Sesini translate French
16,197 parallel translation
Dümbelek sesini severim.
J'aime les tam-tams.
- Kes sesini.
- La ferme!
Bu bir gürültü kesici, yani teoride beton kesen testerenin sesini doğrudan, gerçekten beton kesen testereye doğru çalarsan kutunun içindeki ses dalgaları birbirini etkisiz hale getirirler.
C'est un... éliminateur de bruit, donc, En théorie, il joue le son de la scie coupant le béton, directement sur la scie, pendant que c'est vraiment en train de couper, les ondes sonores dans la boite vont s'annuler entre elles.
Sesini duymak zor olmuştur.
Il avait peut-être du mal à entendre.
Şimdilik iyi geliyor ama seni bulduğumda sesini bile çıkaramayacak hale geleceksin.
Non, mais vous finirez en tous petits morceaux, quand je vous aurais trouvé.
Belki bir arkadaşının sesini duymak istersin diye düşündüm.
J'ai pensé que tu aimerais entendre une voix amicale.
Üvey annesi ve kardeşi arasında hakemlik yapıyordu. Belki bir arkadaşının sesini duymak istersin diye düşündüm.
Elle doit faire l'arbitre entre sa sœur et sa mère adoptive alors je me suis dit que tu aimerais entendre une voix amicale.
Harika, belki okyanusun sesi annemin sesini bastırır.
Parfait, peut-être que le bruit de l'océan couvrira le son de sa voix.
Kes sesini de beni dikkatle dinle.
Taisez-vous et écoutez-moi très attentivement.
- Kes sesini.
- Tais-toi.
Sesini duymayı özlemişim.
Ta voix m'a manqué.
Kes sesini!
La ferme!
O güzel gözlerine bakan ve o tatlı sesini dinleyen her kadın çok şanslıdır.
Toute femme aurait de la chance de regarder dans ces magnifiques yeux et d'écouter cette douce voix.
Sesini duydunuz mu?
Tu entends sa voix?
Trenin hattan geliş sesini duyabiliyorum.
Je peux entendre le train qui arrive grâce aux rails.
Blenderın sesini duyuyorum sanırım margarita hazırlıyor.
J'entends le mixeur, je crois qu'elle fait des margaritas.
- Boyd, kes sesini!
- Boyd...
Pekâlâ, Tandy, cezana bir de "hiç sesini çıkarmama" cezası ekliyoruz.
On va devoir ajouter "ne pas parler / silence total" à ta punition.
Bir sesini duymak için aradım.
J'appelle juste pour dire bonjour.
Sesini yükseltme Whetzel.
Surveille ton ton.
- Kes sesini it herif!
Ta gueule salopard!
Kes sesini.
La ferme.
- Bak, kes sesini ve ye, tamam mı?
- Tais-toi et mange.
Şunun sesini açar mısınız?
Hé, hé! Mettez ça, voulez-vous?
Kes sesini Classi!
Ta gueule, Classi!
Sesini duyduğuma sevindim.
Ca fait plaisir d'entendre ta voix.
Sesini kısar mısın?
Ça te dérangerais pas de... baisser ça? Ça doit être fort.
Herrmann, Herrmann. Sesini aç.
Herrmann, monte le son.
Müziğin sesini falan fazla açarsam haber verin istedim ya da neyse açmam zaten.
Que vous le sachiez, si ma musique est trop forte, ou peu importe quoi. Non.
- Sanırım silah sesini duymuşlar.
Ils ont dû entendre le tir.
Pekala, şimdi yapmamız gereken tek şey bu oyunun sesini dizayn eden kişiyi öğrenmek.
Il ne nous reste plus qu'à trouver qui a fait les bruitages de ce jeu. Ça doit être répertorié quelque part.
Ama günün sonunda, duş alıp koğuşuna dönünce kendini oturmuş, demir parmaklıkların sesini dinlerken buluyorsun.
Et quand c'était terminé, je prenais une douche, et je m'asseyais dans ma chambre, l'oreille collée aux barreaux.
Yani burada, Milwaukee'de otururken Başsavcılığın raporu açıklandıktan sonra Manitowoc'tan gelen o derin "Oh" sesini nasıl duyamadık hayret.
Je suis surpris que de Milwaukee, on n'ait pas entendu le cri de soulagement de Manitowoc quand le rapport a été rendu public.
Söyle ki sesini duyuralım.
On ne peut pas le dire sans vous.
"Kes sesini, Thomas."
Met là en sourdine, Thomas.
Çok cesursun ancak senden çabalamanı ve sesini dinlendirmeni istiyorum, tamam mı?
Tu as été très courageux, mais j'ai besoin que tu essayes de reposer ta voix maintenant, d'accord?
Halk onun sesini duymak istemiyor. "
Le public ne veut pas l'entendre. "
Ama sesini çıkaran yok.
Mais personne ne dit rien.
Bir gün, telefonda, kendimi anımsadığımda yani, cevap verdiğimde, kendime "kes sesini" diyebileceğim.
Un jour, je vais m'appeler au téléphone pour me dire de fermer ma gueule.
Tamam, sesini açın, beyler.
C'est parti.
Kes sesini! Kes sesini!
Vos gueules!
- Sesini kes. Çok konuşuyorsun.
Vos gueules.
Kes sesini. Çoktan haketmişti.
La ferme, il le méritait.
Müziğin sesini aç!
Mettez la musique plus fort!
- Kes sesini!
- La ferme! La ferme!
Kes sesini de otur!
Et reste assis!
Sesini açayım az.
Je vais monter le volume.
Kes sesini. Bunu mahvettin ve yemin ederim ki...
Tu vas fermer ta putain de gueule parce que sinon, je te promets que je vais...
Hala aynı zil sesini mi kullanıyorsun?
Vous avez encore cette sonnerie?
Kes sesini.
- La ferme.
Kes sesini!
- Ferme-la!