Saldırıya uğradım translate Portuguese
511 parallel translation
Dr. Craven'ın evine giderken üç kere saldırıya uğradım.
No caminho para o Dr. Craven, fui atacado três vezes.
Kulüpten ayrıldıktan sonra, saldırıya uğradım, bayıltıldım.
Quando abandonamos o clube atacaram-me numa emboscada e perdi a consciência.
- Saldırıya uğradım!
E eu estou a ser atacada!
Bak, Elbe tünelinde saldırıya uğradım ve polise gittim.
Fui atacada no túnel de Elbe e fui á polícia.
Hakarete ve sonra saldırıya uğradım. polisi aramaktansa kendim halletmeyi tercih ederim. - Öyle mi?
Quando me insultam e atacam, prefiro resolver eu a situação a chamar a Polícia.
Saldırıya uğradım!
Isto é a guerra mundial.
Calvert yakınlarında saldırıya uğradım.
Fiquei debaixo da mira de um grupo, perto de Calvert.
Saldırıya uğradım...
Fui atacada..
Saldırıya uğradım.
Fui atacada.
Derken olan oldu, saldırıya uğradım.
Algo duro bateu-me na cabeça e tudo rodopiou à minha volta.
Wall Street'de saldırıya uğradım, güpegündüz.
Eu por exemplo fui atacado na rua em pleno centro.
Saldırıya uğradım.
Fui assaltado.
Bunun yerine, tuzağa düşüp saldırıya uğradım.
Porém, deixei-me apanhar naquela fortaleza e ser atacado por um dos guerreiros deles.
Tanrı aşkına mahkemede saldırıya uğradım.
Fui atacado num tribunal, por amor de Deus.
Saldırıya uğradım.
Fui atacado.
Gerçekten saldırıya uğradım.
Fui mesmo atacado.
Saldırıya uğradım.
Eu fui atacada...
Kendi evimde saldırıya uğradım.
Agredida na minha própria casa!
Saldırıya uğradım.
Alguém me atacou.
Saldırıya uğradım.
Eu fui atacada.
- Saldırıya uğradım
- Fui agredido.
Sapıklar tarafından saldırıya uğradım!
Fui assaltado por pervertidos!
Bob'u ara. Saldırıya uğradığımızı söyle.
Diz-lhes que estamos a ser atacados.
Alevler Dördüncü ve Beşinci Kale'yi yok ederken, Kumandan Washizu komutasındaki Birinci Kale, sınırımızı geçen Inui'nin güçlü 400 adamı tarafından ani bir saldırıya uğradı.
Quando as chamas cercaram a Quarta e Quinta Fortalezas, a Primeira Fortaleza, sob o comando de Washizu, foi atacar os homens de Inui, um exército com cerca de 400 homens, que passaram a nossa fronteira com toda a força.
Karınız saldırıya mı uğradı?
A sua mulher foi atacada?
Yani sence Sör Charles saldırıya mı uğradı?
Quer dizer que ele foi atacado?
Saldırıya uğradıktan sonra kapınızın önüne bırakılan... Mühendis Cifuentes'ten şikayet aldım.
Recebi uma queixa do engenheiro Cifuentes, que foi atacado e deixado à sua porta.
Uçağımız Girit'e bir saat mesafede saldırıya uğradı.
O nosso avião foi atacado a uma hora de Creta.
Saldırıya uğradık. Tanımlayamadığımız bir gemi.
Capitão, estamos sob ataque... nave não identificada a aproximar-se.
Kaptan, saldırıya mı uğradınız?
Estão sob ataque, Capitão?
Saldırıya uğradığımız zaman köprüdeydiniz.
Estava na ponte, quando fomos atacados.
- İki adamım saldırıya uğradı.
- Dois tripulantes foram atacados.
Onlara bütün Malurian ırkının yok edilmiş göründüğünü ve belirsiz güçler tarafından saldırıya uğradığımızı söyle.
Diga-lhes que a raça maluriana parece ter sido aniquilada e que uma força não identificada nos está a atacar.
Yukarıdakiler neden saldırıya uğradığımızı biliyor mu?
Algum deles lá em cima sabe porque estamos a ser atacados?
Kanlı yerliler tarafından saldırıya uğradığımızı sandım.
Pensei que estes malditos índios estavam a atacar-nos outra vez.
Sayın Başkan, avcılarımızdan ikisi, saldırıya uğradı.
Sr. Presidente, dois dos meus homens estão debaixo de fogo.
Sana saldırıya uğradığımı söylediğimde, benim kaçık olduğumu düşündün, değil mi?
Quando disse que fui atacada no metro... achou que eu estava louca.
7 Aralık 1941... alçakça bir saldırıya uğradığımız gündür...
Sete de dezembro de 1941.
Çabuk saldırıya uğradığımızı ilet.
Rápido, vai e avisa que fomos atacados.
Saldırıya mı uğradın?
Foste atacada?
Kadının biri beni acayip çirkin bulduğu için surdan aşağıya attı, sonra da, kuduz bir köpeğin saldırısına uğradım.
Uma mulher atirou-me de uma muralha abaixo por me achar feio de doer, e fui atacado por um cão raivoso.
- Dinle... biriyle beraberdim... saldırıya uğradık ve burada uyandım.
- Ouve... eu estava com alguém... e atacaram-nos, e de repente, acordo aqui.
Doğru, yüzbaşı... Devriyeler tarafından saldırıya uğradığımıza inanan bir general.
Isso é verdade, Capitão... o Gen. ainda crê que estamos a ser atacados por patrulhas.
Bu sabah uğradığım fiziksel saldırıya ilişkin rapor hazırladım.
Há o relatório referente à agressão física de que fui vítima esta manhã.
Çocuk ailesinden sarhoş ya da zihinsel özürlü bir bireyin saldırısına mı uğradı?
A criança esteve envolvida em situações de violência com um membro bêbedo ou doente mental da família directa?
- Saldırıya uğradığımızı sandık. Durun biraz!
- Vimo-lo disparar.
Noel oyuncakları tarafından saldırıya mı uğradınız?
Atacado por brinquedos?
- Saldırıya mı uğradı?
Atacado?
- Tahrikler can sıkıcıydı,... fakat iki gün önce bir bakan arkadaşım saldırıya uğradı dövüldü.
- Os incêndios e grafíti foram incómodos, mas há dois dias, um colega ministro foi atacado e espancado.
Başka bir yabancı tarafından saldırıya uğradım efendim.
- Relatório de danos.
Vahşi bir hayvan tarafından saldırıya mı uğradılar?
Um ataque de um animal selvagem?
saldırı 71
saldır 133
saldırın 419
saldırgan 32
saldırı mı 17
saldırı altındayız 34
saldırıya uğradık 63
saldırıya hazırlanın 17
saldır 133
saldırın 419
saldırgan 32
saldırı mı 17
saldırı altındayız 34
saldırıya uğradık 63
saldırıya hazırlanın 17