Niye translate French
56,756 parallel translation
Niye ki?
Pourquoi donc?
Niye böyle?
Pourquoi donc?
- Lassie'yi niye arkada bıraktın?
Et pourquoi pas Lassie?
Biz niye buradayız?
Qu'est-ce qu'on fout ici?
Niye hiçbir şey keçiler gibi kokamaz?
Pourquoi tout ne sent pas comme une chèvre?
Niye ki?
Pourquoi?
Niye bu köpeği hep yanında dolaştırıyorsun Ethan?
Ethan, pourquoi as-tu toujours ce chien avec toi?
Niye bu kadar çok etten çubuk yedim ki?
Pourquoi ai-je mangé autant de saucisses au pain?
Niye Michigan'a gittiğini anladım şimdi.
Je sais pourquoi tu vas au Michigan.
Niye ama?
Mais pourquoi?
Niye onu dinledim ki?
Pourquoi l'ai-je écouté?
Beyaz önlüklü insanlar niye bana keskin şeyler batırıyor ki?
Qui sont ces gens en blouse blanche qui me piquent?
Beni niye böyle cezalandırıyordu ki?
Pourquoi on me punit ainsi?
Niye kavga edelim ki?
Pourquoi le combattre?
Karnından niye böyle sesler geliyor?
C'est quoi, ce bruit dans son ventre?
Dost olmak varken niye düşman olalım.
Pourquoi être ennemis quand on peut être amis?
- Niye hepsini kapatmışlar böyle?
Pourquoi ils sont tous entassés, comme ça?
Dost olmak varken niye düşman olalım.
Pourquoi être ennemis, quand on peut être amis?
Niye değiştireyim ki?
J'aime mon visage. Hein?
Birileri oğlunu kaçırdıysa niye destek istemiyorsun?
On a enlevé ton fils. Ils sont où, les renforts?
Niye okumayayım?
Pourquoi pas?
Eğer kendinden bu kadar eminsen niye karımın cesedi hakkında beni taciz ediyorsun?
Si t'es aussi sûr de toi, pourquoi est-ce que tu me harcèles, moi, au sujet du corps de ma femme?
Allah'ım niye böyle oldu?
C'est pas possible, je fais quoi?
- Banka. - Bunu niye bize söylemedin?
T'aurais dû nous en parler.
Listeyi niye yırttın yahu?
Pourquoi tu l'as déchirée?
Niye arabada bekliyormuşum?
Pourquoi j'attends ici?
- Niye beni kovalıyorsun?
- J'ai rien fait. - Stop!
Sen niye kaçıyordun?
Pourquoi tu courais, toi?
- Çünkü görünen o ki bu, Brooklyn'in en iyi otu. - Bize niye yardım etsin ki?
Pourquoi il nous aiderait?
Niye?
Pourquoi?
- Niye geldin o zaman?
Pourquoi tu viens?
- Niye yalan söyledin?
- Pourquoi tu m'as menti?
- Niye sordun?
- Pourquoi?
Niye hikaye yazıyorsun ki?
Pourquoi tu écris des histoires?
O zaman niye onlar için hikaye yazıyorsun ki?
- Non. Alors pourquoi t'écris des histoires pour eux, putain?
Niye çalmasın ki?
"Pourquoi il le ferait pas?"
Niye şaşırayım?
Effrayée, pourquoi?
- Buraya niye geldin?
- Pourquoi t'es là?
- Peki. Niye koşturuyorsun Ron?
Pourquoi tu trottines comme ça?
Niye o masada oynuyorlar?
Pourquoi cette table?
Clyde, sene olmuş 2029, niye hâlâ mutantları konuşuyoruz?
Clyde, on est en 2029. Pourquoi parle-t-on encore de mutants?
Fiyat niye yükselsin?
Pourquoi augmenter le prix?
Yine sorular sormaya başladı, niye burada olduğumuzu sordu.
Il s'est remis à demander ce qu'on fait ici.
Niye öyle yapmak istiyorsun Nate?
Pourquoi ferais-tu ça, Nate?
İnsanlar niye yiyor o zaman?
Pourquoi les gens mangent-ils ça?
Neden buradasınız? Niye okulda değilsin?
Pourquoi tu n'es pas à l'école?
Ama tatlım, sen niye buradasın?
Mais toi, pourquoi tu es là?
Gizli taşıyordum? Taşıyacaksan gizleme, gizliceksen niye taşıyorsun?
- Mais pourquoi avoir un permis de port d'arme si on ne porte pas son arme, Vance?
Ne var? - Niye açtın?
- Pourquoi tu décroches?
- Niye?
- Oui. - Pourquoi?
- Niye?
- Pourquoi?
niye ki 276
niye sen 17
niye biliyor musun 47
niye ben 33
niye sordun 123
niye peki 16
niye mi 59
niye soruyorsun 33
niyeymiş 54
niyetim 27
niye sen 17
niye biliyor musun 47
niye ben 33
niye sordun 123
niye peki 16
niye mi 59
niye soruyorsun 33
niyeymiş 54
niyetim 27