Sarhoş oldum translate Portuguese
255 parallel translation
Ne demek istiyorsun, sarhoş oldum diye mi?
Que queres dizer, por me ter embebedado?
Dün gece sarhoş oldum, anneciğim
Estava bêbado ontem, querida mãe
Evet. 20 yıldır ilk kez sarhoş oldum.
Sim. É a primeira vez que me embriago em 20 anos.
Sarhoş oldum, çünkü kafam karışık.
Embebedei-me porque estou confuso.
Oraya sağ salim varınca sarhoş oldum.
Quando vi que era seguro, embebedei-me.
Asham, ben buradan Petra'ya kadar şarap içip sarhoş oldum, ve kadınlardan payıma düşeni aldım.
Bebi taças de todo o vinho daqui até Petra. E tive uma mão cheia de mulheres.
Öğrendikten sonra sarhoş oldum.
Só fiquei bêbado depois de saber.
Ben galiba sarhoş oldum.
Oevo estar bêbado.
Lortlar gibi sarhoş oldum ve affınızı isterim.
Eu bebi demais e peço desculpas.
Çok kere sarhoş oldum, fakat bu sefer...
Já tive enchaquecas, mas como esta...
Sarhoş oldum herhalde.
Devo estar bêbedo.
İyiyim, sarhoş oldum.
Estou bem. Estou bêbeda.
McBain. Ben tam istediğim gibi sarhoş oldum, aynı senin gibi.
Só fico bêbado o quanto quero, assim como você.
Onu dinlerken sarhoş oldum
Inebriei-me ao ouvi-lo.
Adamlarım döğüşürken, Ben uzanıp sarhoş oldum.
Eu liderei os meus homens enquanto estava bêbado.
Biliyorum, ben kötü bir adamım. Savaşta insanları öldürdüm, sarhoş oldum kamu malına zarar verdim, falan filan.
Sei que sou mau... matei tipos na guerra, embebedei-me... lixei propriedade municipal e isso.
- Düğününde neden sarhoş oldum?
- Por que me embebedei no casamento?
San Bernardino'da sarhoş oldum. Beni otuz gün bir hücreye kapattılar.
Embebedei-me em São Bernardino... e meteram.me numa cela trinta dias.
- Sarhoş oldum ve etrafı rahatsız ettim.
- Embriaguez e desordem pública. - Sim!
Şairin de dediği gibi : Onu kucakladım ve kokusundan sarhoş oldum. Rüzgârın kırdığı bir dal gibi, içmeden sarhoş oldum tükürüğünün tadından kendimi kaybettim.
Como disse o poeta, "Eu o abracei... e fiquei inebriado com seu perfume... delicado ramo nutrido pelo vento... embebedei-me sem ter bebido vinho... embebedei-me com o licor de sua saliva".
Otobüste kötü sarhoş oldum.
Emborrachei-me no autocarro.
Sarhoş oldum ve kazaya sebep oldum.
Embebedei-me e o provoquei um acidente.
Bir keresinde ben lisedeyken bir gece çok sarhoş oldum ve...
Uma vez... quando andava no liceu... embebedei-me uma noite e...
Tynin'de sarhoş oldum ve ben sadece...
Embebedei-me em Tynin e estava...
Çok pahalı bir yere. Ve ben ben sarhoş oldum!
Elegante, caríssimo... e eu me intoxiquei.
Afedersin. Ben şampanyadan biraz sarhoş oldum.
Desculpe, estou meio tonta.
- Sanırım sarhoş oldum.
- Acho que estou bêbedo.
Biraz sarhoş oldum.
Embebedo-me um pouco.
Üstü kalsın. Gece yarısında bile sarhoş oldum ben.
Sabes, ainda não é meia-noite, e já estou bêbado.
Galiba sarhoş oldum.
Desculpe-me. Devo estar um pouco embriagada.
Yalan söyledim, çaldım, aldattım... kumar oynadım, fahişelerle yattım, sarhoş oldum, işkence yaptım, adam öldürdüm.
Menti, roubei, enganei, joguei, bebi, persegui, torturei e assassinei.
Sanırım sarhoş oldum.
Sinto-me embriagada.
Galiba sarhoş oldum, siz ikiniz dans edin.
Estou com um pifo. Vocês, vão dançar.
Sonunda der ki,'Bayan, üzgünüm, sarhoş oldum.
Finalmente, ele diz : Menina, desculpe ter-me embebedado.
- Sarhoş oldum, sanırım.
Não estou vendo bem, estou embriagado!
Sana daha önce söylemedim ama... annen sana hamile olduğunu söylediği zaman, dışarı çıkıp zil zurna sarhoş oldum.
Sabes, eu nunca te contei, mas... quando a tua mãe me disse que estava grávida de ti, saí e apanhei uma bebedeira.
Kendi kendime dedim ki "Amaaan boşver." Ve dışarı çıkıp içtim, sarhoş oldum, ve bir dövme yaptırmaya karar verdim.
Pensei "Porque não?", saí, embebedei-me, e decidi fazer uma tatuagem.
Ve dışarı çıkıp çok sarhoş oldum.
Saí e embebedei-me um pouco mais.
Sarhoş oldum Joseph.
Estou bêbado, Joseph.
Sen vurulduktan sonra sarhoş oldum. Eve gittim. Etraftaki birkaç eşyayı yıktım.
Depois do que tu foste assasinada, enchi a cara,... voltei para casa, derrubei um monte de coisas e dormi.
Sarhoş oldum.
Bebi de mais.
Efendim, yaşadıklarım yüzünden, bir an sarhoş oldum... ama evet, gerekirse kendimi bir kayadan atmak, kendime gelmek... ve mesajın ağırlığını kaybetmemesini sağlamalıyım.Biliyorum.
Sinto-me intimidada pelo lugar, e tive um mau começo, mas que isso não diminua o peso da minha mensagem.
"Tanrım, ben sarhoş oldum."
Eu estou bêbado.
Betty, belki sarhoş oldum ama, her şey bana çok karmaşık görünüyor.
Betty, à excepção da bebida, tudo o resto é tão difícil.
Acaba sarhoş mu oldum?
Será que estarei bêbado?
Şimdi sarhoş olduğunu öğrenmiş oldum.
Agora, sei que estás bêbado.
- Gitmeden sarhoş olmadım, gittikten sonra oldum!
Não me embebedei antes, embebedei-me depois.
Onun için sarhoş oldum.
Por isso me embebedei.
Sarhoş oldum galiba.
- Acho que estou bêbeda.
Sarhoş oldum.
Eu sinto-me tonto.
O kadar önemli mi bilmiyorum, ama kulak misafiri oldum da bu zavallı adamın sarhoş omasının nedeni... kız arkadaşının onu terketmesidir.
Bom, não sei se isto é importante, mas há pouco ouvi este rapaz dizer que se tinha embriagado porque..... a namorada o deixou.