English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ I ] / Isterdim

Isterdim translate French

12,078 parallel translation
# Yapacak bir şeyimin olmamasını o kadar çok isterdim ki #
? De jolis cadeaux? ?
Oraya gitmeyi çok isterdim.
Je donnerais tout pour y aller.
Aslında, seve seve isterdim, fakat senin düzenine sıfırlayıp durdu
En fait, j'aurai bien aimé, mais l'Annexe à tout remis en place.
Ben beş tane isterdim.
J'en aurais eu cinq.
Ama yine de beni İspanya'ya götürsün isterdim.
Je voudrais quand même qu'il m'emmène en Espagne.
- Tokalaşmak isterdim ama...
- Je vous tendrais bien la main mais...
Balığa gitmeyi isterdim, Daniel ama meşgulüm.
J'aimerais aller pêcher, Daniel, mais... Je suis occupé.
Dünya'da bir ev alıp onu sevgiyle döşemek isterdim.
J'aimerais offrir au monde une maison Pour la meubler d'amour
# Tüm Dünya'ya şarkı söylemeyi öğretmek isterdim #
J'aimerais apprendre au monde à chanter
# Dünya'ya bir kola ısmarlamak isterdim #
J'aimerais offrir au monde un Coca
# Ve ona eşlik etmek isterdim # # Daha iyisi yoktur #
Et lui tenir compagnie Il n'y a pas mieux
Doris, konuşmayı çok isterdim ama şeye geç kalacağım.
Doris, non, j'aimerais discuter, mais je vais être en retard pour une chose.
Seni öldürmek isterdim.
J'adorerais te tuer.
İmkanım olsa onu görmek isterdim.
J'aurais voulu pouvoir le voir.
Gelmeni isterdim, dostum.
J'aimerais bien.
- Yine de o havacı gibi olabilmeyi isterdim.
J'aimerais être comme ce pilote.
Daha haysiyetli bir meslek seçmeni isterdim. Duvarcılık ya da tomrukçuluk gibi. Ama neticede devletten yakanı kurtardın.
J'espérais que tu choisisses une profession plus digne comme la maçonnerie ou l'exploitation des forêts, mais tu es sortie du gouvernement, et c'est un pas dans la bonne direction.
O uyuzun yüzünü gözünü yarmayı çok isterdim.
J'adorerais renverser ce batard.
Pekala millet, bu dağı tırmanmayı çok isterdim ama bu imkansız.
OK, j'adorerais relever ce défi, mais c'est impossible.
Burada olmanı isterdim çünkü başka bir hata yapıyormuşum gibi hissediyorum.
J'aurais aimé que tu sois là, parce que j'ai l'impression que je suis sur le point de faire une autre erreur.
Eskiden... Eskiden astronot olmak isterdim.
Quand j'étais petit, je voulais devenir astronaute.
Görmek için bir fırsat isterdim.
J'aurais aimé avoir eu la chance de le découvrir.
- Hayır ama çok isterdim.
- Non, mais j'aimerais bien.
Yani Sunflower ya da herhangi biri böyle hissettiyse yalnız olmadıklarını bilmelerini isterdim.
Donc, si Tournesol ou d'autres ressentent pareil, j'aimerais qu'ils sachent qu'ils ne sont pas seuls.
Bir saniye de olsa onun yerinde olmak isterdim.
J'hésiterais pas à prendre sa place.
Bir karga olmak isterdim.
Je veux simplement être un corbeau.
Birazcık daha gruba uygun enerjide söylemeni isterdim ama neyse.
J'aurais préféré quelque chose de plus positif, mais ça ira.
- Burada olmayı isterdim.
- Elle aurait aimé venir.
Bunu çok isterdim. Keşke kalbim başkasına ait olmasaydı.
J'aimerais beaucoup... mais j'aime quelqu'un d'autre.
Yeşil olmak isterdim ama biliyorsun ki hep sen oluyorsun.
J'aimerais bien les verts, mais tu les prends toujours.
Aslında bana hiç söylememesini isterdim.
J'aurais préféré qu'elle ne dise rien.
Ben de seninle gelmek isterdim.
J'aimerais venir avec vous.
Ben de ailenden biri olmak isterdim o zaman.
Il semblerait que j'aimerai faire partie de votre famille...
Ben şunu isterdim.
Je dirai prem's sur celle-ci à votre place.
Ben de ailenden biri olmak isterdim o zaman.
Il semblerait que j'aimerais faire partie de votre famille...
Ben sunu isterdim.
Prem's sur celle-ci.
Annemle aramın normale dönmesini çok isterdim.
J'aimerais que les choses redeviennent comme avant entre maman et moi.
Dürüst olacak olursam bir yeteneğim olsa sizin kadar zeki olmak isterdim.
Sincèrement, une qualité... J'aimerais être aussi intelligente que vous.
İnsanların aklını okuma yeteneğine sahip olmak isterdim.
Je choisirais la capacité de lire dans l'esprit des gens.
- Çok isterdim. - Yeni bir işin var zaten.
Oh, j'adorerais ça.
Gitmesini isterdim.
J'aimerais juste qu'il parte.
Elbette, çok isterdim.
Oui, j'adorerais.
Yanınızda savaşmayı çok isterdim.
Je souhaiterais me battre à vos côtés.
Kendi kalemde, kendi sarabimi içip oglumun yükselisini seyrederken ölmek isterdim.
Dans mon propre Donjon, boire mon vin. Regarder la grovel de mon fils pour une fortune.
Ben de küçükken üstat olmak isterdim.
Je voulais en être un quand j'étais jeune.
Beyaz Liman'da olsa bile bir öpücük isterdim.
Même à Port-Blanc Je voudrais un baiser.
Şu anda bana bakış şeklini çekmek isterdim.
La façon dont tu me regardes maintenant... Je le prendrai en photo.
Çok isterdim.
J'... adore ça.
Çok isterdim.
J'aimerais vraiment ça.
Ben de Alan'ı bir kez olsun daha görmek isterdim.
Et j'espère que je pourrais revoir Alan une autre fois.
Bilmem ki, İsterdim ki, katılabileceği, bir grup gibi bir şey olsaydı ya da birkaç arkadaş filan.
J'aimerais qu'il ait, genre, un groupe à rejoindre ou des amis.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]