Sarhoşsun translate French
1,046 parallel translation
Sen sarhoşsun!
Vous êtes saoul.
Şimdi de sarhoşsun.
Vous êtes ivre là...
Ne kadar sarhoşsun?
Vous êtes ivre?
Ne kadar sarhoşsun?
Complètement ivre,
Sarhoşsun.
Vous êtes ivre.
Sarhoşsun Ringo.
Tu es ivre, Ringo.
- Sarhoşsun.
Ils sont cinglés.
Sarhoşsun. Şu an askeri disiplinin sırası değil.
Tu as bu, à quoi bon cette comédie.
- Körkütük sarhoşsun!
- Tu es ivre.
Ayrıca da sarhoşsun, değil mi?
Toi, tu as deja bu, hein?
Kesin sarhoşsun sen.
Vraiment bourré!
Ya sarhoşsun, ya da çok kötü sıtma olmuşsun.
Ou alors c'est une crise de paludisme.
Yanılıyorsun. Hepiniz yanılıyorsunuz. Sarhoşsun Nancy.
tu te trompes, vous vous trompez tous!
- Sarhoşsun ama haklısın.
- Même ivre, vous avez raison.
Sen de çoğu zaman sarhoşsun.
La plupart du temps, tu l'es aussi.
- Araba kullanamazsın. Sarhoşsun. - Daha değil Koca Baba.
Tu es trop ivre!
- Sarhoşsun.
- Tu es soûl.
Bu yalan. Sarhoşsun.
C'est faux.
Tom, sen sarhoşsun.
Tom, tu es soûl.
Çok sarhoşsun!
Tu es trop ivre!
- Sen sarhoşsun.
- Ivrogne!
Sen sarhoşsun.
Tu es ivre.
- Sana söylemedim, çünkü sarhoşsun.
Je lui ai dit de rester. Il est soûl. N'évite pas la question.
Kendim ödeyeceğim. İçkini bile tutamayacak kadar sarhoşsun.
Ne me dis pas que tu vas te soûler.
Yüzünü bir yıka. Zil zurna sarhoşsun.
Va te laver la figure, ça passera.
- Holly, sarhoşsun.
Holly, vous êtes ivre.
Sarhoşsun evlat.
T'es soûl, mon garçon.
Sen sarhoşsun.
Comment on vous a mis!
- Ondan korkmuyorum! - Sarhoşsun.
Je vais lui casser la figure!
Dinle ahbap... sen sarhoşsun. Ben de hasta bir adamım.
Vous êtes ivre, et moi malade.
Sarhoşsun sen!
Tu en tiens une bonne!
Sen sarhoşsun!
C'est toi qui l'es.
- Crane, sarhoşsun.
- Tu es saoul.
Ama sarhoşsun.
Tu es rond comme une barrique.
Sarhoşsun!
Tu es ivre!
Sarhoşsun Mateo!
Tu es soûl!
Sen de çok tatlı ve de çok sarhoşsun.
Vous êtes adorable et très saoule.
Tamamen sarhoşsun.
Vous avez un peu trop bu.
Çok endişelisin. Sarhoşsun.
T'étais si inquiète que tu t'es saoulée.
Anlıyorum, hala sarhoşsun.
Tu es encore ivre.
Ata yalnız binemeyecek kadar sarhoşsun.
Vous êtes trop soûl pour monter seul.
Hala sarhoşsun, onu asla vuramazdın.
Vous êtes encore soûl, vous ne la toucherez pas.
Gerçekten çok şanslıyım. Sarhoşsun sen.
Fort heureusement, même.
Zil zurna sarhoşsun!
Vous êtes ivre aveugle!
Sarhoşsun.
T'es bourré.
Sarhoşsun, sevgilim.
Tu es ivre, chéri. Dis bonsoir.
- Ben sürerim. Sen sarhossun.
- Non, t'es soul.
Sen sarhoşsun.
Tu es ivre?
Dünden beri sarhoşsun.
Tu es saoul depuis deux jours.
- Sen, sarhoşsun.
- Tu es soûl. - Non, pas du tout.
Mary. Hayatim, sarhossun.
Chérie, tu es soûle.
sarhoşsun sen 28
sarhoş 94
sarhoşum 46
sarhoş oldum 18
sarhoş musun 75
sarhoştum 66
sarhoştu 30
sarhoş mu 44
sarhoş musun sen 16
sarhoş değilim 42
sarhoş 94
sarhoşum 46
sarhoş oldum 18
sarhoş musun 75
sarhoştum 66
sarhoştu 30
sarhoş mu 44
sarhoş musun sen 16
sarhoş değilim 42