Yaptigimiz translate French
53 parallel translation
Ve Bayan Quaifebize soylenen sey Jannice in eve gelmek icin... bu park yolunu kullanmis oldugu. Bu yuzden ilk yaptigimiz sey bu parka gelmek oldu.
Mme Quaife nous a dit que Janice est très certainement passée par ce parc pour rentrer de l'école, alors nous allons fouiller le parc en premier.
Birlikte yaptigimiz çalismalar iyiydi.
Il n'y a aucune comparaison entre toi et moi! Quoi? Aucune!
YAPTIGIMIZ HER SEY BiR DEGiSiM.
On doit changer.
Burada, Oz'da yaptigimiz isler sokaktakilere göre daha farklidir.
Je procède autrement ici, que quand on travaillait dans la rue.
Sevmek, kavga etmek ve Rasta kaçamagidir bizim geçen gece yaptigimiz gibi.
- X. - C'est stupide. M. Bender veut que je me détruise?
Yaptigimiz ilk sey budur.
En toute priorité.
30 yil önce, güçlerini etkisiz hale getirebilecek bir asi üzerinde yaptigimiz çalismalari durdurmak zorunda kaldik.
Il y a 30 ans, nous avons dû cesser les recherches sur un vaccin permettant de désactiver tes pouvoirs.
Önemli bir sey degil. Her sene yaptigimiz sey.
C'est pas grand chose.
Eger o kadar iyi arkadassak neden yaptigimiz seyler hakkinda konusamiyorsun?
Si on est si bons amis, pourquoi tu m'as pas dit ce qu'on faisait?
Tamam.Pekala. Farzedelim ki yaptigimiz sey dogru.
Très bien. Assumons un instant que ce soit vrai.
- Güzel örtü. - Üzgünüm senin hariç, yalan söylemek,.. .. yaptigimiz isimizin ayrilmaz bir parçasi.
Désolé de vous faire paraître comme étant un menteur, mais c'est nécessaire à ce que nous faisons.
Bizim yaptigimiz bu ve sen birisini sakliyorsun.
C'est ce qu'on fait et tu en caches un.
Babamla yaptigimiz son konusmayi düsünüyordum. Barney Kellogg teriyer mi, buldok mu yetistiriyor diye tartisiyorduk.
La dernière conversation que j'ai eue avec lui, on s'est disputés pour savoir si Barney Kellogg élevait
Çünkü onun bana olan inancina ve simdiye kadar yaptigimiz ise yarayan tedaviye zarar verdi.
Ça a ébranlé la confiance qu'elle avait en moi et dans le travail que l'on a fait ensemble.
Yaptigimiz seanslardan hoslanmam senin için önemli mi?
Est-il important pour vous que j'apprécie nos séances?
Tek yaptigimiz, yavasca iceriye sizmakti.
Tout ce qu'on a fait, c'est y aller discrètos.
Çikacagim. Tabii daha önce yaptigimiz gibi laflamak istemiyorsan.
Je pars, sauf si tu veux parler, comme on faisait tout à l'heure.
Pekala, bizim yaptigimiz da bu ve bu bizi öldürüyor.
Bien, c'est exactement ce que nous faisons, et cela nous tue.
Hepimiz geçmiste yaptigimiz seyleri geri çevirebilsek bugün oglun yasiyor olurdu.
Votre fils pourrait être en vie aujourd'hui si nous n'avions pas tous tourné le dos à votre fils et à vous.
Yaptigimiz her seyi.
Tout ce qu'on avait fait.
HERHANGI BIR AYIN YAPTIGIMIZ YOK.
Nous n'avons pas de richesses.
"YAPTIGIMIZ KILIC BIR GUN SENIN OLACAK."
Un jour l'épée que nous forgeons sera à toi.
bak Ryan birbirimize karsi gercekten guclu hisler besledigimize inaniyorum ama anilar gelmeye basliyor ve artik ne yaptigimiz hakkinda emin degilim.
Écoute, Ryan, Je sais qu'on a des sentiments l'un pour l'autre, mais la mémoire me revient, et je pense pas qu'on devrait faire ça.
Bunu yaptigimiz için çok mutluyum.
Je suis content que l'on fasse ça.
Yaptigimiz her sey, yitirdigimiz her sey dönüp kaçarsak tüm anlamini kaybedecek.
Tout ce que nous avons fait. Tout a été perdu. Nous ne gagnerons rien, si maintenant nous fuyons.
Biraz düsünürseniz her yaptigimiz iste biraz da olsa Tanri'yi oynuyoruz.
