Iki kahve translate French
369 parallel translation
İki çikolatalı ve vanilyalı dondurma ve iki kahve lütfen.
2 glaces et 2 cafés, s'il vous plaît.
Bir-iki kahve söyle. Kafan rahatlayana dek şu zorluklara karşı göğüs ger!
Prends-toi un café et joue des poings... jusqu'à ce que tu aies les idées claires.
- Her zamanki, iki kahve, 3 absent.
Comme d'habitude, deux cafés, trois absinthes.
Adamıma gidip kantinden, farklı ölçülerde iki kahve bardağı kapağı, bilirsiniz işte, kahve kabı üzerinde plastik kapaklardan almasını söyledim.
Avec votre autorisation. Autorisation accordée. Tout le monde semble avoir commenté cette scène du pilote, la scène de décontamination.
- İtalyan usulü iki kahve.
- Deux cafés à l'italienne.
- Evet, iyice sıkı iki kahve olsun.
- Oui deux cafés, bien serrés.
Bayan İki Şeker, bize iki kahve getirir misiniz?
- Mme Demorceaux, deux cafés.
İşte, iki kahve, bir kola, bir de kamış.
Deux cafés, un coca, une paille.
- İki spagetti ve kahve.
Spaghettis et 2 cafés.
İki kilometre çaplık alandaki kahve dükkanı ve marketlerde araştırma yaparak nereden... alındığını anlamaya çalıştık.
Dans un rayon de 2 km, on a cherché dans toutes les confiseries pour trouver d'où provenait le sac.
- İki kahve olsun.
- Ce sera 2 cafés.
- İki kahve lütfen.
Deux cafés.
Bir küçük portakal suyu içebilirim, iki tane de rafadan yumurta biraz da peksimet ve kahve.
Je pense prendre un jus d'orange, deux œufs à la coque, des toasts et du café.
Bana verdiği sütlü kahve idi. İki fincan sütlü kahve 20 yen eder.
C'est marqué deux cafés au lait.
- İki gün sonra hepimiz kahve içeceğiz.
- Dans deux jours on boira tous du café.
İki kahve.
Deux cafés.
Büyük bir fincan sütlü kahve içti ve iki kurabiye yedi.
Elle a pris un café au lait et deux brioches.
Su haricinde bize lazım olan iki yüz öküz beş yüz domuz, yüz kintal tuz kırk ton un, on ton şeker, beş ton tütün, bir ton kahve kırk bin limonun suyu ve burada hiç şarap bulunur mu?
Il me faut de l'eau, 200 bœufs, 500 porcs, 100 quintaux de sel, 40 tonnes de farine, 10 de sucre, 5 de tabac, une de café, le jus de 40 000 citrons verts, et... y a-t-il du vin, de l'alcool?
Meyhanededir şu an. Bana biraz sütlü kahve ve iki yumurta getirmesini söyle.
Qu'il m'apporte deux œufs et du café au lait.
- Olur. Bize iki yumurta, sütlü kahve ve börek getir.
Faut apporter à la... demoiselle ici, deux œufs battus, un café avec du lait et un petit pain.
İki hamburger ve senin üç, hanımefendinin iki yani toplam beş fincan kahve. Bu da $ 1.40 dolar yapar, Bay Mayo.
Deux sandwichs et cinq cafés... 1,40 dollar, M. Mayo.
Tamam, biraz daha kahve alalım ve bahsi iki katına çıkaralım.
Commandons du café et doublons les enchères.
İki kahve lütfen.
Deux cafés, s'il vous plaît.
Tam iki saattir burada bekliyoruz ve sen bize hazır kahve getiriyorsun.
On attend depuis deux heures et il te faut un café instantané?
İki fincan kahve.
Deux cafés.
İki kahve ve sosisli sandviç.
Moi, j'ai un saucisson-beurre et deux cafes.
- İki siyah kahve.
Mettez-nous 2 cafés noirs.
İki kahve, lütfen.
Deux cafés, s'il vous plaît.
Kahve ve iki çörek.
Un café et deux croissants.
- İki kahve.
- Deux cafés.
Hemen iki kahve. Hemen.
Vasso, deux cafés!
Kahve, iki kutu.
Café, deux boîtes.
İki kahve, kimin için?
Pour qui, les deux cafés?
Dört dakika kaynatılmış iki yumurta, biraz pastırma, tost ve kahve.
Deux oeufs à la coque... quatre minutes... un peu de bacon, des toasts et du café.
"İki yumurta, pastırma, tost, kahve ve marmelat."
"Deux oeufs, bacon, toasts, café, lait chaud, marmelade".
Kahvaltı, dört rafadan yumurta, iki dilim ekmek, kahve, bir ons kanyaktan oluşacak.
Petit déjeuner : Quatre œufs crus, deux toasts, un café, une once de cognac.
- İki hamburger ve bir kahve.
- Deux hamburgers et un café.
İki kahve ve portakal suyu.
Café complet pour deux, avec du jus d'orange frais.
İki kahve lütfen.
Il s'agit pas d'elle. Je pars avec mon fils.
Yarım greyfurt, iki yumurta, üç dilim pastırma, iki tost. Elli gram üzüm marmelatı ve kahve.
" Menu : 2 œufs, 3 tranches de bacon, 2 toasts, confiture, café.
İki güzel kahve lütfen.
Deux petits cafés, s'il vous plaît.
Sağ ol. İki de güzel kahve lütfen.
Merci, et deux petits cafés.
İki kahve alabilir miyiz? Sütlü mü sade mi?
Deux cafés.
İki kahve ve bisküvi alabilir miyiz?
Nous voudrions deux cafés et des gâteaux.
Bir kahve ve bir bisküvi. İki asker paltosu ve şöminenin üstündeki çalar saate.
Un café et un gâteau pour deux capotes militaires et le réveille-matin sur la cheminée.
- İki kahve ve bisküvilere.
- pour deux cafés et des gâteaux.
İki kahve ve bisküviye mi?
Pour 2 cafés et des gâteaux?
Kahve hazırlamak sadece iki saniye sürer.
Faire du café prend deux secondes.
Birkaç dilim greyfurt ve haşlanmış iki yumurta alayım. Tarçınlı tost ve normal kahve.
Je voudrais un pamplemousse, deux oeufs pochés, un toast à la cannelle et un café.
İki koli hazır kahve.
Oui, deux caisses de café.
İki kahve, bir kola.
Deux cafés et un coca.
kahve 692
kahverengi 80
kahve ister misin 212
kahve içer misin 28
kahve ister misiniz 65
kahve hazır 31
kahve var mı 18
kahve mi 55
kahverengi saçlı 16
kahve isteyen var mı 21
kahverengi 80
kahve ister misin 212
kahve içer misin 28
kahve ister misiniz 65
kahve hazır 31
kahve var mı 18
kahve mi 55
kahverengi saçlı 16
kahve isteyen var mı 21
kahveniz 23
kahve lütfen 26
kahve için teşekkürler 24
kahve alır mısınız 22
kahveni iç 16
iki kez 99
iki kere 86
iki kart 16
iki katı 19
iki kız 24
kahve lütfen 26
kahve için teşekkürler 24
kahve alır mısınız 22
kahveni iç 16
iki kez 99
iki kere 86
iki kart 16
iki katı 19
iki kız 24