Kalïyor translate Portuguese
57 parallel translation
Dairelerde kimler kalïyor?
Pode dizer-nos quem vive nos apartamentos?
Yatïlï mï kalïyor?
Pergunte-lhe se é interna.
Geriye asçï kalïyor. Degil mi?
Resta a cozinheira, certo?
Kiz yurdunda kaliyor...
Sei que ela vive numa fraternidade...
- Belmont caddesi 6. Kiziniz orda mi kaliyor?
- 6 Belmont Street.
Evet, Backer evinde kaliyor.
Vive na casa Baker.
O zaman, geriye alarma basabilecek bir kisi kaliyor..
Só é preciso de um para tocar o alarme.
Otelimde kim nerde kaliyor, biliyorum.
Eu sei quem fica onde no meu hotel.
Telefon olayinda ise is tamamen siz iyi egitimli Stratton çalisanlarima, katillerime kaliyor. "Hayir" kelimesini cevap olarak kabul etmeyen katillerime kaliyor!
E no caso do telefone, depende de cada um de vocês... meus altamente treinados corretores, que não aceitam um não como resposta.
Böyle bir anlasmadan stajyere ne kadar kaliyor?
Esse... esse funcionário ganha quanto numa situação destas?
Balta'ya parasini ödedikten sonra... adam basi yaklasik 200,000 pound kaliyor.
Após pagarmos ao Machado, esse serviço nos deu... quase 200 mil libras para cada um.
Soluk almayi biraksam, hala yasanacak biraz vaktim kaliyor.
Se eu parar a respiração, ainda vivo por alguns momentos, pelo menos.
- Hayir. Biliyor musun? Hep gec kaliyor.
Não, aquele mano nunca chega a horas a nada.
Bununla beraber hayatinin buyuk bir kismini hapiste gecirmis, "insanligin curukleri" dediklerini yok etmek icin sokaklarda kaliyor.
Não obstante, passou grande parte de sua vida na prisão ou nas ruas a despachar o que ele chama de "lixo humano".
Resmi kaybediyorsun ama ilham hâlâ seninle kaliyor.
Fica sem o quadro, mas continua com a inspiração.
Huzurevinde kaliyor.
Está num lar.
Yani iS hayati devam ediyor, ailede kaliyor.
Maldita seja! Devo ver seu invento.
otel baSka yere taSindi.. Okul kaliyor.
Amigos, estou solteira outra vez!
Hava gücü, Teal'c'ten haber alamadık. Goa'uld'ların filoları çok geç kaliyor.
Nao sabemos nada do Teal'c. A frota Goa'uid está atrasada.
Pist, suradaki arazinin obur tarafinda kaliyor.
O aeródromo está do outro lado deste campo.
Eger Allah yok ise, ortada anlayacak ne kaliyor?
Se não existe Deus, como pode haver entendimento?
Buradaki herkes her seye gec kaliyor.
Aqui, estão todos atrasados para alguma coisa.
Zihnin bunu deniyor ama bedenin burada kaliyor.
Sua mente tenta, mas seu corpo fica aqui.
Eh birimiz sik sik geç kaliyor...
Bem, como um de nós está sempre atrasado, então...
Mormon guvenligi... coktan sizi bastan cikarmissa, size sadece potu arttirmak kaliyor.
POLÍCIA MÓRMON... temos de elevar a fasquia.
Aslina bakilirsa o William Stone Yurdunda kaliyor.
Por acaso, está na Galeria William Stone.
Askeri itibarim bir caydirici olarak hala hizmette kaliyor "
"A minha reputação militar ainda serve como elemento dissuasor."
Ne var ki, bu Alman askerleri için rüya yakinda kabusa dönüsecek, çünkü burada bile kontrol Nazilerde kaliyor.
Para eles a guerra acabou e estão a salvo. No entanto, para estes soldados alemães, em breve o sonho irá tornar-se num pesadelo, porque mesmo aqui, os Nazis continuam a controlar.
- Peki biz gidiyor muyuz kaliyor muyuz?
- Então, vamos embora ou quê?
Pekala, o halde geriye Jackson, ben ve Coogan kaliyor.
Ok, agora resta o Jackson, eu e o Coogan.
Bombalamaya maruz kaliyor, istemedigin bilgilerin, yuku altinda eziliyor, hepsi bitsin istiyorsun...
Sentir-se bombardeada, sobrecarregada de informações, e querer que tudo pare.
Tamam, bu bende kaliyor tamam mi?
Está bem, eu vou ficar com isto.
Sonra bakalim sörf yapmaya vaktin kaliyor mu.
Para ver quanto tempo tens para surfar. - Estás pronto para ir, ou quê?
Çocuk burada kaliyor o zaman.
Vamos ficar com a criança.
Sahibi doguya döndü, o yüzden üst kattaki dairede kaliyor.
O dono foi para o leste, e ele tem dormido no apartamento de cima.
O kaliyor.
Ela fica.
Goldeki su buharlasip, kubbenin icinde tikilip kaliyor.
A água do lago evapora, mas a cúpula mantém-na no seu interior.
Çocuk kaliyor.
Ele fica aqui.
Normal çarsaflar askimiza hafif kaliyor diye espri yapmistik ya.
Dizíamos a brincar que o nosso sexo era bom de mais para o que é banal.
Bu aramizda kaliyor.
e fica aqui.
Güzelligin dehanin yaninda soluk kaliyor ve güzelligin de oldukça kayda deger ancak zekani ortaya koydugundan bu gibi bulmaca ve bilmeceler için yasiyorsun.
A vossa beleza empalidece perante o vosso gênio, e acreditai que sois muito bonita, mas viveis para puzzles e enigmas destes, já que vos exercitam a mente.
NA'VI GG DEMEK ZORUNDA KALIYOR
OS NA'VI SÃO FORÇADOS A DECLARAR "GG"
- Tatlim, lütfen. Justin Bieber bile senin yaninda daha az escinsel kaliyor.
Tu fazes o Justin Bieber parecer um hétero.
- Amanda burada mi kaliyor?
- A Amanda vai ficar?
Burada kaliyor.
- Ele fica aqui!
- Geriye iki kisi kaliyor.
Restam apenas dois votos.
Demek ki, esitligi bozmak, hasta kocamin vekili olarak bana kaliyor.
Isso faz com que seja eu, como procuradora do meu marido doente, a desempatar.
Ton baligi Jerry, aksam yemegine geç kaliyor..
HOMEM : O Jerry "Lata de Atum" está atrasado para o jantar de ensaio dele! HOMEM 2 :
Ayrica Nick simdi Kai ile çiktigina göre tüm kiçlar bana kaliyor.
Agora o Nick anda com a Kai, logo as mulheres são todas minhas.
ise yaramadiginda da yüzde elli sansimiz kaliyor, hadi yapalim.
A não ser que não resulte. Temos 50 por cento de hipóteses. Vamos a isto.
Yani iş kalanlara kaliyor.
Nossa palavra contra a deles.