English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ S ] / Sen ne bilirsin ki

Sen ne bilirsin ki translate Portuguese

213 parallel translation
Saygın olmak ve yarı normal bir hayat yaşamanın anlamını sen ne bilirsin ki. Uzun lafın kısası, işi bıraktım.
Walter, tu não sabes o que pode significar ser respeitável e viver uma vida normal, mas garanto-te, gostaria de...
Sen ne bilirsin ki zaten?
Que sabe você?
Sen ne bilirsin ki?
Quem diria?
- Şuradaki tabelayı görüyor musunuz? - Sen ne bilirsin ki...
- Vê aquele poste lá ao fundo?
Gerçek aşk hakkında sen ne bilirsin ki?
O que você sabe sobre o verdadeiro amor?
- Sen ne bilirsin ki?
Sabes lá tu!
Kadınlar hakkında sen ne bilirsin ki?
O que sabes tu sobre as mulheres?
- Bu konuda sen ne bilirsin ki?
Percebes do assunto?
Rozet taşıyanlar ile ilgili sen ne bilirsin ki?
Que sabes de distintivos?
Sen ne bilirsin ki?
Como sabes?
- Sen ne bilirsin ki?
- O que é que tu sabes?
- Sen ne bilirsin ki?
- Tu percebes lá alguma coisa!
- Ben de! - Sen ne bilirsin ki?
- Que é que tu sabes?
Sen ne bilirsin ki aptal sarışın?
Que sabes tu disto, rapariga estúpida?
- Sen ne bilirsin ki, Harris?
- E tu o que sabes, Harris?
Kötü bir şey düşünmekle ilgili sen ne bilirsin ki?
Que sabe você disso?
Sen ne bilirsin ki?
o que voce quer saber?
Sen ne bilirsin ki?
O que é que tu sabes?
- Sen ne bilirsin ki? - Çirkin olduğunu biliyorum.
Sei muito bem o que é uma estupidez.
- Öyle mi? Sen ne bilirsin ki?
O que saberá você?
Sen ne bilirsin ki?
Que raio sabem vocês, pá?
- Sen ne bilirsin ki sırık?
- O que é que sabes, Lanky?
Sen ne bilirsin ki?
E o que é que tu sabes?
Karasevda hakkında sen ne bilirsin ki?
E o que você sabe sobre decepção amorosa?
Sen ne bilirsin ki?
O que é que sabe sobre isso?
- Sen ne bilirsin ki!
- É melhor que o seu, que não existe.
Sen ne bilirsin ki?
Eu sei de tudo.
Sen ne bilirsin ki, bakire?
Que sabes tu, virgenzinha?
Sen ne bilirsin ki.
Cala-te.
- Sen altın hakkında ne bilirsin ki?
- O que sabes sobre ouro?
Sen acıyı ne bilirsin ki?
Que sabe você sobre dor?
Ama sen hayat hakkında ne bilirsin ki?
Mas o que sabe tu da vida?
- Bert, sen erkeksin, bilirsin, ne elde etmeyi umdu ki?
- Que é que ele quis ganhar com isto?
Sen benden de daha iyi bilirsin ki, o paylaşmaktan ne kadar nefret eder.
Tu sabes até melhor do que eu que o Nevada não gostava de partilhar.
Kanun hakkında ne bilirsin ki sen?
Que diabo sabe você de leis?
... sen felsefe hakkında ne bilirsin ki?
... e o que é que vocês percebem de filosofia? Nada!
Sen ne bilirsin ki?
Que sabes tu?
Sen de bilirsin ki ne kadar keskin ve düzgün olursa olsun her metalin parçası kesilen yerde artık bırakır.
Sabes que qualquer tipo de metal, não importanta o quão afiado ou suave deixa residuos quando corta.
Bilinç ve suçluluk duygusu hakkında ne bilirsin ki sen?
Que sabes tu de consciência e de culpa?
Sen bu konuda ne bilirsin ki?
- Que sabe você disso?
Oh, sen ne bilirsin ki?
O quê é que tu sabes?
Zan. Aşk hakkında ne bilirsin ki sen?
Como podes não perceber nada?
Yollar hakkında ne bilirsin ki sen?
Que percebe você de carris? !
Sen başka ne iş bilirsin ki?
Que mais sabes fazer na vida?
Sen kötü anlar hakkında ne bilirsin ki?
Sabes lá tu o que é terrível!
Sen ne bilirsin ki?
- O que sabe você?
Sen bunun hakkında ne bilirsin ki, seni maymun?
O que é que tu sabes disso, seu macaco?
Sen aşk hakkında ne bilirsin ki Gabriel?
Que sabes tu sobre amor, Gabriel?
Sen bunu ne bilirsin ki?
Como sabe disso?
Oh, lakin sen özveri hakında ne bilirsin ki?
E bom, o que tem que sua generosidade?
Domuzlar kalsın diyorsan sen bilirsin. - Ne diyebilirim ki yani?
Mas pronto, se queres porcos fica-te com os porcos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]