English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ F ] / Franklyn

Franklyn translate Portuguese

51 parallel translation
T.C., Franklyn Ajaye und Mona Tracy Reed oldu.
Franklyn Ajaye era T.C. E a Mona foi interpretada pela Tracy Reed.
Adım Franklyn Madson.
Chamo-me Franklyn Madson.
Hayır, lütfen. Ben Doktor Jack Franklyn.
Eu sou o Dr. Jack Franklin.
Doktor Franklyn'e saldırmasının sebebi buydu.
- O que a fez atacar o Dr. Franklin.
Doktor Franklyn gitmiş, ama ofisindekiler hastalarından birinin Şabatlar'dan birine denk gelen bir doğumgünü olduğunu doğruluyorlar.
O Franklin já saiu, mas confirmaram que um dos aniversários das pacientes é num dos sabats.
Evet, Doktor Franklyn cilt gerdirmesinin riski az neredeyse risksiz bir işlem olduğunu söylemişti.
Sim, o Dr. Franklin disse que um peeling químico é uma coisa segura, quase sem riscos.
Jack Franklyn'e benziyor.
Parece o Jack Franklin.
Doktor Cox'ın bu hastaları on yıl önce öldürüp Doktor Franklyn'e dönüştüğü mü?
Achas que o Dr. Cox assassinou estes doentes e depois se tornou no Dr. Franklin?
Hayır, bu hastaları Doktor Franklyn'e dönüşebilmek için öldürdüğünü düşünüyorum.
Acho que ele assassinou os doentes para se poder tornar no Dr. Franklin.
- Doktor Franklyn'i bulmaya.
- Procurar o Dr. Franklin.
- Franklyn Figuera.
- franklin Figueroa.
Senden sadece hata yapıp yapmadığını kontrol etmeni istiyorum.
Só estou a pedir-te, Franklyn, que verifiques se não cometeste nenhum erro.
- Franklyn...
Franklyn...
Hayır, Franklyn, biz sadece bulmaca çözüyorduk ve..
Não. Não, Franklyn, nós estávamos... Estávamos a jogar às palavras-cruzadas e...
Franklyn, hayır.
Franklyn, não.
Elliot, Franklyn ile konuşup senin idrar testini öne almasını mı sağladın?
Elliot, convenceste o Franklyn a fazer a análise à urina do teu paciente primeiro que a minha?
Elliot, kendi testlerinin benimkinden önce yapılması için, - Franklyn'in kulağında dil dansı yaptı.
A Elliot fez uma dança de língua ao ouvido do Franklyn só para ter as análises dela antes das minhas.
Senin testleri hızlı almanın tek sebebi basket oynarken Franklyn'i seçiyor olman, faul atışlarını karpuzlama atıyor olsa bile.
A única razão pela qual recebes as análises depressa é porque escolhes sempre o Franklyn para jogar basquetebol, ainda que ele faça os seus lançamentos livres sempre à avozinha...
Lütfen, Franklyn?
Por favor, Franklyn?
"487 Franklyn Caddesi."
"487 Franklyn Street."
Franklyn Caddesi.
Franklyn Street.
Franklyn kim?
Quem é Franklyn?
14. sokakta, Franklin ve Wythe'nin arasında.
Franklyn com a Wythe, Nº 14.
Franklyn Bulvarını 2,4 km boyunca takip edin.
Siga pela avenida Franklin durante 4,2 km.
Franklyn Bulvarı'nı takip edin.
Siga pela avenida Franklin.
- Franklyn, aslan odada değil.
- Franklyn, o leão não está na sala.
Franklyn, seni görmek güzeldi.
Franklyn, foi bom ver-te.
Ben senin için bir denge ve açıklık kaynağıyım, Franklyn.
Eu sou uma fonte de estabilidade de claridade, Franklyn. Eu não sou seu amigo.
Franklyn, nevrotik olmasaydın ; çok daha kötüsü olurdun.
Franklyn, se não fosse neurótico, seria algo bem pior.
Bu senin seansın, Franklyn. Ne hakkında konuşmak istiyorsan, onu konuşacağız.
Esta hora é para si, Franklyn, e podemos falar sobre o que quiser.
Sanırım Franklyn'in güçsüz hissetmesine neden oluyorum.
Preocupa-me o facto de ter feito o Franklyn sentir-se impotente.
Franklyn'den daha azimli biriyim.
Sou mais obstinado que o Franklyn.
Franklyn'in terapisti, Dr. Lecter'sınız.
É o terapeuta do Franklyn, o Dr. Lecter.
Franklyn mesajımı iletmiş.
O Franklyn entregou-lhe a minha mensagem.
Sonra Franklyn'i bulup, onu da öldüreceğim.
Depois vou atrás do Franklyn e mato-o a ele.
- Franklyn'i öldürme.
Não mate o Franklyn.
- Üzgünüm, Franklyn fakat bence başka bir doktora gitmelisin.
Lamento, Franklyn, mas penso que deve consultar outro doutor. - Está a recomendar-me outro médico?
Veda etmeye geldim, Franklyn.
Vim despedir-me, Franklyn.
Franklyn, gitmen gerek.
- Franklyn, quero que saia.
Olduğun yerde kal, Franklyn.
- Fica onde estás, Franklyn.
Franklyn bana söylediğinden daha fazlasını biliyordu.
O Franklyn sabia mais do que me contava.
Ardından Budge Franklyn'in boynunu kırdı ve bana saldırdı.
E depois partiu o pescoço ao Franklyn e atacou-me.
Franklyn'in Budge'ın yaptıklarına dahil olma ihtimali var mı?
É possível que o Franklyn estivesse envolvido nas atividades do Budge?
Hastalar Franklyn'in öldüğü yere oturacak.
Os pacientes irão sentar-se onde o Franklyn morreu.
Franklyn'e olanlardan kendimi sorumlu tutmadan edemiyorum.
Não posso deixar de me sentir responsável pelo que aconteceu ao Franklyn.
Kapalı yüzme havuzunun en derin yeri burası. Havuzu, Franklyn Delano Roosvelt inşa ettirmiş ama çoğunlukla Başkan Kennedy tarafından kullanılmış.
A nadar numa piscina construída por Roosevelt e usada dia e noite pelo Presidente Kennedy.
Ve onu Benjamin Franklin'e götürdün.
E você levou-a até ao Benjamin Franklyn.
Franklin Portman.
- Franklyn Portman.
Doktor Franklyn?
Dr. Franklin?
Doktor Franklyn iyi mi?
O Dr. Franklin está bem?
Franklyn, Bayan Grant'ı hepimiz biliyoruz.
A Srª.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]