Heyecanliyim translate French
16 parallel translation
Dunyayi ele gecirmek hakkinda heyecanliyim sadece, hadii..
Ça m'excite, l'idée de dominer le monde. Viens là.
Cok heyecanliyim.
Je suis excité!
Seninle calisagim icin gercekten heyecanliyim.
Je suis très excitée à l'idée de travailler avec toi.
Neyse, yarin Sunsplash'te çalacagim... için o kadar heyecanliyim ki.
Bref, je suis tellement excitée de jouer au festival Sunsplash demain. *
Dava kazanmayi severim. Kazandigimiz için heyecanliyim.
J'aime gagner des procès, et c'est le pied d'avoir gagné.
Bu konuda inanilmaz heyecanliyim.
Je suis vraiment impatiente.
- Evet, elbette heyecanliyim.
- Oui, bien sûr que oui.
Biliyorum, bende heyecanliyim
Vous brûlez de savoir.
Çok heyecanliyim!
Je suis vraiment enthousiaste!
Emily ile tanisacagim için heyecanliyim.
Je suis pressée de rencontrer Emily.
Ve Cece'nin içinden çiktigi kadinla bir araya gelecegim için çok heyecanliyim.
Et j'ai hâte de rencontrer la femme de laquelle Cece est sortie.
Çok heyecanliyim.
Je suis super emballé.
"Dün gece seksi, genç bir selfie sanatçisiyla tanistim ve belki onu beceririm diye çok heyecanliyim."
"Hier soir, j'ai rencontré une artiste de selfie sexy et je suis au taquet, parce que je vais peut-être la baiser."
Ah, çok heyecanliyim!
Quelle émotion!
Kocacigim. Yeni isim için çok heyecanliyim.
- X marche à la pollution et émet de l'oxygène pur avec une fine senteur de pin.
Baksana nasil da heyecanliyim.
Voyez comme je suis excitée.