Les gars, si on y pense, chaque mission qu'on fait, chacune de ces missions, on joue un peu à Dieu.
"istemek" mi yoksa "ask" mi? Dusunsene, Yaptigimiz hersey ask'tan degilmidir?
On fait tout par amour.
Bizim de aptalca ve tehlikeli seyler yaptigimiz zamanlari hatirliyor musun?
Tu sais, on était pareil.
Ama bu sadece is degil, degil mi? Bizim yaptigimiz.
Ce n'est pas que ça, si?
Yaptigimiz isten memnun mu
Il est content de notre travail?
Yalnizca gerilemenin basinda yaptigimiz hatalari tekrarlamama konusunda tartisabilirim.
J'insisterai juste sur le fait de ne pas faire la même erreur que nous avons faite au début de la récession.
Çünkü su an yaptigimiz sey, bu arada kalma isi?
Cette situation dans laquelle on est, cet entre-deux?
Kaynagimiz yaptigimiz korsanlik. Bir bilgisayar virüsü iletisiminizi gözetlememize izin verdi.
La source est un piratage fait par nous, un virus informatique qui nous a permis de surveiller vos communications
Bizim yaptigimiz seye supheyle yaklassaniz da Bayan Shaw asil soru, eger Vanessa kocasini oldurmediyse kim oldurdu, ve kim oldurduyse su anki tehditle olan alakasi nedir?
Indépendamment de ce que vous pensez de notre entreprise, la question demeure. Si Vanessa ne l'a pas tué, qui l'a fait? Et quel est le rapport avec la menace actuelle?
Pekâlâ, çocuklar! Küba'da yaptigimiz gibi.
Très bien, les garçons, ce est juste comme Cuba.
Ihtiyaci olana verecegiz, tipki evimizde yaptigimiz gibi.
On échange selon les besoins, comme à la maison.
Ve bu yaptigimiz secimler Herzaman mukemmel degildir
Et ces choix qu'il fait dans la vie sont rarement parfaits.
Bu birlik icin yaptigimiz isler..
Qu'est-ce qu'on ne ferait pas, pour le Corps.
Baski altindayken ne yaptigimiz nasil yaptigimiz daha önemli
Mais il faut savoir bien réagir sous pression.
Lin'in tutuklanmasi yaptigimiz ittifaki tekrar degerlendirmemizi sagladi.
L'arrestation de Lin nous fait revoir nos alliances.
O günlerde yaptigimiz is tarihe geçti. Dünyayi degistirdi.
Le travail qu'on a fait ces jours-là ont fait l'histoire, changé le monde.
Bu yaptigimiz sey gerçekten de o kadar gerekli mi Elijah?
Bon sang, Elijah. Est-ce vraiment nécessaire?
Bilerek yaptigimiz seyleri tekrar etme egilimimiz vardir.
Et les choses qu'on fait intentionnellement, on a tendance à les reproduire.
Yaptigimiz provalardaki gibi konusun yeterli. Ayrica çok hos görünüyorsunuz Leydim.
Parlez comme on s'est exercés et sachez que vous avez l'air adorable, madame.
Hani Quantico'da yaptigimiz yüz-bat çalismasinda olan?
Tu te rappelles de cet exercice "couler ou nager" à Quantico?
Evet, yaptigimiz bazi seyleri de.
Oui et des trucs qu'on pensait en quelques sortes.
Burada yaptigimiz sey, halkimdan gizledigim bir sir.
Je cache cette activité à mon peuple.
Bunlar daha iki gün önce yaptïgïmïz deneylerin ayrïntïlarï.
Ce sont des détails d'expériences menées il y a à peine deux jours.
Yaptigimiz çok yanlis.
C'est mal.
METRODAKİ EVSİZLERLE PARTİ YAPTIĞIMIZ GECE Barney, buzlukta tek kişilik unutulmayacak bir lazanyam var.
J'ai des lasagnes pour une personne, ça va être inoubliable.
Bu yüzden beklediğinizden farkli olsa da, çift danismanliğinda yaptiğimiz sey kendimizden bireysel olarak bahsetmek.
Bien que ça puisse sembler contre-intuitif au départ, ce qu'on fait beaucoup en thérapie de couple c'est de parler de soi, individuellement.
yaptı 88
yaptın 100
yaptım 350
yaptılar 29
yaptık 46
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yaptım bile 41
yaptığını beğendin mi 27
yaptım mı 24
yaptın 100
yaptım 350
yaptılar 29
yaptık 46
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yaptım bile 41
yaptığını beğendin mi 27
yaptım mı 24