mı?
Je t'ai fait mal? Bien sûr que oui.
Bunu mektubundan anlamıştım. Sandığımdan da çok yandı canın.
J'ai su, en lisant tes lettres, que tu avais beaucoup souffert.
Canın yandı mı?
Vous êtes blessé?
Ne oldu, canın mı yandı?
Tu as mal?
Pekâlâ, küçük kızımızın canı yandı mı?
Vous ne vous êtes pas fait bobo?
- Canınız yandı mı? - Pek sayılmaz.
- Vous vous êtes fait mal?
Muhterem peder, canınız yandı mı, canınız yandı mı?
Etes-vous blessé?
Canın mı yandı?
T'ai-je blessé?
Canın mı yandı?
Ça vous brise le coeur?
Canın yandı mı? Fark ettim. İyi kız.
Ça t'a fait un peu mal, hein?
Canın yandı mı? Hayır.
Tu n'es pas blessée?
Canına yandığım.
Mon Dieu.
Canın mı yandı? Özür dilerim.
Je t'ai fait mal?
Canınız yandı mı?
Vous a-t-il fait mal?
Şaka kaldırmaz mısın canına yandığım?
Vous prenez mal la plaisanterie, dites-moi!
Yakın zamanda orkestramı kaybettim, canına yandığım.
Je viens de perdre un groupe, bon sang,
- Canın yandı mı? - Hayır.
- Vous êtes blessé?
Canın yandı mı?
Vous vous êtes fait mal?
Yarayı dikerken canın çok yandı mı?
Ils t'ont fait mal? Ça t'a fait mal, quand on t'a recousu?
Koluma vurduğunda canım çok yandı.
Tu m'as fait mal en me cognant le bras.
Pierre, cevap ver. Canın yandı mı?
- Vous avez très mal?
yandım 29
yandı 45
yandık 41
canım 2922
canim 19
canım benim 155
canımın içi 23
canım kızım 16
canım arkadaşım 16
canım istemiyor 59
yandı 45
yandık 41
canım 2922
canim 19
canım benim 155
canımın içi 23
canım kızım 16
canım arkadaşım 16
canım istemiyor 59