Willis translate French
821 parallel translation
- Willis'i mi diyorsun?
- Tu veux dire Willis?
Willis denen arkadaş nerede?
Où est ce Willis?
Willis?
Willis?
Gary Willis sanırım.
Vous devez être Gary Willis.
Bayan Willis.
Mme Willis.
Bu Mac, Bay ve Bayan Willis.
C'est Mac. M. et Mme Willis.
Willis karısını getirdi.
Willis a amené son épouse.
Willis ateş içinde yanıyor.
Willis a un violent accès de fièvre.
Ben Bayan Willis.
Je suis Mme Willis.
Hayır, bu gün Willis'in dışarı çıkıp etrafa bakınmasına izin vereceğiz.
Non, on va laisser Willis prendre ses marques aujourd'hui.
Bu yemekten sonra, iğne ipliğe döneceğimi düşünmüyorsunuz değil mi Bayan Willis?
Vous n'avez pas peur que je m'affaiblisse après un tel repas, hein, Mme Willis?
- Bayan Willis, temiz giysiler.
- Mme Willis, vêtements propres.
Şu yeni lambayı Bayan Willis'in odasına koydun mu?
Tu as mis la lampe dans la chambre?
Bayan Willis'in nasıl sevdiğini biliyorsun.
Tu sais, comme Mme Willis les aime.
Yerinizde olsaydım, Bay Willis, onu buradan götürürdüm. Ne kadar çabuk o kadar iyi.
A votre place, M. Willis, je la ferais partir d'ici et le plus vite possible.
İşte : " Mohawa Maroo ile San Francisco'ya doğru denize açılan Bay Gary Willis ile alımlı eşi...
Voilà! En route pour San Francisco sur le Mohawa Marou, M. Gary Willis et sa séduisante épouse de...
Bu da, Cap Williams ekip başım.
Voici Cap Willis, mon contremaître.
Sayfa 15'i aç. Dünkü dersimizi tekrar edeceğiz. Ama ben Almanca'yı sevmiyorum.
Par exemple, sans sa terrible mauvaise santé, je ne pourrais pas dîner ce soir au Willis's avec toi, car je suis retenu par tante Auguste depuis 8 jours.
Öyle olursa gelişme şansım olmaz.
Et alors je pourrai dîner avec toi, ce soir chez Willis's?
"Teğmen Willis Steward Keith'i kendi kadroma alacağım."
"Demande mutation dans mes services du Lt. willis Steward Keith."
İddia makamı, Teğmen Willis Stewart Keith'i çağırıyor.
L'accusation appelle à la barre le Lt. willis Stewart Keith.
- Onu öldürdün Teğmen Willis! - E... Evet çünkü silahımı almaya çalıştı!
Il a voulu prendre mon épée!
Willis...
Et Willis...
Bay Willis ünlü bir spor yazarı.
M.Agrandi? M.Willis, un célèbre journaliste qui rendra Toro célèbre.
- Fazla bekletmemeliyiz, değil mi?
- Ne faisons pas attendre M.Willis.
Pekala Willis, konuş.
Alors?
Bay Willis, siz gazeteciydiniz. Boksörleri ringde tanırsınız.
Journaliste vous ne connaissez... les boxeurs que sur le ring.
Bay Willis. Makul şekilde konuşalım.
Discutons raisonnablement.
Yatma zamanı. Bn. Willis'e iyi geceler deyin.
Dites bonsoir à Mme Willis.
- Tabii. - Merhaba Bay Willis.
Ça va Gus?
Eddie Willis içeride.
Docteur, Eddie Willis est avec Gus.
- Tamam Eddie. - Hey, Willis! Dur biraz.
- Willis, attendez une minute.
- 53, Bay Willis.
- 53 ans.
Bay Willis haklı, Toro.
- M.Willis a raison.
- Bay Willis arıyor.
- Un Mr.Willis au téléphone.
Dan Willis.
Dan Willis.
- Teşekkürler, Bay Willis. Hepsi bu kadar.
- Merci Mr.Willis. Ce sera tout.
Ayrıca, sayın jüri üyeleri sigorta ofisinde çalışan Constance Willis'ten duyacağız.
Vous allez entendre une employée de la Cie d'Assurances. Elle s'appelle Constance Willis.
Ayrıca, sigorta ofisinde çalışan bir diğer bayan Alice Dennerly, Bayan Willis ile büyük oranda benzer bir ifade verecek.
Vous entendrez ensuite Alice Dennerly. Elle aussi, employée dans le même bureau... témoignera dans le même sens que Mlle Willis.
Bayan Willis, bunun nasıl yapıldığını jüriye anlatır mısınız? Davalıyı sıra içinden seçmek için ne yapmanız söylendi?
Voulez-vous dire au jury... ce que vous avez fait pour trouver l'accusé dans la file.
Vauxhall veya Willi'den daha güzel.
Mieux que le Vauxhall ou le Willis'.
Bay Willis sizi arıyor.
- Mr Willis vous cherche.
Ben Kutsal İnanç Kilisesi'nden Rahip Willis Oakes Rutherford.
Révérend Oakes Rutherford, de l'Eglise de la Sainte Persuasion.
Kutsal İnanç Kilisesi'nin hizmetinde olan Rahip Willis Oakes Rutherford.
Révérend Oakes Rutherford... de l'Eglise de la Sainte Persuasion.
Ben Kutsal İnanç Kilisesi'nden Willis Oakes Rutherford.
Révérend Oakes Rutherford, de l'Eglise de la Sainte Persuasion.
Üzgünüm Willis, ama senin istediğin gibi olmayacak.
Désolé, Willis, il n'en est pas ainsi.
Sakın kimse Koca Willis'e sırtını dönmeye kalkmasın!
Que personne n'ose braver Big Willis!
Kendisine hafif bir iş seçmesi için bunu Willis'e bırak.
Tu peux compter sur Willis pour se trouver un boulot facile...
Merhaba Willis!
Eh, Willis!
- Yapamam Bay Willis.
- Je ne peux pas.
Şimdi, Bayan Willis 110. Karakolda şüpheliler sıraya girmiş miydi? - Evet.
Pour la confrontation au poste, on a aligné des hommes.
william 376
willie 610
williams 159
willi 21
williamson 20
william shakespeare 21
william blake 23
william t 16
willie amca 20
willie 610
williams 159
willi 21
williamson 20
william shakespeare 21
william blake 23
william t 16
willie amca 20