English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Ş ] / Şapkan

Şapkan translate French

1,416 parallel translation
Şapkanı çıkart.
Enlève ce béret.
Hayır. Öyleyse, git şapkanın içine bokunu yap.
Alors, va caguer dans ton chapeau.
Şapkanı tak.
Mets ton chapeau.
Şapkanızı alayım mı efendim? - Teşekkür ederim.
- Puis-je prendre votre casquette?
Git, git, şapkanı unutma.
Niet, niet! Allez! Votre chapeau et votre canne.
Şapkanı tak!
Remets ton chapeau.
Hadi bakalım, şapkanı da tak.
Allez, mets ton chapeau.
Şapkanı ver.
Donne-moi le chapeau.
Şapkanı çıkar.
Enlevez votre casquette.
Şapkan hoşuma gitti. Gerçekten!
J'adore votre chapeau.
Şapkan mı?
Ton chapeau?
Şapkan Sabina.
Ton chapeau, Sabrina.
Şapkan. Şapkan bana ağlama isteği veriyor Sabina.
Ton chapeau... ton chapeau me fait monter les larmes aux yeux, Sabrina.
Bu şapkanın nereden geldiğini soran olursa Billy The Kid verdiğini, söylersin.
Si on te demande, pour ce chapeau, tu diras que c'est un cadeau du Kid.
Şapkanı sıkı tut İrlandalı!
Accrochez-vous!
Şapkan çok salakmış.
Quel chapeau ridicule!
Şapkanızdan bir başka tavşan daha çıkarmanızı bekliyoruz.
Quel tour de magie allez-vous nous sortir?
Şapkanı beğendim.
Que fait-elle là?
- Günaydın. Şapkanı beğendim.
J'adore votre chapeau.
Şapkan.
Ton chapeau.
Şapkanı sevdim.
J'aime beaucoup votre chapeau.
- Şapkanı almışsın.
- T'as retrouvé ton chapeau.
Şapkanızın en tepesinden siyah dizbağlarınızın tuttuğu siyah ipek çoraplarınıza kadar her şeyinizle öylesiniz.
Du sommet de votre chapeau de Hambourg jusqu'au bout de vos chaussettes en soie blanche retenues par vos porte-chaussettes noirs!
Şapkanız pasaport için çok iyi.
Je vous ai reconnu tout de suite.
Bana şapkanı ver.
Donne ton chapeau.
Şimdi Bay Kanuni Şekil... şapkanızı görebilir miyim?
Monsieur "Selon La Loi", puis-je voir votre chapeau?
İşte şapkan. Haydi!
Tiens, ta casquette.
Şapkanızı vermeye gelmiştik. Şapkam!
- Voici votre chapeau.
Şapkanızı nasıl unutursunuz?
Comment oublier une chose aussi essentielle que votre chapeau?
- Şapkanızı beğendim. - Sağol Biff.
Biff.
Sırf senin şu şapkanı almak için ta Rockaway'e mi gideceğim?
Je vais me farcir le trajet pour chercher ton chapeau?
Şey, şapkan nerede?
Alors où est votre casque?
Paranı geri almak istiyorsan tatlım, kalkmalısın ve hemen şapkanı takmalısın.
Vous voulez votre argent? Allons, ma jolie, votre chapeau.
- Şapkan nerede?
- Où est ta casquette?
Şapkanı giymeden, bu sınavın devam edip edemeyeceğine karar verme yetkisine sahip değilim.
Je n'ai pas l'autorité nécessaire pour décider si cet examen peut se poursuivre si tu ne portes pas ta casquette.
Küçük bir kovboy şapkan var mı?
Et tu as un chapeau de cow-boy?
Parti şapkanı giysene, Jane.
Tu dois mettre un chapeau, Jane.
Şapkanı düzgün tak!
Mets ta casquette comme il faut!
- Nerede? - Şapkanın üstünde.
Il arrive les poches pleines.
Şapkanı çıkar. Nerelisin sen?
Enlève ton chapeau... d'oû viens-tu?
Yeni şapkan şık durmuş.
Elle te va bien, ta casquette.
- Şapkanızı düzelteyim ben.
- Laissez-moi retaper votre chapeau.
Bir zilin ve bir şapkan olduğu sürece çekmiyorsun.
Pas avec un grelot et un chapeau.
Hizmetçi şapkanı takmayı da unutma.
Oh, mets ton petit chapeau.
Şapkanızı beğendim.
Il me plaît, votre chapeau.
Şapkan.
Passe-montagne.
Ve, güneşte kalma. Şapkan var.
Ne reste pas trop au soleil.
Şapkanı tak!
Mets-lui son chapeau.
Harika bir hava. Şapkanı taksan iyi olur.
Quel temps radieux!
Şapkanı çıkart.
Ôtez votre chapeau.
Üniformanı giyip, şapkanı takacaksın.
Tu te montres dans ton uniforme,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]