English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ I ] / Iyi söyledin

Iyi söyledin translate Portuguese

432 parallel translation
Çok iyi söyledin. Koca ağzını kapattın.
Aquilo é que foi falar.
Çok iyi söyledin.
É a sua verdade, Fazendeiro.
Çok iyi söyledin!
Isso mesmo!
Benden iyi söyledin.
Você fala melhor do que eu.
Çok iyi söyledin evlat.
Bem dito, meu filho.
İyi ki ona üşüttüğümü söyledin.
Foi bom falares na constipação.
- İyi söyledin!
- Assim é que se fala!
Okuma daha iyi olabilirdi, ama söyledin ya.
Podias fazer melhor, mas disseste-o.
Envanterimin iyi durumda, mallarımın yerli yerinde olduğunu sen söyledin.
Disseste que os meus papéis estão em ordem e todos os artigos estão arrumados.
Sen de Kathy kadar iyi şarkı söyledin.
Cantastes tão bem, como a Kathy.
Yaşayacak iyi bir yerim var. Güzel olduğunu sen söyledin.
Tenho uma casa jeitosa, como você já disse.
İyi ki söyledin. Gidiyorum diye suçluluk duymaya başlamıştım.
Começava a sentir-me culpado por me ir embora.
- Merhaba. - İyi günler. Yarın akşam bize gelmesini söyledin mi?
Convidaste-o para jantar amanhã à noite em nossa casa?
Peki iyi ya da kötü. Ben sordum sen söyledin.
Certo, bom ou ruim, Eu perguntei, você respondeu.
İyi. Şimdi, bir dakika, iki şartın olduğunu söyledin.
Um momento, disse que eram duas condições.
İyi ki söyledin!
Está?
Ona yeterince iyi olmadığını söyledin.
Não é a Alexandra Del Lago?
- O benim köpeğim. İyi ki bunu ona söyledin.
- O cachorro é meu.
İyi ki bunu söyledin.
Ainda bem que disse isso.
Neredeyse kendimi öldürecektim. Neden iyi olduğumu söyledin?
Eu ia-me suicidar, Porque disseste isso?
İyi ki bana yeni araba aldığını söyledin.
Foi bom teres-me contado que tens um carro novo.
- İyi söyledin!
- Bem dito!
İyi ki söyledin.
Obrigada por me avisar.
Onun iyi olduğunu söyledin. Öyle düşünüyordun.
Você diz que ele é bom.
Onların iyi gittiğini söyledin.
Disseste que estavam a sair-se bem.
- İyi de neden evlenmek istediğini söyledin ki?
Por quê tinha de pedí-la em casamento? O quê?
İyi söyledin.
Que bem.
Kendin en iyi itirazı söyledin.
Dou-lhe a minha melhor objecção :
- İyi biri derken yalan söyledin.
- Mentiu quando disse que era bom.
İyi ki söyledin.
Agora é que me diz.
Ne olduğunu pekala biliyorsun. Ona iyi düzüşemediğimi söyledin, seni piç kurusu.
Sabes bem o quê, contaste-lhe que eu não presto, sacana!
İyi söyledin.
Disseste bem isso.
- İyi söyledin şef!
- Muito bem, chefe!
Ama iyi olduğunu söyledin.
Mas disse que ele estava bem.
Çünkü bana bunu yapmamın iyi bir şey olacağını söyledin.
Porque você me disse que seria uma coisa fixe para fazer.
İyi söyledin, Hastings.
- Bem dito, Hastings.
İyi söyledin.
Bem visto.
- İyi söyledin!
- Podes crer.
Hayır, kendin için iyi olduğunu söyledin sandım.
Não, tu disseste que estavas bem.
İyi söyledin Michael.
Bem falado, Michael.
İyi olduğunu söyledin, haydi.
Disse que era bom, vamos a isso!
İyi söyledin, canım.
- Bem dito, querido.
İyi ki söyledin.
Bem visto.
İyi söyledin.
Boa ideia.
İyi söyledin, Garth.
Nem mais, Garth.
İyi vakit geçirdiklerini söyledin.
Não disseste que eles se divertiram?
Ama sen Nicholas'ın daha iyi sikiştiğini söyledin.
Ainda te ouvem! Tu mesma me disseste que ninguém te fazia vir como o Nicholas faz.
Dün gecenin, hayatındaki en iyi gece olduğunu söyledin. Fiziksel anlamda mı söyledin bunu?
Quando disseste que a noite passada foi dos melhores momentos que tiveste... referias-te ao físico?
İyi olduğumu söyledin mi peki?
Disseste-lhe que eu era bom?
İyi söyledin.
Pois.
İyi ki söyledin.
Obrigado por teres dito isso.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]