Muhteşemdir translate Portuguese
176 parallel translation
Sonra... onlara Harvey'i tanıştırırım, Harvey bana anlattıkları her şeyden, daha büyük, daha muhteşemdir.
E depois... apresento-lhes o Harvey, e ele é maior e mais valioso do que aquilo que eles me oferecem.
Cezbolacaksın, çünkü o muhteşemdir.
- Você ficará tentada porque ele é uma maravilha.
Eminim burada Kentucky'de burbon ve su bile muhteşemdir.
Acho que a água e o whisky são muito bons aqui no Kentucky.
- Özgürlük muhteşemdir.
- A liberdade é maravilhosa.
Biliyor musun İtalyan bisikletçileri muhteşemdir fakat onlardan hiç korkmadım.
Sabe? Os italianos são bons ciclistas, mas nunca tive medo.
Ayasofya bazilikası muhteşemdir.
A Igreja de Santa Sofia é absolutamente magnífica.
'Şenlikler'muhteşemdir!
Eram festas maravilhosas!
Oh evet, muhteşemdir.
Ele é óptimo.
Muhteşemdir
Ela é linda.
Onlar muhteşemdir.
Eles são maravilhosos.
Evet, muhteşemdir.
Sim, ela e fantástica.
Muhteşemdir.
O tipo é fantástico.
Ve bence Susan Sontag muhteşemdir.
Sabe, eu acho Susan Sontag genial!
Bu adam muhteşemdir.
Este homem é fenomenal.
Ve inanın bana bu içki... muhteşemdir.
É feito de fruta fresca, acabada de sair da vinha. E creia em mim quando lhe digo que é nada menos que espectacular.
Muhteşemdir.
- É fantástico.
Muhteşemdir.
É fenomenal.
Charlie Reed muhteşemdir.
Charlie Reed é óptimo.
Bu yüzden bu kadar muhteşemdir.
É isso que o torna tão fantástico.
Ama muhteşemdir.
Mas, deslumbrante.
Adamın kadına gittiği yer muhteşemdir.
É espantoso quando ele a visita.
- Oranın yemekleri muhteşemdir.
Pois, a comida costuma ser óptima.
Bob Herbert de muhteşemdir.
Bob Herbert é óptimo.
Muhteşemdir.
Ela é gloriosa.
Muhteşemdir.
É fantástico.
Ayrıca çikolataları da muhteşemdir...
E o chocolate deles é de morrer...
Saçlarım muhteşemdir.
O meu cabelo é magnifico.
Seks muhteşemdir ancak yalnızca erkek ve kadın arasında.
O sexo é lindo quando é entre um homem e uma mulher.
Onu yıllardır tanırım ama iyidir. Eminim muhteşemdir.
Conheço-a há anos, é boa pessoa.
Bu köpeklerin karakter özellikleri muhteşemdir.
É maravilhoso ver a personalidade destes cães.
Burada bir şeyler içelim. Demlenmiş bitki çayları muhteşemdir.
Este lugar é famoso pelas infusões de chá verde.
Evet, gerçekten muhteşemdir.
Pois, é estupenda.
Isak Dinesen muhteşemdir.
A Isak Dinesen é fantástica.
Hani her şey o kadar kusursuz ve muhteşemdir ki, neredeyse buna üzülürüsün. Çünkü bir daha hiçbir şey bu kadar güzel olmayacaktır.
Esses momentos em que tudo é tão perfeito e maravilhoso... que quase ficamos tristes porque nada voltará a ser assim.
Kesinlikle muhteşemdir.
- Nós também somos.
Ahbap, o muhteşemdir.
Meu! Ela domina muito!
Bu odayı süsleyen hiyeroglifler muhteşemdir.
Os hieróglifos que decoram esta sala são... magníficos.
Nehir muhteşemdir.
O rio é lindo.
Akustiği muhteşemdir.
Tem uma acústica maravilhosa.
- O muhteşemdir.
- É um espanto.
Yves muhteşemdir.
É maravilhoso.
- Muhteşemdir.
- Brilhante.
Hayır, istemezdin. Harikadır. Muhteşemdir ama senin tipin değil.
Ela é formidável, absolutamente genial, mas não faz o teu género.
Manzara muhteşemdir.
Uma vista fantástica.
Muhteşemdir.
O miúdo é um prodígio.
O böyle muhteşemdir.
Ele está óptimo assim.
Gayet muhteşemdir.
É simplesmente maravilhoso.
- Kendini beğenmişlik hastalığına tutulmuş da. O gerçekten muhteşemdir!
É famosa!
Sperminin iyi olduğundan eminim, hayır, iyiden de öte muhteşemdir.
O teu esperma é óptimo.
O muhteşemdir.
Ele é incrível.
Adlı tıp kanıtlarını çabuk anlar, mahkemede muhteşemdir.
- Ele é bom em ciência forense.