Bu oda translate Portuguese
1,601 parallel translation
Benim için, bu oda lüksün doruklarında.
Para mim, este quarto é a cimeira do luxo.
Bu oda...
Este quarto...
- Evet. Bakın, benim. Bu oda.
Está a ver, este compartimento é meu.
Bu oda da değil.
Aqui nem uma.
Sanırım bu oda esasında acil durum amaçlı hazırlanmış.
Eu acho que isto originalmente era uma sala de pânico.
Bu oda cinayeti izlemek için mükemmel bir yer.
Este quarto é a vista perfeita para o homicídio.
Bu oda senin adına kayıtlı.
Este quarto está em seu nome.
Bu demek oluyor ki bu oda artık benim.
Então este quarto passa a ser meu.
! Bir saniye, bu oda sallanıyormu?
Joey estás a ser dramático.
Bu oda gerçekten çok sıcak.
Está muito calor aqui.
Bu oda birçok anıyı canlandırıyor. Öyle değil mi?
Esta sala traz tantas recordações.
Geçen haftaki videoda bu oda vardı.
Ela me mandou um deste quarto na semana passada.
Odama girip ; ki aslında bu oda senin... ama neyse, konu bu değil... ve geçmişte neler yaşadığımızı bilerek... bana bunu söylediğine inanamıyorum.
Não acredito que entres no meu quarto, o teu antigo quarto, mas isso não tem nada a ver, e, sabendo o que se passou entre nós, desabafares que me amas?
Bu oda, bence kazmak için fazla karanlık.
Esta sala está a ficar demasiado escura para cavar.
- Sadece bu oda mı?
- Foi só nesta sala?
Bu oda, birinci önceliğiniz.
Esta sala, agora, é a vossa prioridade.
Bu oda, umutsuzluk, ter ve ayak kokusunun garip bir karışımı gibi kokuyor.
Cheira a uma estranha combinação de suor, desespero e pés.
Bu oda iyi korunuyor olmalı.
Esta câmara deve ser bem escudada.
Eğer burada karanlık bir enerji varsa, bu oda merkezi olmalı.
Há uma energia negra, este quarto é o centro.
Bu oda dört kişilik mi?
Este quarto é de quatro pessoas?
Şerifin araştırmaları da bu oda dışında kimse, neyin ne olduğunu iyi bilmiyor
Não seria melhor alertá-los sobre o que realmente está a acontecer? E vocês importam-se se outros vivem ou morrem? Quero compartilhar os espólios.
- Oda servisi bu işe yarar.
- Serviço de quartos.
Ee, beni bütün bu yollardan aşağıya boş bir oda görmeye mi getirdin.
Trouxe-me até aqui para ver um quarto vazio?
Karısı adamı günlerdir görmediğini söylemişti, bu yüzden ben tüm şu sarı bölgedeki otellerde... cinayet günü tutulan oda kayıtlarına baktım.
A mulher dele diz que não o vê desde há vários dias, por isso tenho os de Homicídios a verificarem os registos de todos os hotéis dentro da área amarela.
Evet, bu oda arkadaşının hikayesiyle uyumlu.
Bem, isso é consistente com a história do colega de quarto.
Bir dakika, bu sadece manzaralı bir oda için değil, bu alan hakkında.
Esperem um minuto. Isto não é por causa dum quarto com vista... Isto é por causa de espaço.
Oda karanlıktı ama yemin ederim bu kadardı.
Quero dizer, era escuro, mas juro por Deus que era assim.
Bir oda dolusu insanın karşısına bu şekilde giyinmiş olarak çıkmak zorundasın.
O que queres dizer? Teres de te levantar numa sala cheia de gente, assim vestida.
Bu zorlu bir oda.
Plateia difícil!
Annesi bu bebeklere benziyordu oda büyü yapmak için yuttu.
A mãe era parecida com a Judy e ele é fã de vudu.
Bu oda boş olmalıydı
Este quarto devia estar vago.
Bu oda bunaltıcı.
Este quarto é deprimente.
Wow, bu güzel bir oda, Rose.
Tens um lindo quarto, Rose.
Bu yüksek fiyatlı bir oda.
Esta é a suite dos grande jogadores.
Ve artık kumarhane mihmandarınız olarak O'nunla çalışmak istemezseniz anlayışla karşılayacağını söyledi. Ama burada olduğunuza göre... bu güzel oda, dezenfekte edilmiş bir kat, aslında... bu noktadan sonra size ben yardım olabilirim.
E ela entende perfeitamente se você não a quiser... como sua anfitriã de casino Mas como está aqui... você tem esta bonita suite, um andar completamente desinfectado, de facto... talvez eu possa ser da sua assistência daqui em diante.
Kapıdaki... oda hizmeti yazısını gördüm, ama bu tür bir... oda hizmeti olduğunu bilmiyordum.
Eu vi... o não incomodar na porta, mas eu não sabia... Não me tinha apercebido que era este tipo de não incomodar.
Yoksa bu 5301 numaralı oda mı?
Será no quarto 5301?
Bu adama oda servisi yaparsan,... O'nu kumarhanede nasıl tutacağız?
Como é que podíamos manter este homem a jogar no casino... que esse é o objectivo, se estiveres a ter serviço de quartos com ele?
- Oda bu mu?
- É este o quarto?
Oda hizmeti amirini bulun, ve bu resmi gösterin.
Encontrem a chefe das mulheres de limpeza e mostrem-lhes esta imagem.
Oda bu dosya!
É este ficheiro.
Bu lanet olası oda ne zaman açılacak?
Quanto é que esta merda do Doom Room abre?
Oda bu.
É este o quarto.
Havuzun ordaki oda dolu olduğuna göre, ve bir mahremiyeti olmadığına göre bu olmak zorunda.
Visto que a casa da piscina foi ocupada, não tem havido muita privacidade, por isso isto vai ter de dar.
Bu yüzden Dwight'ı oda vererek ödüllendirdim, O da bana borcunu ayda 500 $ ve taşınma giderlerini ödeyerek ödemiş olacak.
Eu recompensei o Dwight com o quarto e ele vai recompensar-me com 500 dólares, mais despesas.
Bu gecenin tadını çıkar, çünkü bir daha asla, Büyük Birader'in oda arkadaşı olduğun zamanki kadar havalı olamayacaksın. Anlıyor musun?
Leva esta noite a sério porque nunca mais vais ser tão porreiro como eras quando tinhas o grande cão, como teu colega de quarto, sabes?
- Çizimlerde bu duvarın ardında bir oda var.
- Nos desenhos, há uma sala atrás desta parede.
İyi yanı oda arkadaşım çok korktu Newyork Üniversite'sinde transfer oldu, bu da demek ki Lana ve ben yine aynı çatı altındayız.
A minha colega estava tão assustada que foi para Nova Iorque, o que significa que eu e a Lana vivemos juntas outra vez.
Bu kaseti bulduğunuz oda biz ayrılmadan önce keşfedilmiş olmalı.
A câmara onde descobriram a gravação deve ter sido descoberta pouco tempo antes de termos partido.
Bu, yeni oda arkadaşına bağIı.
Isso é com o teu colega de cela.
Umarım oda servisini bu şekilde karşılamadın.
Oxalá não recebas as garrafas nessa figura! ...
odan 25
oda servisi 98
odana git 107
oda ne 16
odasında değil 16
oda servisi mi 22
odanız var mı 16
odamda olacağım 17
oda servisi 98
odana git 107
oda ne 16
odasında değil 16
oda servisi mi 22
odanız var mı 16
odamda olacağım 17