Döndüğümde translate French
2,723 parallel translation
Döndüğümde ev bu haldeydi!
tout était comme ça!
Los Angeles'a döndüğümde beni bekliyor olacak.
Je l'aurai à mon retour à Los Angeles.
Beezus, bil bakalım ne oldu? Bu akşam işten döndüğümde... arkadaşın Henry'yi dalgın bir şekilde bizim eve bakarken gördüm.
Beezus, figure-toi qu'en me garant devant la maison, j'ai vu... ton copain Henry la regarder comme s'il y avait un truc important dedans.
Döndüğümde patates kızartması istiyorum.
Il va me falloir des frites bien grasses, tout à l'heure.
Eminim Dışişleri geri döndüğümde bunu benden duyduğuna memnun olacaktır.
L'Intérieur sera intéressé par mes découvertes.
Umarım masaya geri döndüğümde hala burada olursun.
"J'espère que lorsque je reviendrai m'asseoir " tu seras toujours là.
Okula döndüğümde, "Annem benim için bitmiştir" diye düşündüm.
Je suis repartie en pensant que j'en avais fini avec elle.
Pazartesi döndüğümde geri kalan hata ayıklama işlerini hallederim.
Je m'occuperai du reste lundi.
Geri döndüğümde : " Hadi.
A mon retour, c'était :
Geri döndüğümde tüm sorunlar halledilmiş olacak.
Quand je passerai te prendre, tout ça sera fini. Tu vas voir.
Geri döndüğümde adamlarım baygın ve kadın da gitmişti.
À mon retour, mes hommes sont inanimés, la femme a disparu.
Tıpkı böyle bir akşamda, avdan eve döndüğümde bir katliama şahit oldum.
Par une nuit comme celle-ci, je suis rentrée chez moi de la chasse et j'ai trouvé un bain de sang.
O şekeri yemezsen döndüğümde sana beş tane vereceğim.
Si tu ne manges pas ce bonbon, tu en auras cinq autres.
Yemek sana emanet. Döndüğümde hazır olsun.
Finis de préparer le dîner et surveille les mômes.
Geri döndüğümde okurum artık.
Je le lirai à mon retour.
Bunu döndüğümde konuşsak?
On peut en parler à mon retour?
Hayır, eve döndüğümde konuşuruz. Bu...
On va régler tout ça quand je vais rentrer.
Döndüğümde de tacize uğramadan gönül rahatlığıyla çalışmak istiyorum, tamam mı?
Je veux ensuite retrouver un lieu de travail "non violeur".
Edward'ı huzuruma çağırdım. Gelecek Pazartesi Londra'ya döndüğümde.
J'ai mandé à Edouard de me venir voir à mon retour à Londres, ce lundi.
Döndüğümde onu senden alırım - Bilmem
Et je ne vais pas accepter la responsabilité d'un cheval qui a une valeur est de 20 $.
Isıtıcıyı açıp gitmiştim ve geri döndüğümde yerle bir olmuşlardı, yazık oldu.
J'ai mis le chauffage, je suis parti, et quand je suis revenu, ils étaient tous par terre, ces cons.
Ama sonra arkamı döndüğümde, hiçbir şey yoktu.
Mais quand je.. quand je me suis retournée, il n'y avait rien.
Sonra lavaboya gittim ve geri döndüğümde gitmişti.
Je suis allée aux toilettes un petit moment et quand je suis revenu... elle était partie
Eve döndüğümde tekrar koşmak istiyordum.
Je voulais encore courir une fois rentré à la maison
Geri döndüğümde, onu gördüm ve kaçtım.
Je suis revenue, je l'ai vu, et j'ai fui.
Geri döndüğümde üçümüz yemeğe çıkacağız.
Quand je reviendrai, On ira dîner tous les trois.
Londra seyahatim hakkında konuşuyorduk, birden aklımda bir şimşek çaktı : Avrupa'ya onsuz gidersem, geri döndüğümde 20 yıl daha bunu çekeceğim. "
On parlait du voyage à Londres quand je me suis rendu compte qu'en allant en Europe sans elle, à mon retour, je me taperais encore 20 ans d'ennui.
ve döndüğümde, Paul'un yere düştüğünü gördüm.
Quand je me suis retourné, j'ai vu Paul s'effondrer.
Döndüğümde ise yanımda cesedini de getireceğim.
À mon retour, je te ramènerai son corps.
Döndüğümde burayı savaş alanı gibi bulmak istiyorum.
Je veux que les murs tremblent à mon retour.
- Geri döndüğümde konuşacak çok şeyimiz olacak.
Quel genre? La promesse d'une longue conversation quand je reviens.
Walter, şu an bir toplantıdayım. Ofise döndüğümde seni ararım.
Je suis en rendez-vous, je vous rappelle.
Döndüğümde sana Lester Blackburn'ü anlatayım.
En revenant, je te parlerai de Lester Blackburn.
Geceden önce bunu kapatıyorum ve bazen sabah döndüğümde tamamen açık buluyorum.
Je la ferme à chaque fois, et je la retrouve ouverte tous les matins.
Bir toplantıya gittim ve döndüğümde kocam keldi.
Je te connais depuis 30 ans, je reviens d'un congrès et là, j'ai un mari chauve!
Daha rahat etmek için döndüğümde tekrar pijama giydim.
Je l'ai remis pour être à l'aise.
Eve döndüğümde kustum ve bütün günü yatakta, olanları düşünerek geçirdim.
Une fois rentré j'ai vomi et suis resté le reste de la journée au lit en repensant à un tas de trucs.
Asgard'a döndüğümde tatmin olacağım.
Je serais satisfaite de retour à Asgard.
Fakat çizim tahtasına geri döndüğümde büyük fikirler düşünmeye başladım.
Ca a presque capoté. Mais je suis revenu à la réflexion, c'est là que j'ai eu les bonnes idées.
Geri döndüğümde bana bir sandviç yap, olur mu?
Fais-moi un sandwich pour mon retour, OK?
Kanada'dan döndüğümde banyo yapayım dedim ama sıcak su yoktu.
J'ai essayé de prendre un bain en rentrant du Canada, mais pas d'eau chaude!
Geri döndüğümde Camelot'la bir işim kalmayacak.
À mon retour, je quitterai Camelot.
Eğer gidersem, tüm bu soruların cevaplarını bulabileceğimi ve bir şekilde geri döndüğümde farklı hissedeceğimi düşündüm.
J'ai cru qu'en y allant, j'aurais toutes les réponses... et qu'à mon retour, je me sentirais différente.
Ben döndüğümde halletmiş olurlar.
Ils devraient avoir fini lorsque je rentrerais.
Bana bir iyilik yap,... onu ayağa kaldır ki döndüğümde çenesini kırabileyim.
Fait moi une faveur, remet-le sur pieds afin que je lui botte les fesses quand je reviendrai.
Döndüğümde Bay Rackham'la seninle ilgili konuşacağım.
À mon retour, je parlerai de vous à M. Rackham. Votre retour?
Geri döndüğümde ise her şey daha iyiydi.
Mais, ce que j'ai eu en retour, c'est encore mieux.
Sırtımı her döndüğümde ortaya mı çıkacak?
Il vient dès que j'ai le dos tourné?
# Eve döndüğümde #
Et même quand je rentre chez moi
Döndüğümde odaklanmış olsan iyi olur.
À mon retour, sois concentré.
.. bedava vermek için. Hayır. 15 yıl önce, çölde uğradıgımız yenilgiden sonra buraya döndügümde, annene..
Seulement... quand je suis rentré vaincu, il y a 15 ans en disant à ta mère que j'avais dû vous laisser en otages,