Yarin translate French
460 parallel translation
Yarin bir radyo almaya bakarim.
J'essaierai d'en acheter une demain.
François yarin bir arkadasini görmeye gidecek.
François va rendre visite à un ami demain.
Yarin yarisIar var ve o kendini öIdürdü.
Demain, c'est la course. Et il s'est tué.
" Büyük yaris yarin ve benim sürücüm yok.
" La grande course est demain et je n'ai pas de conducteur.
"Yarin MesaIa tozIarin içinde boguIacak."
"Demain Messala étouffera dans la poussière de leurs sabots."
"Yarin yarista, bugün askta oIdugun kadar yavas oIursan MesaIa kagni gibi gitse seni geçer."
"Si tu es aussi lent à la course de demain que tu l'es en amour ce soir, Messala pourrait conduire des escargots et gagner."
Yarin onu ziyaret edecegini söyledim.
Je lui ai annoncé ta visite.
Yarin kime biniyorsun?
Tu montes qui, demain?
- Parayi yarin konuºuruz. - Olmaz.
- On parlera d'argent demain.
Aslinda yarin senetleri devralabilir.
Au point qu'elle assumera les échéances, dès demain.
Yarin zemin sulu olacak, Stuffy.
Ça colle entre nous, hein?
Yarin Senatoya gitmeden önce ne yapacak, biliyor musun?
Sais tu ce qu'il va faire demain, avant d'aller au Sénat?
Yarin bütçe artirimiyla ilgili tasari okunacak.
Le déficit doit être lu demain.
Yarin Senatoya gitmemeli.
Il ne doit pas y être!
Rahatsiz ettim, ama yarin Smith'in Senatoya gitmesini engellemeliyim.
Désolée de vous déranger, mais j'ai été choisie pour tenir Smith hors du Sénat.
Artirimla ilgili tasari yarin görüsülürken hiçbir sey söyleme.
Lorsque le déficit est présenté demain, ne dites pas un mot.
Madem beyefendi senatörleri bu kadar düsünüyor... 7,5 saattir konustugunu ve artik yoruldugunu da düsünerek... yarin sabaha kadar bir ara vermeyi düsünür mü? Yarin sabah, daha dinç olarak gevezelige devam eder.
Au regard de sa préoccupation pour les Sénateurs, et du fait qu'il a parlé pendant 7h1 / 2 et doit être fatigué, nous autoriserait-il à une suspension jusqu'au matin, où nous pourrions alors reprendre cet étonnant bavardage?
Sayin Baskan, yarin sabah benim durumum ne olur?
Mr. le Président, que m'arrivera-t-il alors, le matin?
TEMYİZ BAŞVURUSU REDDEDİLDİ FRANKIE OLINS YARIN İDAM EDİLİYOR
SURSIS REFUSÉ OLINS EXÉCUTÉ DEMAIN Le butin du hold-up reste introuvable
Yarin gece burada olacagim.
Je reviens demain soir.
Yarin gece saldiriya geçecegiz.
Nous partons pour attaquer demain soir.
- Yarin olabilir.
- Demain, sans doute.
Yarin konusacagiz. Maceralarin, yolculugun ve seni dostum diye hitap ettirten caziben hakkinda.
Demain nous discuterons... de tes aventures... et de ton charme pour que même moi, je te traite en ami.
Yarin görüsürüz.
- On se verra demain.
Yarin degil, bu aksam!
- Pas demain. Ce soir, Patricia.
Yarin Orly'ye gidiyorsunuz ve romanci Parvulesco ile röportaj yapiyorsunuz.
- You go to Orly tomorrow. To interview Parvulesco. You know, the novelist.
Beni yarin orada ara.
- Appelle-moi chez elle demain.
Bugün erteleyelim isterseniz yarin..
Moi aussi. Remettons cela à demain.
Yarin tekrar deneyecegim.
J'essaierai demain.
Yarin kisa çalisilacak, besinize de ben..
Les cinq qui tireront les plus courtes essaieront demain.
YARIN
"Demain"
YARIN KAÇIR
KlDNAPPlNG fixé À demain!
BUGÜN GOTHAM CITY-YARIN DÜNYA BİRLEŞİK YERALTI DÜNYASI
AUJOURD'HUI GOTHAM - DEMAIN LA PEGRE MONDIALE UNIE
Arazi isini yarin konusuruz.
Nous reparlerons de ces terres demain.
Gelecek yiI bu zaman hatta belki yarin uzaklarda olacaksin.
L'année prochaine, à cette époque... peut-être même demain... nous serons loin.
- Onu bulacagim. - Yarin.
- Demain.
Ona yarin söyleyecegim.
J'ai l'intention de lui en parler demain.
Bubber, yarin evi satacagiz. Böylece bu kez sana bir avukat tutabilecegiz.
Bubber, nous allons vendre la maison demain... comme ça, nous pourrons te payer un avocat.
Eger... eger bir mucize olsaydi da... yarin sabah buradan elimizi kolumuzu sallayarak çikip... her seye bastan baslayabilseydik ne yapardin? Tertemiz... Sabikamiz ve pesimizde kimse olmadan.
Que ferais-tu... que ferais-tu si par miracle... on pouvait sortir d'ici demain et tout recommencer, propres, sans passé ni personne à nos trousses?
Yarin onlarla birlikte kente inmeni istiyorlar mi?
Ils s'attendent à ce que tu ailles en ville avec eux demain?
"YARIN DÜNDÜR"
"DEMAIN SERA HIER"
YARIN GELİYORUM
Arrive demain.
Bak, Peter, yarin konusuruz bu konuyu, tamam mi?
Peter, on en parlera demain, d'accord?
Tamam.Yarin saat 14 : 00 de gorusuruz.
Je passerai te voir vers 14 heures.
Biliyorum. Yarin gorusuruz.
Je sais... à demain.
Ücüncü dönem icin talimatlar yarïn verilecektir.
Les consignes pour la phase Nº 3 seront données demain.
Yarïn, kandaki oksijen azlïgïnïn kalpteki etkisini arastïracagïz.
Demain, nous verrons les effets de l'anoxie sur l'électrocardiogramme.
Bu kagïtlarï yarïn gece geri getirmen lazïm.
Vous devez les ramener ici demain soir.
Yarïn gece mi? Bu cok zor.
Le délai est très court.
Bu bilgi yarïn gece postayla gönderilecek.
L'information sera envoyée par courrier postal demain.
DÜN BUGÜN YARIN
HIER, AUJOURD'HUI ET DEMAIN
yarın 1367
yarın görüşürüz 752
yarına 24
yarın ararım 21
yarın gel 39
yarın akşam 77
yarın konuşuruz 62
yarın sabah 8 21
yarın öğleden sonra 16
yarın görüşmek üzere 36
yarın görüşürüz 752
yarına 24
yarın ararım 21
yarın gel 39
yarın akşam 77
yarın konuşuruz 62
yarın sabah 8 21
yarın öğleden sonra 16
yarın görüşmek üzere 36
yarına kadar 33
yarın sabah görüşürüz 30
yarın sabah 190
yarın gidiyorum 39
yarın pazar 33
yarın gece 101
yarından sonra 30
yarın olmaz 23
yarın ne yapıyorsun 17
yarın mı 170
yarın sabah görüşürüz 30
yarın sabah 190
yarın gidiyorum 39
yarın pazar 33
yarın gece 101
yarından sonra 30
yarın olmaz 23
yarın ne yapıyorsun 17
yarın mı 170