Kafam çok karışık translate Portuguese
174 parallel translation
Babamın ve Dudley'nin ölümünden dolayı kafam çok karışık.
Estou só chocada com a morte do pai e do Dudley.
Kafam çok karışık.
Estou completamente baralhado.
Kusura bakmayın, kafam çok karışık.
Desculpem, estou perturbada.
Kafam çok karışık.
- Estou tão confusa.
Çok korkuyorum ve kafam çok karışık.
Estou muito assustada e confusa.
Kafam çok karışık.
Estou tão confuso.
Kafam çok karışık sadece, o kadar.
Estou muito confundido com tudo isto.
Kafam çok karışık.
Confundem-me as sombras.
Kafam çok karışık.
Estou toda baralhada.
Bilmiyorum, kafam çok karışık.
Estou tão confusa.
Kafam çok karışık!
Estou confusa!
Yani kafam çok karışık. Ve düşünmek için yalnız kalmalıyım.
Sinto-me confusa e preciso de coordenar as ideias.
Kafam çok karışık.
Não sei que pensar...
Kafam çok karışık.
Estou confusa.
Hayır, kafam çok karışık.
Estou confuso.
Fakat kafam çok karışık.
Mas estou muito confusa.
Kafam çok karışık.
Estou tão confusa.
Çavuş Callahan hakkında... kafam çok karışık.
Sabe, estou muito confuso... quanto à Sgt. Caliahan.
Kafam çok karışık Mike.
Eu sinto-me tão vazio, Mike.
Topper, kafam çok karışık.
Topper, sinto-me tão confusa.
- kafam çok karışık, efendim.
- O ignoro, senhor.
Kafam çok karışık.
Agora, fiquei confuso.
Kafam çok karışık.
É muito confuso.
Kafam çok karışık, söyleyecek bir şeyler bulmaya çalışıyorum.
Estou para aqui a pensar no que dizer.
Bu aralar kafam çok karışık.
Nunca me senti tão confusa.
Kafam çok karışık.
Estou um pouco perplexa.
Bir süredir kafam çok karışık ve dağınık.
Tenho andado muito confuso e distraído.
Neyse... kafam çok karışık.
De qualquer maneira... estou confuso.
Lütfen Leslie, başka nereye gidebilirim bilmiyorum, kafam çok karışık.
Por favor! Leslie, não sei para onde ir! Estou confuso!
Şu anda kafam çok karışık.
A minha cabeça, neste momento, está à razão de juros.
Kafam çok karışık.
Estou mesmo confusa.
Tanya, kafam çok karışık.
Tanya, estou confunso.
- Kafam çok karışık.
- Estou tão confusa.
Oh, bu hatıralar, kafam çok karışık.
Essas memórias... Eu estou tão confusa!
Aslında bu sıralar kafam çok karışık.
A vida tem-me corrido mal ultimamente...
- Kafam çok karışık.
Vamos.
- Şu an kafam çok karışık.
- Neste momento sinto-me muito confusa.
Kafam çok karışık.
O Berman é um tipo demasiado bom para o exército.
Kafam çok karışık
Minha cabeça está uma bagunça
O gün kız arkadaşımdan ayrılalı henüz üç hafta olmuştu bu yüzden gerçekten kafam çok karışıktı.
Eu não estava com a cabeça no sitio, porque tinha acabado de terminar tudo com a minha namorada, três semanas antes..
Kafam çok karışık.
Não sei. Tenho uns sentimentos muito confusos.
Kafam hala çok karışık.
Eu estou ainda tão confusa.
Pek çok konuda kafam karışık, sana olan hislerim hariç.
Estou confuso com muitas coisas, mas não tenho quaisquer dúvidas quanto aos meus sentimentos por ti.
Kafam çok karışık.
Estou confuso.
Çok afedersin. Kafam öyle karışık ki.
Desculpe, estou tão confusa.
Benim kafam hala çok karışık ve her şey anlamsız geliyor.
Enquanto que, para mim, tudo era ainda confuso e grotesco.
Ben sadece diyorum ki kafam şu anda çok karışık.
Eu apenas--estou-te a dizer... a minha cabeça está uma confusão neste momento.
Kafam çok karışık.
Estou tão confusa!
Kafam karışık, çünkü Michael'dan çok hoşlanıyorum.
Estou confusa, eu gosto muito do Michael.
Şu an kafam çok karışık.
Mas ele vai fazer o seu próprio vinho e nós estamos aqui enterrados em merda até ao pescoço.
kafam çok karışık.
Estou confusa.