Sol translate Portuguese
24,934 parallel translation
Alır almaz, lütfen sol taraftan hızlıca devam edin.
Assim que a receberem, movimentem-se rapidamente para a esquerda.
Ne yapıyorsun? Dalgagüdücü'yü güneşe doğru uçuruyorum.
Vou voar a Waverider para o sol,
- Güneşin merkezine uçurdum onu.
Eu fi-lo voar para o coração do sol.
Masanın altına dokun, sol tarafa doğru.
Debaixo da mesa, lado esquerdo.
Yaz aylarında güneş oldukça sıcaktı. Ne zaman izin versem çıplak omuzlarımı yakıyordu.
O sol nos meses de verão foi exageradamente quente, e queimava os meus ombros nus sempre que eu o deixava.
Günün bitmesine üç saat var daha.
O sol só se põe dentro de três horas.
Önce güneşten sandım ama sonra kafamın üstünde bir delik açılıyormuş gibi hissettim.
Pensei que fosse do sol, mas depois... Senti que me estavam a abrir um buraco no cimo da cabeça.
Sol diyorum.
A outra esquerda.
Sol elinle mısır ekmeğine beyaz susamlı şekerlerden yerleştirip gün doğmadan kara ineğe yedirmelisin.
Alimente uma vaca preta com doces feitos com sementes de gergelim branco Envolto em pão liso de milho com a mão esquerda antes do nascer do sol.
Sana sol taraftan saldırınca neden o taraftan savunma yapmıyorsun?
Quando ele atacou-a pela esquerda por que não estabilizou o seu lado esquerdo do corpo e defendeu-se?
Şu gelen güneş mi, ay mı?
É a lua cheia ou o sol!
# Gözler # # Sıcacık güneşin altında beraber keyfeden o gözler # # Yorulmuşlar, artık gölge arıyorlar #
Esses olhos que costumavam deleitar-se com o calor do sol cansados agora procuram a sombra
Irak vatandaşı. Irak vatandaşı. Sol kroşesine bakarsak muhtemelen işin beyni değil.
Bem, o gancho de esquerda dele, diz que provavelmente não é ele o cérebro por trás disto.
Biliyor musunuz, ben buraya ilk geldiğimde, ironik bir şekilde günbatımından sonra Sunset ve Fourth'dan aşağı yürüyemezdiniz.
Sabem que mais? Quando cá cheguei não se podia andar na Sunset e na Fourth depois... Bem, depois do pôr-do-sol.
Gün doğumunda yola çıkmak istiyorum.
Quero partir ao nascer do sol.
Gün doğumunda çıkarız yola.
Partimos ao nascer do sol.
Şnorkelle dalış, balık tutma ve gün batımı tekne gezintilerimiz var.
Temos mergulho, pesca e cruzeiros ao pôr-do-sol.
Gün batımı tekne turuna mutlaka çıkın.
Têm de fazer o cruzeiro ao pôr-do-sol.
Gün batımı tekne turunu kesinlikle tavsiye ederim.
Recomendo vivamente o cruzeiro ao pôr-do-sol.
- Hayır, güneşin yönü yanlış.
Não, a direção do sol está errada.
Valla pek bir şey yoktu, bir sürü gün batımı dışında.
Nada de mais, sinceramente. Muitas fotografias do pôr-do-sol.
Mükemmel bir şarabım var. Beraber gün batımını izleyeceğiz.
Tenho o vinho perfeito, vamos ver um pôr-do-sol lindo.
Gün batımı ne zaman oluyor?
A que horas é o pôr-do-sol?
Güneş ışığı ve sporla geçen bir günün ardından onu en çok seven insanlarla mutlu bir gece geçirip uykuya daldı.
E, depois de um dia feliz de sol e de esporte, e depois de um boa-noite a todos a quem mais amava, ele adormeceu,
Kız alnı pencereye dayanmış bir şekilde hayal etti. Bu, binlerce yıl önceki güneşin bulutların üstüne doğduğu ve altında bataklıktan başka bir şey olmadığı sahnenin aynısı olmalıydı.
