Dönüyor translate French
7,392 parallel translation
Burada bir şeyler dönüyor!
Il est censé être enfermé.
Bilmem gereken bir şeyler dönüyor mu orada?
Y a-t-il quelque chose que je devrais savoir?
- Emin değilim ama bir şeyler dönüyor.
Il se passe quelque chose.
- Neler dönüyor burada böyle?
Hey Eric. Sympa de vous revoir.
Burada ne tür bir dalavere dönüyor?
On est arrivé à un sacré niveau de tromperie ici?
Cleo dosya görevine geri dönüyor.
Cleo, retournez en cellule.
Sonrasında en iyi yaptığı işe geri dönüyor. Lütfen bunu anla.
Et puis il retourne faire ce qu'il fait le mieux.
Bir işler dönüyor olmalı.
Il doit se passer quelque chose.
Ne haltlar dönüyor, Auggie?
C'est quoi cette merde Auggie?
Eğer bir hayaletle konuşmuyorsa adamımız Lavon Bama'ya dönüyor.
A moins qu'elle n'ait parlé à un fantôme, notre gars Lavon est retourné en Alabama.
Burnumuzun dibinde evine dönüyor adam.
C'est un foutu retour au bercail, juste sous notre nez.
Muhabbet birbirlerini nasıl özledikleri üzerine dönüyor.
Ce sont principalement différentes façons de dire qu'ils se manquent.
Tanrım. Dönüyor.
Oh, mon Dieu, il fait demi-tour.
Tekrar geri dönüyor.
Il refait demi-tour.
Keklerimizi deniş aşırı sevk ediyoruz ve bize bayat hamburger ekmeği olarak geri dönüyor. Ama bu onları sevmediğimiz anlamına gelmiyor.
On envoie nos muffins à l'étranger, ils reviennent en pains rassis, mais nous devons quand même les aimer.
Şu anda bir uçakta, makamını bırakıp ülkesine dönüyor olabilirdi...
Elle serait dans un avion en ce moment, en route pour son pays, relevée de ses fonctions
Siz dönüyor musunuz?
Vous rentrez?
Sıcaklık normale dönüyor.
Température normalisée.
Burada ne halt dönüyor?
Qu'est-ce que c'est que ce bordel!
51'e geri dönüyor musun?
Tu reviens à la caserne?
Bunu yapıyoruz ve her şey normale dönüyor.
On fait ça et,..... et tout revient à la normale.
Annesi dönüyor ama tren yarından sonraki günden önce buraya gelmeyecek bu süre içinde de benle kalıyor.
Sa mère rentre après-demain. Il habite chez moi en attendant.
Kadın bizimle, Amerika'ya dönüyor.
Elle retourne aux États-Unis.
İş arkadaşın doğum izninden dönüyor yeni doğan bebeğinin resmini sana göstermek istiyor. Bebek de buna benziyor.
Ta collègue revient de son congé maternité pressée de te montrer une photo de son nouveau-né, qui, en fait, ressemble à ça.
Hanımlar, neler dönüyor burada?
Les filles, qu'est-ce qui se passe ici?
Evet, ama siz günün ardından güzel karınıza, evinize dönüyorsunuz Henry evine, salata yemeye dönüyor. Genellikle.
Oui, mais à la fin de la journée, vous rentrez et voyez votre jolie femme, alors qu'Henry lui, rentre pour une salade.
Bir mevzu dönüyor.
Quelque chose se prépare.
New York, Chicago gibi hızlı bir şekilde geri dönüyor.
New York rattrape Chicago..
Orada neler dönüyor?
Qu'est ce qu'il se passe là-bas?
Çok büyük para dönüyor.
C'est beaucoup d'argent.
- Bir şeyler dönüyor.
Il se passe un truc.
burda ne iş dönüyor bayan? !
Que s'est-il passé, madame?
Tanrım. Oda dönüyor.
Purée, la pièce tourne.
Bir şeyler dönüyor.
Il se passe quelque chose.
Kurbanlarından birisinin beyni lahanaya dönüyor, diğeri de durmaksızın Shakespeare alıntıları yapıyor.
Un homme devient un légume, tandis qu'un autre récite du Shakespeare en boucle.
Burada büyük bir olay dönüyor, gerçekten büyük bir şey.
Quelque chose d'autre se trame, quelque chose de vraiment important.
Kate Başkent'e dönüyor.
Kate retourne à Washington.
Belli ki piyasa geri dönüyor.
Apparemment le marché est entrain d'évoluer.
Lincoln'a doğru dönüyor.
Il tourne à droite sur Lincoln.
Uçak dönüyor.
Il tourne.
Geriye doğru site alanına dönüyor.
Il se dirige de retour vers le site de construction.
Burada ne haltlar dönüyor?
Qu'est-ce qu'il se passe ici?
Kesinlikle bir şeyler dönüyor.
Il se passe vraiment quelque chose.
Neler dönüyor burada?
Que se passe-t-il, mec?
Bizim bilmediğimiz bir şeyler mi dönüyor burada?
Est-ce qu'il y a quelque chose dont nous ne sommes pas au courant?
Dönüyor, hastalanıyor ve yok oluyorlar.
Ils reviennent, tombent malades, disparaissent.
Bunu dikkate alın ajan Bellamy, bunlar doğal seyri olan oldukça mümkün şeylerdir dönüyor, hastalanıyor ve yok oluyorlar, sadece çözümünü bilmiyoruz.
Considérez cela, Agent Bellamy. C'est probable que cela suive le court naturel des choses. Ils reviennent, tombent malades, disparaissent.
Bir şeyler dönüyor!
Attend.
Ne dönüyor burada böyle?
Il se passe quoi?
- Trenle dönüyor.
- Elle revient avec le train.
May ne zaman dönüyor?
Quand est ce que May revient?