English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Y ] / Yı seviyor

Yı seviyor translate French

412 parallel translation
Buraya bak Dave... "Ben Sylvia'yı seviyorum ve o da beni seviyor!"
"Dave, j'aime Sylvia, et je crois que c'est réciproque!"
- Julia'yı seviyor musun Johnny?
- Johnny, aimez-vous Julia?
Clara'yı seviyor musun?
Vous aimez Clara?
Tek sebebi, senin burada yaşamayı seviyor olman.
C'est parce que vous aimez y vivre.
"Barnaby, Edwina'yı seviyor."
BARNABY AIME EDWINA
# Ich liebe Louisa, "Louisa'yı seviyorum" Louisa liebt mich, "Louisa beni seviyor".
J'aime Louisa Louisa m'aime
- Komutan Bersagliera'yı seviyor.
La Fantassine a l'air de plaire au maréchal. - A moi aussi, elle me plaît.
Anita Georgio'yu seviyor, ve Georgio'da Anita'yı seviyor.
Anita aime Georgio, et Georgio aime Anita.
Bert de Tanrı'yı seviyor.
Bert aime Dieu.
- Artık Meksika'yı seviyor musun?
- Tu aimes le Mexique maintenant?
Bu acıyı seviyor musun?
Vous aimez cette douleur?
Baba Fa'yı seviyor, Bee'yi de. Anne de Pa'yı ve Bee'yi seviyor.
Si, Pa aime Fa et Bee, Ma aime Fa et Bee.
Bu şarkıyı seviyor musun?
Vous aimez cet air?
Ben Alexi'ye aşığım. O, Alicia'yı seviyor.
Je suis amoureuse d'Alexei, qui aime Alicia.
Lev, Tatiana'yı seviyor.
Lev aime Tatiana.
Oklahoma'yı seviyor.
- très bien.
- Seve seve. - Bardak yıkamayı seviyor musun?
- Aucun problème.
Fransa'yı seviyor musun?
Tu aimes la France?
Ve de Lisa'yı seviyor.
- Oui, et il aime Lisa.
Ve sen Frankie, Teresa'yı seviyor musun?
- Frankie, est-ce que tu aimes Teresa?
Teresa'yı seviyor muyum?
Si j'aime Teresa?
O, Ania'yı seviyor.
Elle aime Ania.
Orayı seviyor zaten.
Il s'y plaît.
Sanırım seni çok seviyor olmalıyım.
Je pense que je dois t'aimer follement.
Öyle bile olsa, onu seviyor ve şimdi ayrılar.
Quand même, elle l'aime et il y a eu une rupture.
Başka bir adamın karısıyım, beni seviyor ve ben de onu.
Je suis mariée à un homme qui m'aime. Et que j'aime.
Yılanları çok seviyor.
Il aime les serpents.
- Mae'yi seviyorum, o da beni seviyor bunu hiçbir şey değiştiremez.
- C'est fini. - Mae et moi, on s'aime et tu n'y peux rien. La loi non plus.
- Orayı çok seviyor.
- Il y tient.
Beni seviyor çünkü ben kibar, nazik ve tasalıyım ve heyecanlı ve utangaç ve şefkatliyim!
Vous savez pourquoi? Parce que je suis gentil et doux... inquiet et nerveux, timide et tendre.
Hediyeni yırtıp attıktan sonra da hala beni seviyor musunı?
M'aimes-tu encore alors que j'ai détruit ton cadeau?
Siz de seviyor musunuz?
Vous vous y plaisez?
Şarkıyı seviyor sadece.
Il aime cette chanson.
Bir yıl sonra, geri döndüğümde eğer hâlâ beni seviyor olursan sana yemin ederim, mutlu olacağız.
À mon retour, dans un an... si tu m'aimes encore... je te le jure, nous serons heureux.
Onu seviyor ve 18 yıl onun için endişe ediyorsun.
Aimez-le et faites-vous du souci pour lui pendant 18 ans.
Aella'yı seviyor musun?
Aimez-vous Aella?
Evet, zaten herkes vurucuyu seviyor ama ben şahsen top yuvarlayıcıyı daha çok seviyorum.
Mais j'aime bien le lanceur, personnellement.
Gümüş Anka'yı hala seviyor musun?
Petit Rock te plaît-il toujours?
Düşündüm de, insanların çoğu komediyi benden daha çok seviyor.
En y pensant la plupart des gens aiment mieux rire que moi.
Eğer Claude, beni bir yıl sonra hala seviyor olursa ona " Ben sana aitim.
Mais si dans un an, Claude m'aime encore, je lui dirai : " Je vous appartiens.
Anne Fa'yı seviyor.
Ma aime Fa.
Tatiana'yı kardeşi gibi seviyor.
Alexei aime Tatiana comme une sœur.
Nero, Octavia'yı çok seviyor.
Présente des excuses ou je te ferai p-punir.
Vanessa'yı seviyor.
- C'est Vanessa qu'il aime. - Non, pas seulement elle.
İki insan, acı vermenin dışında uzun zamandır birbirini seviyor, önemsiyorsa daha fazlası olmalı.
Il doit y avoir, quand deux personnes ont été liées si longtemps, autre chose que l'agonie.
Nan'i içten seviyorum, ve o da beni seviyor ve açıkçası, bunu siz ya da başka birisi değiştiremeyecek.
J'aime Nan profondément, et elle m'aime aussi... et franchement, rien ni personne n'y changera quoi que ce soit.
Şimdiyse iki insan seviyor. Hem de aynı iki insan.
Maintenant, il y en a deux, et c'est la même personne.
Tanıyınca insan seviyor.
Il faut la connaître pour l'apprécier.
Bir Tanrı var ve beni seviyor. - Kafanı kazıtmayacaksın değil mi?
Billy, il y a un Dieu, et je sais qu'il m'aime!
Beş yıldır ilk defa birini seviyor.
Pour la première fois depuis cinq ans, il est amoureux.
Kayısıyı çok seviyor.
Elle adore ses abricots.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]