English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ M ] / Minnettar olurum

Minnettar olurum translate Portuguese

376 parallel translation
Muhtemelen yoktur da, fakat bana bir kaç isim verebilirseniz minnettar olurum.
Provavelmente não, mas agradecia-lhe se me pudesse dar alguns nomes.
Sana minnettar olurum eğer beni öldürürsen.
Ficaria muito agradecido se tu me matasses.
Çok özel bir konu. Çok minnettar olurum eğer ona...
É um assunto muito confidencial, apreciaria se falasse com ela...
Kendi evine gidersen minnettar olurum, Jessie.
Agradecia que fosses para o teu apartamento, Jessie.
Çok minnettar olurum.
Ficava-lhe muito agradecido.
- Kitlese minnettar olurum.
- Eu ficaria grata se ela fizesse isso.
Parayı nereden aldığınızı söylerseniz çok minnettar olurum.
Agradecia que me dissesse onde o arranjou.
- Minnettar olurum.
- Ficaria muito agradecida.
Buna rağmen, kalırsan minnettar olurum.
Agradecia que ficasse.
Görebilirsem minnettar olurum.
Ficaria muito agradecido, se pudesse vê-los.
Buna minnettar olurum, ama bu bana göre değil.
Não é que não ficasse agradecido, mas isso não é para mim.
Minnettar olurum, efendim. Size soğuk büfe ve salata hazırlarız.
Bem sei, senhor, podíamos preparar-lhe uma refeição fria.
- Bir yardıma minnettar olurum.
- Ficava-lhe grato pela boleia.
Eğer siz de fark ettiğiniz sıradışı davranışları bana bildirirseniz size minnettar olurum.
Por isso, caso repare em algo de estranho no seu comportamento, agradecia que mo dissesse.
Minnettar olurum.
Eu agradeceria muito.
Hemen temizlemeye kalkmazsan çok minnettar olurum.
Agradecia-te que não limpasses agora.
Ben yokken, Kichizo'ya göz kulak olursan minnettar olurum.
Agradecia que tomasse conta do Kichi.
Minnettar olurum.
Muito agradecido.
Artık takım kurma yetkim yok ama gelen olursa minnettar olurum.
Já não tenho autoridade para reunir um pelotão, mas agradeço companhia.
Onun kaymasına izin verirsen, buna minnettar olurum.
Agradecia que a deixasse patinar.
Sizinkini kullanırsam minnettar olurum. Parasını öderim.
Ficava-lhe agradecido se pudesse usar o seu.
Mütevazı hizmetkârınız olarak,... eğer benimle Sydenham Sarayında buluşmayı düşünürseniz çok minnettar olurum.
Como seu humilde criado, ficaria muito agradecido
Eğer ona uğrarsanız size minnettar olurum.
Ficaria grato se fossem conversar com ela.
- Minnettar olurum.
Agradeço.
Çok minnettar olurum...
Agradeço-lhe...
Ona binip buradan giderseniz minnettar olurum.
Agradecia que o utilizasse.
Bunu kanıtlayabilirseniz minnettar olurum çünkü benim deli olduğumu sanıyorlar ve onlara söyleyip duruyorum...
Adoraria que conseguisse provar isso, porque eles acham que sou pírulas e eu não paro de dizer-lhes...
- Gelirsen ömür boyu minnettar olurum.
- Ficarei teu devedor toda a vida.
Minnettar olurum, Rudy.
Obrigado, Rudy.
Bak. Kabalaşmak istemem, ancak göründüğü kadar kolay değil bu yüzden de dikkatimi dağıtmazsan minnettar olurum.
Olha, não quero parecer rude, mas isto não é assim tão fácil.
Balo kraliçeliğine aday oldum... ve oyunuzu bana verirseniz minnettar olurum.
Família, nobres visitas...
Bana eşlik edersen minnettar olurum.
A sua companhia vai-me ajudar.
Bir de pisti bana gösterebilirsen çok minnettar olurum.
Mas se a mostrasse, eu agradeceria.
Bir kaza oldu. Gelip bir bakarsanız, minnettar olurum. Teşekkür ederim.
Houve um acidente, e gostaríamos que viesse aqui dar uma olhada.
- Çok minnettar olurum.
- Ficaria muito agradecido.
Bana "Albay" veya "Efendim" diye hitap ederseniz minnettar olurum.
Agradecia ser tratado por "coronel" ou "senhor".
Minnettar olurum.
Fico muito agradecido
Minnettar olurum.
Eu agradeço.
Kuzenim Kaori'ye dikkat et. Minnettar olurum.
Gostaria que cuidasses da minha prima Kaori.
Yine de bunun üzerinden geçersek minnettar olurum.
Agradecia se pudéssemos verificar isso.
Birkaç soruyu cevaplarsanız çok minnettar olurum.
Responde a umas tantas perguntas?
Bu karanlıkta bize ışık tutabilrseniz size kesinlikle minnettar olurum, böyle bir darbe benim gibi felçli, zavallı, yaşlı bir kitap kurdu için.
Fico-lhe eternamente grato se lançar luz sobre este cenário de trevas. Foi um terrível choque! Paralisou este pobre e velho rato de biblioteca, este inválido.
Ellerimin meşguliyetini kimseye anlatmazsan minnettar olurum.
Gostaria de que não contasse a ninguém sobre minhas mãos bobas.
Beni, Yadera Prime'a geri götürürseniz minnettar olurum.
Agradecia que me levassem de volta a Yadera Prime.
Bunu Bajoran halkına da anlatırsanız minnettar olurum.
E ficaria muito grato se o dissesse ao povo bajoriano.
Ayrıca, şu anda yalnız kalırsam minnettar olurum.
E gostava de ficar sozinho.
Evet, buna minnettar olurum.
Sim, gostaria muito.
Tabi.Minnettar olurum
Parece-me bem.
Çok minnettar olurum.
Está bem.
Minnettar olurum.
E ficaria grato...
- Minnettar olurum.
Fico-lhe muito grato.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]