English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ D ] / Dinleyin şimdi

Dinleyin şimdi translate Portuguese

609 parallel translation
Şimdi, bayanlar ve baylar, dinleyin şimdi.
Desculpa-me! - O que importa é estarmos juntos.
Dinleyin şimdi.
Vamos fazer o seguinte...
Bakın Georgette, dinleyin şimdi.
Escute, Georgette.
Tamam, mesele değil! Dinleyin şimdi..
Foi por encontrá-lo que vim tarde.
Pekala, şimdi beni dinleyin, Komiser, hem kendi zamanınızı hem benimkini, hem de şubenin zamanını boşuna harcıyorsunuz ve buna son vereceksiniz.
Muito bem, ouça o que lhe vou dizer, Tenente. O senhor está a perder o seu tempo, o meu e o do departamento, por isso pare!
Mahoney olacaktı, şimdi beni iyi dinleyin...
O nome é Mahoney, e me deixe lhe dizer algo...
Şimdi beni dinleyin.
Ouça.
Şimdi dinleyin.
Escutem, vocês os dois.
Şimdi, beni dinleyin.
Agora há.
Asıl şimdi söyleyeceğimi bir dinleyin bakalım.
Espere até ouvir o que eu realmente acho.
Berbat bir karışıklığın içindeyiz, ama hala bir şans var. Şimdi beni dinleyin.
Estraguei tudo, mas ainda há uma hipótese, escutem.
- Şimdi dinleyin.
- Ouçam.
Şimdi iyi dinleyin.
Agora estou no comando.
Dinleyin, şimdi Yargıç Cullman'a gidiyorum, ama bana bir söz vermenizi istiyorum.
Tenho que ir falar com o Juiz Cullman. Prometam-me uma coisa.
Şimdi dinleyin.
Escutem...
Şimdi, hepiniz beni dinleyin.
Agora, escutem.
Şimdi son kez olarak isimlerini dinleyin.
Agora pela última vez, ouçam os seus nomes.
Şimdi beni dinleyin.
Agora escutem-me.
Şimdi, siz ikiniz, beni dinleyin.
Vocês duas, ouçam bem.
Öyle olsun, söyleyeceklerimi şimdi dinleyin, ikiniz de.
Está bem, então ambos vão ouvir o que eu tenho para dizer.
- Şimdi beni iyice dinleyin.
- Escutem-me bem.
Şimdi, dinleyin beni hepiniz dikkatlice dinleyin.
Agora ouçam, e vejam se entendem!
Şimdi beni dinleyin.
Agora escutem aqui.
Şimdi, dinleyin.
Agora, escutem.
Şimdi dinleyin!
Agora escutem!
- Şimdi beni dikkatlice dinleyin.
Ouça! Ouça com os dois ouvidos!
- Şimdi hepiniz beni dinleyin.
- me escutem todos.
Şimdi iyi dinleyin, az zaman var...
Ouçam. Temos pouco tempo.
Şimdi dinleyin.
Escutem isto.
Şimdi oturup beni dinleyin ve sözümü kesmeyin.
Agora, sente-se e escute, e trate de não interromper.
Şimdi şunu dinleyin.
Agora ouve esta.
Şimdi beni dinleyin, Bayan Mims.
Ouça-me, Senhora Mims.
Şimdi, dinleyin, Bayan. Onlarla konuşurken kötü birşey olursa, Bu ikiniz içinde kötü olacaktır.
Escute, senhorita, o que quer que aconteça quando os encontrarmos... não será bom para você e o Jake.
Şimdi beni dinleyin.
Agora, ouçam-me.
Şimdi beni iyi dinleyin.
Agora, ouçam-me com atenção.
Şimdi bunu dinleyin...
Fala o Capitão
Şimdi dinleyin, delikanlı, sizin çıkmazınızdan beni sorumlu tutamazsınız.
Escute, jovem, eu não me posso sentir responsável pela sua situação.
Şimdi hepiniz beni dinleyin.
Ouçam todos!
Şimdi, dinleyin.
Agora, escutem-me.
Kralın emriyle çağırıldınız. Şimdi onun sözlerini dinleyin.
Foram convocados por ordem do rei.
Pekâlâ... Şimdi şunu dinleyin.
Agora, ouça isto...
Şimdi dinleyin. Ben asıl beş oğlum tekrar bir araya geldiğinde dünyanın en mutlu annesi olacağım!
Estarei mais contente no dia em que os meus filhos estiverem todos juntos.
Şimdi, beni dinleyin.
Agora, escute-me.
Şimdi beni dinleyin.
Ouçam!
Şimdi hepiniz dinleyin.
Escutem todos.
Şimdi benim şartlarımı dinleyin.
Ouçam as minhas condições.
Şimdi beni dinleyin.
Escute-me.
Şimdi dikkatle dinleyin.
Tende cautela!
Şimdi şunu bir dinleyin. Kusursuz.
Agora pode escutar.
Şimdi beni iyi dinleyin.
Então, me escute atentamente.
Şimdi, lütfen dinleyin dostum.
Agora escute, meu amigo...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]