Guru translate French
381 parallel translation
Baban seninle guru duyuyor.
Ça fait chaud au coeur.
Alay falan yok ve Guru da bizi yakaladı. Doğruca tuzağına yürüdük.
II n'y a pas de troupe et le gourou nous a tendu un piège.
Her adam, cesur bir savaş atına biniyor... ve guru'su için öldürmeye hazır.
Tous les hommes montent un cheval vaillant et sont prêts à tuer pour leur gourou.
Aziz guru, hayatına mal olacak korkusuyla adamlarım kıpırdamıyor.
Gourou vénéré, nos hommes ne bougeront pas si tu risques ta vie.
Dünya acılarla dolu ama mataramın içinde kalbimi iyi tutacak suyum herzaman bana eşlik eder guru duyuyorum mataramla...
Ce monde est plein de douleur. Il y a un cœur chaleureux qui bat dans ma bouteille! Je suis fier de ma bouteille.
Bu kutsal mirası senin gibi şeytanlardan koruyup saklamak ödevim ve bundan guru duyuyorum!
Je suis obligé de veiller à l'honneur de notre secte.
- Seninle guru duyuyorum.
Brutus, je suis fier de toi.
Deniyorum. Guru, gerçekten deniyorum.
J'essaie, Gourou, j'essaie vraiment.
Bir hekim olarak kesinlikle kendinizle guru duymalısınız, hastanız çok çabuk bir şekilde iyileşti.
Cher docteur, comme docteur vous serez certainement heureux de savoir, - comment votre patiente est rapidement devenue...
Böyle buyurdu süper guru.
C'est ce qu'a dit le super gourou.
O onların Guru'su. Onların Zen Ustası.
C'est leur gourou, leur maître.
- Bence öyle değil. Guru ya da öğretmeninin olmasının patolojik gereksinimini saymazsak.
À part le besoin maladif d'avoir des médecins, des gourous.
Bence çüce bir adamı dövebildiğin için cesaretinle guru duymalısın.
Merci, mesdames et messieurs du jury. La séance est levée.
- Guru daha iyi olur.
- Plutôt un gourou.
Bunlar Guru lafı mı?
- C'est des trucs de gourou? - Ouais.
- Evet. Belki de Guru olmalıydım.
- Je devrais devenir gourou.
Mürşit arıyor.
C'est le guru.
Benimle çok guru duyuyordunuz.
Vous étiez tous si fiers de moi.
Bir şeyden guru duyduğunda hep saçını o şekilde kıvırırsın. Sahi mi?
Tu te coiffes toujours comme ça quand tu es fier de quelque chose.
bu arada guru, düğün tarihini belirlemek, için geldi.
Guru-ji est venu fixer la date du mariage.
efendim, düğün tarihini belirlemelisiniz.
Guru-ji nous devons fixer la date du mariage.
bu ay?
- Oui Guru-ji.
peki gelecek ay?
Et le mois prochain Guru-ji?
dinleyin, guru kutsal ilahiler resitaline başlayacak, hadi gelin.
Dépêchez vous, Guru-ji a commencé.
ama, Anjali. 'guru'düğünün aralıktan önce yapılamayacağını söyledi.
Mais il n'y a aucune date propice avant Décembre.
Sonra herkesi kimin idare ettiğini görünce guru duydum.
Puis j'ai vu qui tenait tout le monde en main, et j'ai été si fière.
- Kendinle guru duy. Bu anın tadını çıkar.
Profite de ce moment de gloire.
Onunla guru duyuyorum.
" je suis fière de lui.
- İ.G. İlk guru.
- Le grand mati re à penser.
Büyük Guru'nun savaşçıları!
Je vous salue, guerriers du Grand Gourou!
Büyük Guru'nun zaferi!
Je salue vos victoires!
Eğitimli bir guru, tırnaklardan ve damarların nabzından kişinin dengesini ya da dengesizliğini anlar.
L'équilibre présent apparaît aussi dans les ongles et dans le flux du sang.
Bugünedek 20 guru ile beraber çalıştım bugün hiçbiri hayatta değil.
J'ai suivi les enseignements de vingt gurus. Tous sont morts, sauf un.
Benim Gurum ; bedenin hayati notaları üzerinde uyguladığı kendine özgü bir Marma öğretisi vardı.
Mon guru dans la science rare de Marma, sur les points vitaux du corps.
Bir başka Gurumun da gözler için uyguladığı, zehirlerden oluşan bir tedavi yöntemi vardı.
J'avais un guru qui traitait les yeux et un qui traitait par le poison.
Üzerlerinde çok uzun ve dikkatli çalışıldı Bir Guru olmadan bunları okuyabilmek çok zordur.
Nos ancêtres y ont travaillé très dur.
Marmalar direkt olarak bir Guru dan öğrenilmeli, kitaplardan değil.
On devrait apprendre les Marmas directement avec un guru, et pas dans les livres.
Seni uzman, doktor, guru kılan ne?
Et qui a fait de toi l'experte, le médecin, le guru?
Ben bir kaç kez denemiştim, problem yaşadım sonra bu festivale geldim bütün gurular burda toplanmış
j'ai essayer tout seul. J'ai eu des problèmes Alors je suis venu à cette Install Party où il y a plein de guru.
Bence guru için bencilce yapılmayan hareket yok demek istemişti.
Je crois qu'il voulait dire qu'il n'y a pas de geste altruiste pour un orgueilleux.
Ah, yarın Guru'da sahne alacak.
Demain, elle s'empare du micro chez Guru.
Oh, guru En kutsal pozisyon hangisi?
Gourou, quelle est la position la plus sacrée?
İnanması zor ama, Hindistan`da guru seksi çok hızlıdır.
Tu auras du mal à le croire... Je la trouve très drôle dans cette scène.
Ama, Vijay, ben guru olmak istemiyorum.
Mais Vijay, je veux pas être gourou.
Onlar replik değil. Onun bir felsefesi falan var. Bu guru tiplerin işi yalnızca türban takıp, piliçleri becermek değildir..
Commeje l'ai dit, ce qui est super, c'est dejouer avec quelqu'un de très proche.
- Guru geliyor.
- Le gourou.
Benim herhangi bir ruh doktoruna, terapiste....... danışmana, motivasyoncuya ya da "guru" ya ihtiyacım yok. Ben bir hayat koçuyum. Oh, anlat bakalım.
Quand j'ai eu l'idée pour la série, j'ai dessiné ces humanoïdes mutants et je les ai appelés les Simpson.
biliyor musun guru ilahi söyleyip kutsal kitaptan metinler okuyacak.
Guruji va lire des passages sacrés.
bu guru... neden?
Pourquoi faire?
Stres ve korku bizlerin mental problemleridir.
Le stress, la peur et d'autres problèmes mentaux se détectent dans le pouls Guru.
Guru Manda, yani ağır ve yavaş
Guru Manda comme lourd et lent.