Yaralı translate Portuguese
5,953 parallel translation
Yedi kişi öldü ve hastane yaralı dolu.
Sete pessoas estão mortas, e há muitas mais no hospital.
Yedi insan öldü, çok sayıda yaralı var.
Sete pessoas estão mortas, e ainda mais feridas. Para quê?
Zanlı binayı terk etmiş, muhtemelen yaralı.
O suspeito deixou o edifício, possivelmente ferido.
Yerde yaralımız var!
Homem caído!
- Yedi yaralı, üç ölü. - 6 yaşındaki...
Sete feridos, três mortos.
Siz iyi misiniz? Danny hafif yaralı ama iyiyiz.
Sim, o Danny está um bocado combalido, mas, estamos bem.
Buzdolabımda "Yaralı Yüz" posteri var.
Tenho um cartaz do "Scarface" no frigorífico.
- Yaralı bir şeyler söyledi mi?
O sobrevivente pode dizer alguma coisa? Sim.
Saat dokuz civarı, yaralıdan göz bebeğini çıkarttık. Telefonda babamın kalp krizi geçirdiğini söylediler.
Às 21h ficamos até ao pescoço com casos de trauma e recebi uma chamada que o meu pai sofreu um enfarto.
Berlin'deki Amerikan ordusu karargâhı bu sabah erken saatlerde 12 gün önce geçirdiği trafik kazası sebebiyle uzun zamandır yaralı olan General George S. Patton'ın öldüğünü duyurdu.
O Quartel-General dos EUA em Berlim anunciou a morte do general George S. Patton Jr., no dia de hoje, por ferimentos causados num acidente de carro há 12 dias.
Yaralısın.
Estás ferido.
Ayrıca yaralı, üstelik eşini istemiyor, ancak şeyi istedi...
- E ferido não pede pela mulher, mas pelo...
- Onca süredir ormanda bıraktığım adam, yaralıysa...
Mas deixá-lo mais tempo no bosque, a sangrar...
Yaralı, Güney istikametinde, Boston'a giden ağaçlıklı yoldan içeride.
O ferido está no caminho para sul, no interior, no caminho para Boston.
O gün de kız babasından dayak yiyip hırpalanmış ve yaralı vaziyette geldi.
Também nesse dia, o pai bateu-lhe e ela veio até mim ferida e agredida.
- Ve ağır yaralı bir hasta.
- É um paciente agitado...
Javy yaralısın biliyorum ama Charlie'yi bulman lazım.
Javy, estás ferido, mas encontra o Charlie.
Pekala, millet! Yürüyebilen yaralılarımızı triyaj için bekleme odasına almamız gerekiyor.
Precisamos dos feridos na sala de espera para triagem.
Tarladaki yaralı yatarken tanıştınız sanıyordum.
Pensei que tivesse sido um trauma no campo de batalha.
Hayatta yaralıydılar, çünkü büyürken gereken şeyler eksikti.
Mas tais provações deixaram sequelas para toda a vida, por lhes terem faltado certas coisas durante o crescimento.
Önemli olan, yaralıları iyileştirmek için gerekli bütün donanıma sahip olmamız.
O principal aqui é que estamos prontos para tratar dos feridos.
Yaralılar hala yaralı. İnsanlar hala kayıp.
Ainda há pessoas feridas e perdidas.
Hala yaralı getiriyorlar mı?
- Chegaram mais?
Pekâlâ, Cleveland. İstismara uğramış yaralı bir hayvan kadınları her zaman bir araya getirir.
Muito bem, Cleveland, uma coisa que sempre une as mulheres é curar um animal maltratado.
Ben de bize yaralı, kel bir kartal aldım.
Por isso arranjei-nos uma águia careca maltratada.
Neden çölde kaybolmuş yaralı, deli bir adama mı bakıyorum?
Perdido no deserto a cuidar das feridas de um louco?
- Beş yaralı.
- Cinco feridos.
Burada olamayan bazı yaralı askerlere bakacağım.
Estarei a cuidar dos soldados feridos que não podem ir.
Senden daha hızlı koşabileceğimi düşünüyordum çünkü sen yaralısın.
Não. Estou a pensar que corro mais depressa que tu porque foste esfaqueado.
Bir ölü, iki yaralı.
Um morto, dois feridos.
Sizin takım anca yaralı.
Vocês não são nada.
Yaralı dizlerim.
Os meus joelhos magoados.
Sen yapmak zorundasın. Benim kolum yaralı.
Não, tem de ser o Doutor.
- Yaralı mısın?
Estás ferida?
Dün gece sen gittikten sonra trafik kazası yaralıları getirildi.
Um acidente a noite passada chegou depois de teres saído.
17 yaşında kadın hasta, başından yaralı.
Miúda de 17 anos, trauma na cabeça.
Ne yaptınız lan siz? - Yaralı.
Que caralho fizeram vocês?
Yaralı, ihanete uğramış, dışlanmış öldün ama tekrar doğdun.
Ferido, traído, posto de parte... Morreu e mesmo assim voltou a nascer.
Dalekler kimseyi yaralı bırakmıyor.
Os Daleks não deixam feridos.
Halk Düşmanının Saltanatı # 1 Yaralıyüz Capone Chicago'yu Demir Yumrukla Yönetiyor!
INIMIGO PÚBLICO Nº 1 CAPONE GOVERNA COM RIGIDEZ
İşe beş para etmez bir içki kaçakçısı olarak başlayan Alphonse "Yaralıyüz" Capone, güneyin haraç basamaklarında tek tek yükselerek yeraltı dünyasının kralı oldu.
No princípio um contrabandista barato, Alphonse "Scarface" Capone subiu postos no sul de Chicago até transformar-se no rei do submundo.
Yanımda yaralı bir adam var, tamam mı?
Tenho um homem ferido.
Yaralıyı yere bırak.
Ponha o homem ferido, no chão.
- Şüphelim yaralı.
O meu suspeito está ferido.
Danny yaralı.
O Danny está ferido.
Yaralıları dışarı taşıdım.
Ajudei os feridos.
- Yaralısın.
- Estás ferido.
Yaralı.
Ela está ferida.
Fena değil. 30'un üstünde yaralı kabul ettik.
- Kepner, como estamos?
Yaralı mısın?
Estás ferido?
Kolundan yaralı gibi duruyor.
O braço dele está ferido.
yaralıyım 22
yaralısın 46
yaralı mısın 69
yaralı mı 20
yaralı mısınız 23
yaralandım 50
yaralandı 34
yaralanmış 44
yaralanmışsın 68
yaralandın mı 166
yaralısın 46
yaralı mısın 69
yaralı mı 20
yaralı mısınız 23
yaralandım 50
yaralandı 34
yaralanmış 44
yaralanmışsın 68
yaralandın mı 166