English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ A ] / Araştırıyorum

Araştırıyorum translate Portuguese

800 parallel translation
Ben Bel Air'deki şu iki kadının öldürülmesini araştırıyorum.
Ando a investigar o assassinato das duas mulheres em Bel Air.
Ole Andreson adında bir adamın ölümünü araştırıyorum. Pete Lunn olarak da tanınıyor, ama en iyi bilinen ismi İsveçli.
Estou a investigar a morte de um homem chamado Ole Andersen, também conhecido por Pete Lund, mas mais conhecido como "Sueco".
Araştırıyorum.
Eu ando á procura.
Ben de bunu araştırıyorum.
É isso que quero descobrir.
Fakat işimize yarar tek bir zayıflık için beynini araştırıyorum.
Mas continuo á procura da fraqueza que nos sirva de alguma coisa.
Ben sadece olayları araştırıyorum, efendim.
Estou só investigando as circunstâncias do facto, senhor.
Birçok yerel suçluyu doğuran bu ve buna benzer mahallelerin üzücü koşullarını araştırıyorum.
Investigar a situação deplorável deste bairro e de outros, que dá origem a muitos crimes locais.
Araştırıyorum.
Estou a investigar o caso.
Boş vakitlerimde arkeolog olarak takılıyorum ve sıradışı şeyler araştırıyorum.
Sou arqueólogo nos tempos livres. Estou habituado a procurar o extraordinário.
Büyük pembe deniz salyangozunu araştırıyorum.
Procuro o grande caracol rosa.
Bir suçu araştırıyorum.
Estou investigando um crime.
NATO'nun çalışmalarını araştırıyorum. Siz de üst düzey yetkilerden biri olduğunuza göre...
Interessa-me o funcionamento da NATO, e uma vez que é um alto responsável...
Sizin gibi, Beau'yu araştırıyorum.
- O mesmo que o senhor. Procuro o Beau.
Bay Milo Tindle'ın kaybolmasını araştırıyorum.
Estamos a investigar o desaparecimento do Sr. Milo Tindel.
Simonson olayını araştırıyorum.
Investigo o caso Simonson.
Hayır, Bay William Simonson'ın ölümünü araştırıyorum.
Não, estou a investigar o homicídio de Mr. William Simonson.
140 yıldır toplumsal ve duygusal altyapılarımızı araştırıyorum.
Estudei as nossas substruturas sociais e emocionais durante 140 anos.
Algılayıcılarımı açıp, Galactica'nn sınırlı tarayıcısının hayat formu tespit ettiği yer olan asteroid alanını araştırıyorum.
Activei os meus sensores e estou a sondar a zona de asteróides onde a Galactica detectou vida com os seus sensores bastante limitados.
Oradaki tam durumu araştırıyorum.
Estou a detectar um inferno lá em baixo.
Komiser Kolumbo. Bay Stone'nun öldürülmesini araştırıyorum.
Tenente Columbo, estou a investigar a morte do Sr. Stone.
Los Angeles bölgesinde Rheiman cinayetini araştırıyorum.
Ando a investigar o caso Rheiman na zona de Los Angeles.
İki gündür araştırıyorum.
Passei dois dias a tentar.
Negatif etkilenmenin ESP üzerindeki etkilerini araştırıyorum.
Estou a estudar o efeito do reforço negativo sobre a PES.
Bir kadını araştırıyorum.
Jack, preciso de averiguar algo sobre uma mulher.
Tommy Brown'ın uçak kazasını araştırıyorum.
Estou a investigar o acidente de aviação do Tommy Brown.
Sınıf arkadaşınızı araştırıyorum.
Estou no caso do seu colega.
Ve Birleşik Devletler Orman Hizmetlerindenim Olası bir araç kazasını araştırıyorum, ölümlü vaya yaralı her ikiside olabilir.
Trabalho no Serviço Florestal... e estou investigando um acidente na estrada com um animal... que morreu ou ficou ferido por um automóvel.
Elk Cove'u araştırıyorum.
Já telefonei para todo o lado em Elk Cove.
Sizin hukuk sisteminizi araştırıyorum.
Estou a estudar a vossa legislação.
Sadece kayıp üç genci araştırıyorum ve bazı sorular soruyorum.
Vim até cá para investigar o caso dos três rapazes desaparecidos, fazer perguntas.
Ben bu tarafı araştırıyorum, sende o tarafı.
Eu procuro por aqui. Procure por ali.
Ben sadece görevimizle ilgili olası değişkenleri araştırıyorum.
Estava apenas a explorar as possíveis alterações na nossa missão.
Gazete okuyor. Arkadaşının ortadan kayboluşunu araştırıyorum, Bayan Robertson adamın endişe kaynağı haline geldi.
Ele leu no jornal que eu investigava o desaparecimento da amiga dela e Miss Robertson tornou-se o foco da sua ansiedade.
- Araştırıyorum.
- Vou agora investigar.
Sivil hizmet için Dünya'ya dönme ihtimallerini araştırıyorum.
Estou a investigar a possibilidade de regressar à Terra para serviço civil.
- Hala araştırıyorum.
- Ainda ando a escolher.
Bir suçu araştırıyorum.
Já disse, ando a investigar um crime.
Keyfinize bakın. Ben Sedona'yı araştırıyorum.
Podem demorar os dois quanto quiserem.
Seçeneklerini araştırıyorum.
Bem, estou a investigar outras opções.
Odaya gelen bütün telefonları araştırıyorum.
Vou verificar todas as chamadas para este quarto.
Sinyali geminin veritabanında [br] araştırıyorum.
Estou analizando o sinal através da base de dados da nave.
Geçmiş dosyaları araştırıyorum.
- A analisar antecedentes criminais.
Ben Brainerd'dan bir polisim, bazı şeyleri araştırıyorum ve park yerinizden son bir kaç hafta içinde bir aracın çalınıp çalınmadığını merak ediyordum.
Eu sou da polícia de Brainerd e estou a investigar um delito. Por acaso não deu pela falta de um carro novo nas últimas semanas?
Bir aydır Kanada'da bulunan bir çiftlikle ilgili..... tüm özel temsilcileri araştırıyorum.
Interroguei os representantes especiais sobre as terras de cultivo no Canadá.
Yirmi yaşından beri yırtıcı hayvanları araştırıyorum.
Desde os 20 anos que trabalho com predadores.
Bana söylediğiniz gibi bir aydır araştırma yapıyorum Bay Evans.
Como me mandou, Sr. Evans, procurei informações durante um mês.
- İfadenizin tutarlılığını araştırıyorum.
- Estou só a tentar perceber...
Aslında, ben de cinayeti araştırıyorum...
- É verdade.
Onlar için yılan balıklarını araştırıp para alan birisini tanıyorum.
Conheço um gajo a quem deram fundos para estudar enguias.
Hayır ama kendi canına kıydığına inanmıyorum tüm olasılıkları da araştırmak isterim.
Não, mas não acredito que se suicidasse. Eu gostaria de averiguar qualquer possibilidade.
Üç yıldır burada araştırma yapıyorum.
Trabalho aqui há três anos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]