English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ D ] / Denemeliyiz

Denemeliyiz translate Portuguese

573 parallel translation
Ana hatta dönüp sınırı geçmeyi denemeliyiz. Bu oldukça zorlu bir sipariş değil mi?
Tentar voltar à linha principal e passar a fronteira.
Belki bir dahakine kayak atlayïsï denemeliyiz.
Para a próxima, salto de esquis.
Bunun kolay olmadığını biliyorum, ama en azından birbirimizle geçinmeyi denemeliyiz.
Sei que não é fácil, mas pelo menos devíamos tentar darmo-nos bem.
Şansımızı denemeliyiz.
- Temos de correr esse risco.
- Tekrar denemeliyiz.
- Temos de tentar outra vez.
Eğer havaalanına ulaşacaksak, bunu yürüyerek denemeliyiz.
Se queremos chegar ao aeroporto, teremos que ir a pé.
- Şansımızı denemeliyiz.
- Teremos que nos arriscar.
Evet, bizimde öyle yapmamız gerekir ve Micah'ın alçakgönüllülüğünü denemeliyiz.
Sim! Vamos torná-lo humilde. Este Mika.
Denemeliyiz.
Vamos ter que correr alguns riscos.
Oh, peder Godwin, onu durdurmayı denemeliyiz.
Padre Godwin, temos de tentar detê-lo.
Denemeliyiz.
Temos de tentar.
Birisini denemeliyiz.
Temos de tentar encontrar uma.
Belki de denemeliyiz, fareyi takvimden önce getirmeliyiz.
Vamos tentar, trazemos o rato de volta antes do combinado.
Bence şansımızı arttırmayı farklı bir yolla denemeliyiz Küçük Fella'ya iyi davranarak.
Devíamos jogar pelo seguro e mostrar-nos simpáticos para com o Fellazinho.
Bir şansımız varsa, denemeliyiz.
Se há uma hipótese, temos de tentar.
Longido'yu denemeliyiz.
Deveríamos tentar em Longido.
Peki, sanırım yan dalı denemeliyiz.
Creio ser melhor voltarmos para uma pista secundária.
Diğer insanları daha fazla anlamayı denemeliyiz.
Temos que tentar compreender melhor os outros.
Yürümeyi denemeliyiz.
É hora de sair daqui caminhando.
Denemeliyiz derim.
Acho que deveríamos.
Denemeliyiz.
Devemos tentar.
Sanırım bunu tekrar denemeliyiz.
Acho que devíamos voltar a tentar.
En azından denemeliyiz.
Devíamos tentar.
Denemeliyiz. Çaresiziz.
Temos de tentar.
- En azından denemeliyiz.
- Pelo menos devíamos tentar.
Eğer içtikleri o meret onları mutlu ediyorsa gerçekten... belki de biz büyükler de ondan denemeliyiz ha!
Se as ganzas os deixam felizes e não causam problemas devíamos pôr todos os adultos a fumar ganzas.
Belki farklı bir yaklaşım denemeliyiz. Tümüyle.
Tem-se que imaginar.
Şansımızı denemeliyiz.
Teremos de arriscar.
Bence bir denemeliyiz.
Eu acho definitivamente que deviamos tentar.
- Denemeliyiz Kaptan.
Temos que tentar, Capitão.
Yine de bunu bir denemeliyiz.
Vamos esforçar-nos para tentar.
Bu sefer, avcı uçaklarının koruması olmadan denemeliyiz.
Temos que tentar, sem a protecção dos caças.
Yüksek bandı denemeliyiz.
Podemos contactá-los em banda alta.
Şey onları bundan dışarı çıkarmak için bir şeyler yapmayı denemeliyiz.
Bem, temos que fazer algo para tentar tirá-los daqui.
- Denemeliyiz!
- Temos de tentar!
- Denemeliyiz! - Hayır, denememeliyiz!
- Temos que tentar!
Bence birlikte yaşamayı denemeliyiz.
Acho que devíamos tentar viver juntos.
April'ın ısıya dayanıklı kaplamalarını denemeliyiz.
Bem, nós temos o revestimento resistente ao calor da April.
Belki de başka bir sokağı denemeliyiz. Ne dersin?
Talvez devessemos ir por outra rua.
Eğer Mississippi'ye gidersek yakalanırız, başka yol denemeliyiz.
Estáo loucos Se formos para o Mississippi, somos apanhados, e vamos dentro outra vez.
Ferris, başka bir yöntem denemeliyiz.
Ferris. É melhor tentarmos algo diferente.
Yine de denemeliyiz.
Temos que tentar.
Doğu madenini de denemeliyiz.
Não devíamos ter escavado mais para Este?
Yine de şansımızı denemeliyiz.
Temos que tentar a nossa sorte.
- En azından denemeliyiz.
- Bem, temos de tentar.
Belki benimkini denemeliyiz.
Talvez deva tentar a minha.
Belki de şu Beter midir nedir, onu denemeliyiz.
E se tentássemos o tal tipo Beetle não-sei-quê?
Başka bir şey denemeliyiz.
Vamos tentar outra coisa.
Belki de arabayı kendimiz çalıştırmayı denemeliyiz.
Talvez devêssemos tentar abri-lo.
- Denemeliyiz.
Temos que tentar!
Tekrar denemeliyiz.
Temos que tentar de novo!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]