Donuyorum translate French
391 parallel translation
Donuyorum!
Je gèle!
Donuyorum.
Je suis vraiment gelé.
Donuyorum.
Je suis gelée.
Birkaç saat uyu. Donuyorum.
Dormez quelques heures.
Ben donuyorum ama gidebileceğimiz bir yer biliyorum.
Moi aussi, j'ai froid. Je sais où aller.
Kinnie, bana sıhhiyenin yolunu göstermeye ne dersin? Donuyorum.
Kinnie, dis-moi où est l'antenne médicale, je gèle.
Donuyorum. - İyi değilim. Temiz hava almalıyım.
J'ai besoin d'un peu d'air frais.
Çabuk gel! Donuyorum!
Viens vite, je gèle!
Soğuktan donuyorum.
Je meurs de froid.
Donuyorum... Neden evine gitmiyorsun?
Pourquoi, ne rentrez-vous pas chez vous?
Donuyorum tatlım.
J'ai froid, ma chérie.
Donuyorum.
Je grelotte!
Bir de bunun üstüne, donuyorum.
Et je gèle!
Fena değil ama yandım, donuyorum ve 570 litre benzinim kaldı.
Pas trop. Mais je gèle et j'ai chuté à 570 litres de fuel.
Donuyorum.
J'ai froid.
Soğuktan donuyorum.
Je meurs de froid!
Donuyorum, ateşi yak.
Je suis frigorifié, allume le feu.
Donuyorum.
Je suis frigorifié.
Soğuktan donuyorum!
Je meurs de froid!
- Şu perdeleri çek! Donuyorum!
- Tirez ces rideaux, je gèle!
Siz nazik insanlar bensiz idare edebilecekseniz ben yatayım. İyi geceler. Donuyorum.
Alors, mes chers amis... si vous pouvez vous passer de moi, je vais me coucher.
Donuyorum.
Je grelotte.
Ölesiye donuyorum.
Je vais mourir de froid.
Ben de birazdan evde olurum. Donuyorum.
Oui, je vais bientôt rentrer aussi.
Bir an yanıyorum, sonraki an donuyorum.
D'abord, on brûle, ensuite on gèle.
Soğuktan donuyorum.
Mais j'ai... j'ai tellement froid.
- Donuyorum.
- J'ai un peu froid.
Sensiz donuyorum. "
Je ne peux pas me réchauffer sans vous. "
Loretta, giysilerinin üzerine gecelik giymen gerekmiyordu. Donuyorum, Doo.
Tu as passé la chemise de nuit sur tes vêtements.
- Evet, duydum. Ama acele et, donuyorum.
Oui, je sais, mais allons.
- Donuyorum.
- Je suis gelé.
- Donuyorum... - Hey!
- Je-je me gèle le-le bec.
Onlar benim gözlerim! Donuyorum!
Ce sont mes yeux!
- Donuyorum!
On gèle.
Donuyorum.
Je gèle.
Donuyorum ben, oğlum.
Ça caille.
Burada soğuktan donuyorum.
De toute façon, je commence à me geler.
Haklısın. Donuyorum.
Tu as raison, je gèle.
Öyleyse sobaya yakın oturuyorum, donuyorum.
Je suis aussi près du poêle, immobile et j'ai froid.
- Donuyorum.
- Je gèle.
Sam, saatlerdir ısıtmamız yok. Donuyorum.
Nous sommes sans chauffage depuis des heures.
Soğuktan donuyorum.
Je suis mort de froid.
- Donuyorum.
Brrr... froid!
- Donuyorum.
Je suis frigorifié!
- Ne yapıyorsun? Donuyorum.
- Qu'est-ce que vous faites, je me gèle.
HEMEN EVE DÖNÜYORUM DÖNÜŞÜM OTUZUNDA DEĞİL, ONBEŞİNDE
RENTRE TOUT DE SUITE ARRIVE LE 15 AU LIEU DU 30 - BISES À TOI ET À JOHNNY
Donuyorum.
Je suis gelé.
Yok ahbap, ben donuyorum.
Ah!
Donuyorum burada!
Je gèle!
Burada donuyorum.
On se gèle ici.
Açlıktan ölmek üzereyim ve donuyorum, tamam mı?
J'ai la dalle.