English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ F ] / Frankfort

Frankfort translate Portuguese

44 parallel translation
Frankfort'a gitmesi gerekiyormuş.
Ele não vem, precisa de ir a Frankfurt.
Frankfort.
Frankfort.
Homer, Kentuck'nin başkenti Frankfort.
Homer, a capital do Kentucky é Frankfort.
Tamam, Kentucky'nin başkenti neresidir? Frankfort.
- Está bem, qual é a capital do Kentucky?
Frankfort.
Uma das cidades da Alemanha?
Aslında işlerini Frankfort'ta yürütürler.
Operam sobretudo a partir de Frankfurt.
Baxter-Hawley İnşaat Frankfort, Kentucky.
"Baxter-Hawley Construction. Frankfort, Kentucky."
Ve vurulan adam Bobby Lawton doğma büyüme Frankfort'lu.
E o tipo que foi alvejado, Bobby Lawton? Nascido e criado em Frankfort.
- Frankfort'taki çocuklara.
- Dos tipos de Frankfort.
Frankfort'tan korkmuyoruz.
- Frankfort. - Não tenho medo.
- Frankfort'tan korkmuyor musunuz?
- Não tens medo de Frankfort.
- Frankfort'tan korkmuyorum.
- Não tenho medo.
Meğerse Frankfort'taki Dixie mafyasının ufak tefek işlerini halledermiş.
Afinal, era um soldado raso da Dixie Mafia de Frankfort.
Ama yine de buraya gelip aile yemeğimi mahvetmeyi ve Frakfortlu bir alay köylüden bir otobüs dolusu mal çalınmasında parmağım olup olmadığını sormayı uygun görüyorsun.
E achas aceitável vir cá e interromper o meu jantar, a perguntar se tive algo a ver com o roubo do autocarro cheio de merda de otários de Frankfort.
Frankfort mafyası o otobüs yüzünden şu tepeden gelip, ortalığı birbirine katacak.
A máfia de Frankfort vai aparecer e infernizar por causa do autocarro.
- Evet, Frankfort'ta üretilir.
- Sim, de Frankfort.
Dixie mafyasının Frankfort kolu en kurnaz adamını kaybetti.
O ramo de Frankfort da Dixie Mafia perdeu o melhor negociador.
Frankfort'da işler nasıldı?
Como foi em Frankfort?
Frankfort.
Frankfurt.
Arayan Frankfort polisiydi.
Porquê? Ligaram da FPD.
Kamyondan da bir yere varamadık ama burasıyla Frankfort arasındaki gişelerin kamerasında bu pilakanın birkaç haftada bir geçtiğini saptadık.
Nada sobre o camião, mas a matrícula apareceu várias vezes esta semana nas câmaras entre cá e Frankfort. - Pessoal da máfia local. - Recetores de mercadoria.
Biliyorsun, babam kendini bir Harlan suçlusu olarak görürdü fakat, işin aslı, Frankfort ve Miami'deki adamların kasası basit bir aracıdan başka bir şey olamamıştı.
Sabem o meu pai considerava-se um criminoso do Harlan, mas, na verdade, não passava de um arrombador de cofres para a gente de Frankfort e Miami.
Peki ya Frankfort'taki bazı arkadaşlarımı ele versem?
E se eu lhe entregar alguns amigos de Frankfort?
Ne yazık ki Frankfort'daki olayları bilmiyorsun yoksa sen de kendi anlaşmanı yapabilirdin.
É uma pena não saberes o que se passa em Frankfort, senão, também fazias um acordo.
Frankfort'da neler oluyor bilmiyor olabilirim ama senin burada yaptıklarını biliyorum... -... mesela J.T.'yi spor olsun diye öldürdüğünü.
Posso não saber o que se passa por lá, mas sei o que ele anda a fazer aqui, como matar o JT por diversão.
Dixie mafyasının Frankfort'daki üst düzey adamı.
O chefe da máfia Dixie de Frankfort.
- Frankfort PD Arnett'in evine doğru yola çıktı, sorgulamak için merkeze getirecekler.
- A Polícia de Frankfort já vai a caminho de casa do Arnett para o trazerem para depor.
- Frankfort'un Detroit'le bağlantıları sıkıdır ve şu anda buraya doğru geliyorlar.
Frankfort tem contactos em Detroit, vai para sul neste momento.
Frankfort.
- Frankfort.
Frankfort'la irtibata geçemem ama kurbanlardan ikisinin senin adamın üçüncüsünün de fahişelik yapan Trixie adındaki genç bir kız olduğunu biliyorum.
Não posso falar por Frankfort, mas sei que duas das vítimas eram homens dos teus e a terceira era uma jovem prostituta chamada Trixie.
- Diyelim ki Frankfort'la Crowder arasında bir savaş başlattın. Diyelim ki her şeyi başlatan atışı senin yaptığını kimse öğrenmedi ve karşılıklı birbirlerini temizlediler, sonra ne olacak?
Digamos que começas uma guerra entre Frankfort e o Crowder, que ninguém saberá que foste tu quem deu o primeiro tiro e que se matam todos uns aos outros.
Frankfortlu Wynn Duffy tarafından tutulmuş... -... Kentucky, Points South'daki ofisinde iki adam öldü.
Dois homens mortos a tiro num escritório de Wynn Duffy de Frankfort, Kentucky, para sul.
Birincisi, ehliyetinde Frankfort yazıyor.
A carta de condução diz que é Frankfort.
- Bu yüzden adamlarımı senin eroininden almak için Frankfort'ta yolladım.
Por isso mandei os meus rapazes a Frankfort comprar a sua heroína.
Frankfort'tan bir adam 5 dakikaya burada olacak.
Um tipo dos Frankfort chega dentro de 5 minutos.
Belki de Frankfort'dakiler için çalışsan bir kuklasındır.
Talvez sejas apenas um fantoche a trabalhar para os rapazes dos Frankfort.
"FBI bu sabah Frankfort, Kentucky'de dört Sistemic üyesinin bulunduğu güvenli eve baskın yaptı."
"O FBI invadiu o esconderijo de quatro membros do" Sistemics "
"Sistemic davasının açılış konuşması sırasında Anayasa mahkemesine intihar saldırısı düzenlemelerinden saatler önce."
em Frankfort, Kentucky, esta manhã... horas antes do planeado atentado suicida ao Supremo Tribunal do Estado durante o discurso de abertura do julgamento "Sistemics".
Nasıl hatırlıyorsun bunu?
- Frankfort.
Kentucky nin başkenti # # Frankfort'tur #
A capital do Kentucky é Frankfort.
Bence Frankfort'un işi.
- Acho que foi Frankfort.
- Frankfort.
- Frankfort.
- Frankfort mu?
- Frankfort?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]