English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ G ] / Gözlerini aç

Gözlerini aç translate Portuguese

1,527 parallel translation
Gözlerini aç Steve.
Abra os olhos, Steve.
Gözlerini aç Kenneth.
Abra os olhos, Kenneth.
Hemen şimdi, gözlerini aç.
Aquí, em frente aos teus olhos.
Gözlerini açık tut.
Mantém os olhos abertos.
Ama gözlerini açık tutmak zorundasın, tamam mı?
Mas tens manter os olhos abertos, entendes?
Gözlerini açık tut.
Manter os olhos abertos.
Bir dahaki sefer gözlerini açık tut.
Da próxima vez, abre os olhos.
Gözlerini aç artık!
Poupa-me aos teus discursos.
Güzel gözlerini aç.
Abra seus lindos olhos.
Gözlerini aç!
Abre, abre, abre!
Gözlerini aç.
Abre os olhos.
- Damadın en iyi arkadaşı konuşmasında şöyle dedi "Hilary Edward'ın gözlerini açıp hayatını bir düzene sokacak."
O melhor amigo do noivo, falou para os muitos presentes, quando exclamou... Hillary, tu abrirás os olhos ao Edward... E Henrique será a tua vida
Gözlerini açık tut.
Olhos bem abertos.
Gözlerini aç, kızım.
Abre os olhos, miúda.
Gözlerini aç.
Abre os teus olhos.
Gözlerini aç ve pantolonu giyin.
Baixa a venda e veste as calças.
Sadece gözlerini açık tut.
Mantenha-se atento.
Yavaş yavaş gözlerini aç.
"Abra os olhos gradualmente."
Gözlerini açıyor.
Pode ter mais alguma coisa.
Tatım, gözlerini aç.
Querida, abre os olhos.
Gözlerini aç ve ne halt işlediğine bi bak!
Abre os olhos e vê o que fizeste!
Ben gözlerini açık tutarım.
Eu seguro-lhe nas pálpebras.
Randy... Randy, gözlerini aç.
Randy, abre os olhos.
Gözlerini aç. Aç gözlerini.
Abby, abre os olhos.
Gözlerini açık tut ve arkanı kolla.
- Fique de olhos abertos e tenha cuidado.
Gözlerini aç ve şu yaptıklarına bir bak!
Abre os olhos e vê o que fizeste!
Aç gözlerini.
Abre-os.
Tamam, gözlerini aç.
Aqui está, podes abrir os olhos.
Aç gözlerini genç çoban, aç ve Tanrı'nın kim olduğunu anla.
Contempla, jovem pastor contempla o teu deus.
Aç gözlerini, anladın mı?
Abre os olhos, percebes?
Priya, sana ne zaman kapat desem, neden gözlerini daha da açıyorsun?
Priya, porque é que abres os olhos quando eu te digo para os fechares?
Açıklama yaptıktan bir süre sonra hayata gözlerini yumdu
As autoridades dizem que a confissão parece ter sido inventada.
Gözlerini iyice aç ve günahlarından arın!
Abre os olhos, abre os olhos, e lava os pecados!
Aç gözlerini.
Abre os olhos, e sentencia-a.
Hadi, hadi ama aç gözlerini.
Vá lá, vá lá. Vá lá, acorda...
Aç gözlerini! Tanrım.
Acorda, acorda.
Aç gözlerini.
Abra os seus olhos.
Aç gözlerini!
Abra os seus olhos!
Aç gözlerini!
Tens de abrir os teus malditos olhos!
Orada oturur Acı gözlerini doldurur
Ela estava sentada. A dor encheu seus olhos por detrás e obrigou-os a derramar-se.
Bu sefer gözlerini biraz daha geniş aç, olur mu?
Abre os teus olhos um pouco mais está bem, de acordo?
Aç gözlerini embesil.
Abre os olhos, idiota.
Tamam bebeğim. Aç gözlerini.
Ok, querida, abre os olhos Gabrielle.
Aç gözlerini
Agora abre os olhos.
Beşe kadar sayıp parmağımı şıklattığımda, gözlerini aç.
Quando contar até 5 e estalar os dedos, abra os olhos. Um, dois, três, quatro cinco.
Gözlerini dört aç, Kat.
Abre bem os olhos, Kat.
Sloan için gözlerini dört aç.
Fique alerta sobre o Sloan. - Entendido.
Aç gözlerini.
Realça-te os olhos.
Babam hariç, o her zaman gözlerini bunlara açık tutar.
Ficou sempre à espera do próximo.
Çalıların arasına saklanmış Margot Kidder gibi gözlerini kocaman açıyor.
Ela tem aquele ar de miúda perdida na selva.
Hatırım için aç gözlerini.
Faz isso por mim. Abre os olhos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]