Yedi numara translate French

Şu fişi al, B güvertesindeki yedi numaralı süite git üzerinde bu numara olan valizi alıp hemen buraya getir.

Prenez ce talon, allez à la cabine sept sur le pont B... prenez la valise portant ce numéro et apportez-la-moi tout de suite.

Yedi numara, üçüncü sıra, kırık burunlu.

Numéro sept, rangée trois, avec le nez cassé.

Sparks, Les'e söylemeyi unuttum, postayı yedi numara yüklesin.

Sparks, j'ai oublié de dire à Les, mets le courrier dans le numéro sept.

Yedi numara : Üç tam isabet.

Trois dans le mille pour le numéro sept.

Yedi numara : Üç tam isabet.

Trois dans le mille, numéro sept.

Panama'ya düşen göktaşı değildi. Yedi Numara'nın yanmış kalıntıları düştü. Gözlerimle gördüm.

Ce n'était pas un météorite... qui s'est désintégré au-dessus de Panama.

Yedi numara?

Numéro sept?

Bu Crewson için yedi numara. Gemilere saldırsın diye alındı.

C'est son 7e, et il est censé n'attaquer que les bateaux.

Burası yaşadığım yer, yukarıda, yedi numara.

J'habite ici. Précisément ici, au numéro 7.

Yedi numara köşeye.

La sept dans le coin.

Yedi numara.

La sept.

Gel bakalım, yedi numara. Süren doldu.

C'est fini pour toi, numéro 7

Yedi Numara'yı soyduk.

On a attaqué le Numéro Sept.

Yedi Numara?

Numéro Sept.

Yedi numara, 5 Ekim Liza Gordon, 215 Huntington Bulvarı, Boston.

Numéro 7, le 5 octobre. Liza Gordon, 215 Huntington Avenue.

Yedi numara gerçekten çok ayıp bir yerin 5 santim sağı.

Numéro sept, cinq centimètres à droite d'une partie très cochonne.

Yedi numara, beş dakika cezalı. Barrett, kavga ettiği için beş dakika ceza aldı.

Barrett de Harvard 5 minutes de pénalité pour jeu brutal.

Kürekçiler ve yedi numara gitmiş.

Où est le septième? Et les rameurs?

Madison caddesi, kırk yedi numara.

47ème et Madison.

Madison caddesi, kırk yedi numara!

47ème et Madison!

Bu gece Chiefs orta sahasında, yedi numara, oyuncu-hoca Reggie Dunlop.

Au centre, le numéro sept, le joueur-entraîneur Reggie Dunlop.

- Yedi numara.

- Numéro 7. - Mort!

Saat başına yedi numara çok para demek

Sept en une heure. Ca fait beaucoup de thune.

Kasabada altı güzel kadın vardı fakat yedi numara tam anlamıyla sarsıcı.

Il y avait six femmes très belles dans la ville mais la septième est renversante.

- Yedi numara susadı.

- Elle meurt de soif, la septième.

Yeni kıyafetler de alırım. Yedi numara.

Je vais nous acheter des habits.

Üs, burası yedi numara. Elimizde 16-18 yaşlarında beyaz bir erkek var. Baş ve boyun bölgesinde birçok yırtık var.

Nous avons un jeune homme de race blanche, environ 16-18 ans, nombreuses lacérations au niveau de la tête et du cou.

Elli yedi numara.

Numéro 57.

Elli yedi numara.

- Numéro 57.

Elli yedi numara benim

- Je suis le numéro 57.

Yedi numara.

La numéro 7.

Yedi numara.

La 7.

Çünkü kendime yedi numara koca bulduğumu düşünüyorum!

Je viens de trouver mon septième mari!

İki yüz kırk yedi numara.

247 ouest rue damen, appartement 2b.

Rachel Greene, yedi numara.

Rachel Greene, B.P. N ° 7!

- Yanisi şu ki yedi numara bendim.

J'étais n ° 7, avant.

- Yedi numara. - Kim söyledi?

- Qui a dit ça?

Elimizde yedi numara, dokuz numara var.

Il nous reste la 7 et la 9.

Israrla yedi numara diyorum, efendim.

Je garde le n ° 7 Henry maintient le n ° 7

Yedi numara lanet bir kokarca!

Le n ° 7, c'est de la merde

Yarışmanın galibi – yirmi-yedi numara, Ally McBeal!

Le numéro 27. Tu as gagné!

Yedi numara :

Numéro sept :

Bir dikiş kiti, 4'lük naylon ip, yedi numara eldiven.Betadine

- Qu'on me donne un kit, des gants numéros 7, du fil de 4-0, de la Bétadine.

Hey, yedi numara, Mickey Mantle da yedi numaraydı.

C'est bien, le numéro sept. Tu sais qui est numéro sept? - Mickey Mantle.

Mabel yedi numara geldi.

Ma belle, le numéro 7 est ici.

Gretweg, Numara yedi.

Gretweg, Nummer sieben.

Yedi numara, buraya gel.

Le 7.

Yedi bin otuz beş numara, Hollis.

7035 Hollis.

Yedi numara.

N ° 7.

- Yirmi-yedi numara...

Vas-y, Ally!

Yetmiş yedi. - Bu numara da ne?

- Qu'est-ce que c'est, le nombre?