Yolumu kaybettim translate Portuguese
86 parallel translation
Arabam ile seyrederken, şehrin dışında yolumu kaybettim ve karşıma çıkan manzara, birden çok tanıdık geldi.
Eu dirigia meu carro nos subúrbios da cidade. De repente a paisagem me pareceu familiar.
Sadece faremi dolaştırıyordum ama galiba yolumu kaybettim.
Vim passear o meu rato e parece que me perdi.
Ve karanlık ormanda yolumu kaybettim.
Perdi-me nas sombras da floresta...
Cüceleri, büyücüyü ve yolumu kaybettim.
Perdi os meus anões, o meu mago e o meu caminho.
- Siste yolumu kaybettim.
- Perdi-me por causa do fumo.
" Yolumu kaybettim, tatlım.
" Posso não saber para onde vou.
- sonra yolumu kaybettim, etrafa baktım ama..
Tomei a estrada circular, - como me perdi, procurei, mas...
Kırda yolumu kaybettim.
Perdi-me ao vir para cá.
Bana öyle geliyor ki, yolumu kaybettim.
Penso que me perdi!
Yolumu kaybettim ve 30 saat boyunca dolaştım. Beni güleryüzle karşıladı.
Trinta horas mais tarde, perdido no fiorde um sorriso de boas-vindas.
Üzgünüm. Ben-Ben yolumu kaybettim de.
Lamento, não me oriento bem aqui.
Burada yolumu kaybettim.
Estou perdido.
Daha öncede söyledim, yolumu kaybettim.
Já disse, perdi-me.
Affedin beni, Majesteleri Bir saattir yolumu kaybettim.
Perdoe-me, Sua Alteza, Perdi noção do tempo.
Şimdi de karanlıkta yolumu kaybettim.
Estou cansado e às escuras.
Yolumu kaybettim de.
Estou um pouco perdido.
Malzeme bulmak için 3. Tabur'a gitmeye çalıştım ama yolumu kaybettim.
Tentei ir ao 3º Batalhão, mas perdi-me.
Sanırım yolumu kaybettim.
Devo ter-me perdido.
Üzgünüm. Sanırım yolumu kaybettim.
Desculpem, devo ter-me perdido...
Babam öldüğünden beri, yolumu kaybettim. Bunun beni bu kadar çok sarsacağını hiç düşünmemiştim.
Sinto-me tão desorientado desde que o meu pai morreu!
Yolumu kaybettim.
Eu estava perdido.
Yolumu kaybettim ve üzgünüm.
Me perdi... e sinto muito.
Galiba yolumu kaybettim ve...
Agente, acho que me perdi.
- Yolumu kaybettim gibi de.
- Parece que me perdi.
Bu yıl... yolumu kaybettim.
Este ano perdi-me.
Yolumu kaybettim Kira.
Eu perdi o meu rumo, kira.
Doğru. Edwards'ta yolumu kaybettim.
Perdi-me no caminho para a base.
Merhaba. Yolumu kaybettim.
Olá, estou um pouco perdido.
Dedim ya, yolumu kaybettim.
Como disse, perdi-me.
Evet, evet. Yolumu kaybettim, sonra da bulamadım.
Sim, saí do trilho e tive dificuldades em voltar a ela.
Karda yolumu kaybettim.
Eu me perdi na neve.
- Yolumu kaybettim.
- Perdi-me.
Yaşamım boyunca fazla bir şey yapamadım. Yolun bir yerinde yolumu kaybettim.
Não posso dizer que fui grande coisa na maior parte da minha vida.
Şey... yolumu kaybettim.
Vêm, eu perdi-me.
Bir kaç sokak ötede yolumu kaybettim.
Perdi-me no bairro.
Yolumu kaybettim.
Agora perdi o rumo.
Evet, sanırım yolumu kaybettim.
- Sim, acho que me perdi.
Ama nasıl olduysa, yolumu kaybettim.
Mas, de alguma maneira, eu... perdi-me.
Ne oldu anlamadım. Yolumu kaybettim...
Não sei o que aconteceu.
Yolumu kaybettim ve yolumu bulmak için senin nuruna ihtiyacım var.
Estou perdido e preciso da tua luz para me ajudar a encontrar o meu caminho.
Sonra büyüdüm ve yolumu kaybettim.
Aí eu cresci.. ... e perdi meu rumo.
Yolumu kaybettim.
Perdi o rumo.
yolumu kaybettim.
um pouco desorientado.
Bilmediğim bir şehirde birkaç saatliğine yolumu kaybettim diye, beni bir bakımevine yollayıp kapatmak mı istiyorsunuz?
Perco-me durante umas horas, numa cidade que não conheço, e querem empacotar-me e mandar-me para um lar?
Yolumu kaybettim, Raylan.
Estou perdido, Raylan.
Yolumu kaybettim.
Perdi meu caminho.
Yolumu kaybettim! Seni hala çok seviyorum bebeğim!
Estou perdido, eu amo-te tanto, querida.
- Sanırım yolumu kaybettim.
- Perdi-me.
Yolumu mu kaybettim? Bu doğru.
Estou perdido!
Sensiz yolumu kaybettim Lordum.
Eu estive perdida sem vós, meu senhor.
Kaybettim yolumu, isteğimi
Perdi o rumo e a vontade