Com a testa contra a janela ela imaginou que era exatamente isto que devia ter parecido há mil anos, quando o Sol subia acima das nuvens e não havia nada abaixo, para além de um pântano.
Bir başına güneşin doğmasını sağlamaya çalışırdın.
a tentar fazer com que nascesse o Sol, sozinha.
Güneşin doğmasını sağlayabileceğine inanmanı.
Acreditavas que podias fazer o Sol nascer.
Güneşin doğmasını sağladık.
Fizemos o Sol nascer.
Bugün aydınlıkta kendini gösterdin ama kimsenin duymayacağı ya da kıymetini bilmeyeceği binlerce karar vermen gerektiğinde ne yapacaksın?
Hoje teve o seu pequeno momento ao sol, mas o que vai fazer quando tiver de tomar decisões de que ninguém vai saber ou dar valor?
Anteni bu hafta taktık ayrıca güneş gözlüğü, normal gözlük ve Mohavk saçı ekledik. Kesinlikle Mohavk'ı denemelisin.
As antenas chegaram esta semana e os óculos de sol, os óculos normais, e ainda uma moicana.
Cenazeden sonra, güneş batarken, kıyamet kopucak.
Depois do funeral, ao pôr-do-sol, vai haver problemas.
Evet, saygı duydunuz... Poponuza attığı tekmeyle sizi güneşe gönderebilmesine.
Respeitavam que ela podia dar-vos uma tareia até ao sol.
Güneş doğacak.
O sol vai nascer.
Şu an dışarı çıkıp kafamı temizlemeliyim Ve biraz kaya ya da günbatımı çekimleri yapın.
Agora, vou lá fora apanhar ar e tirar umas fotografias à paisagem, ou ao pôr do sol.
Saçın güneşin altında mı grileşti.
O seu cabelo ficou cinzento por causa do sol?
Sen sürersin ben de güneşten uzak durmak için battaniyenin altına girerim otelin kapalı otoparkı var.
Guias tu, eu escondo-me por causa do sol, e... - o hotel tem parque subterrâneo.
Sol omzunun üstünden seni görüyoruz.
Estamos a ver-te por cima do ombro esquerdo dela.
Evet, en karanlık gece bile sona erecek ve güneş doğacak.
Sim, mesmo as noites mais escuras terminam com o sol a aparecer.
Sürücü, sol elinle aracın kapısını aç.
Condutor, com a mão esquerda, abra a porta.
- Simon, güneşten uzak dur.
- Simon, sai do sol.
Ama biraz geç kalabilirim, güneş falan var ya.
Mas devo atrasar-me um pouco, por causa do sol e assim.
Tam güneş battığında çıktım da.
Saí mesmo ao pôr-do-sol.
Simon, saat sabahın 6'sı.
Simon, são 6h00. O sol está quase a nascer.
Anlaşmalar sıradanları öldürmeyi yasaklıyor olabilir ama vampirlerin güneşte yanmalarıyla ilgili bir kural yok.
Os Acordos podem proibir a morte de mundanos, mas não falam de vampiros queimados pelo sol.
- Göğsünün sol tarafında çürükler var.
- Contusão no peito esquerdo.
- Sol nefes sesinde azalma var.
- Pouca respiração.
Sol kol ve bacak röntgeni çekilsin.
Raio-X do braço e perna esquerda.
Sol dirseği yerinden çıkmış.
Cotovelo esquerdo deslocado.
Sol dizinde şişlik var.
Há um inchaço no joelho esquerdo.
Bir Türk atasözü şöyle der :
" Quem nunca se queimou ao sol
Sol kroşesine bakarsak muhtemelen işin beyni değil.
Sim, concordo.
sola dön 223
sola dönün 22
solucan 40
sola doğru 23
solda 71
soluk 16
sol el 21
solunum 26
soldan 33
sol tarafta 29
sola dönün 22
solucan 40
sola doğru 23
solda 71
soluk 16
sol el 21
solunum 26
soldan 33
sol tarafta 29