Yüzme bilmiyorum translate Portuguese
118 parallel translation
- Yüzme bilmiyorum.
- Não sei nadar.
- Ben de yüzme bilmiyorum.
- Eu também não sei nadar.
Tekneyi inceledim. Sanırım şunu bilmelisiniz : Yüzme bilmiyorum.
Inspeccionei esta embarcação e previno-o de que não sei nadar.
Ve hala yüzme bilmiyorum.
E continuo a não saber nadar.
Yüzme bilmiyorum.
Não sei nadar.
Boğuluyorum! Boğulacağım! Yüzme bilmiyorum!
Estou a afogar-me.
Yüzme bilmiyorum efendim.
É melhor voltares para o castelo.
Hayır, hiç yüzme bilmiyorum.
Sou o maior prego.
- Yüzme bilmiyorum, biliyor musunuz?
- Eu não sei nadar, sabe. - Eu sei.
Kahrolası nehri geçtik, öyle değil mi? Ben yüzme bilmiyorum.
Não sei nadar... mas nadei bem!
Yüzme bilmiyorum.
- Tire-me daqui.
Ben yüzme bilmiyorum, bu yüzden yapamam.
Eu, como não sei nadar, nunca terei de a enfrentar.
Biliyor musun, sana bunu daha önce söyledim mi bilmiyorum, ama ben yüzme bilmiyorum, bebeğim.
Não sei se alguma vez te contei, mas não sei nadar.
Ama yüzme bilmiyorum.
- Não sei nadar.
Ben yüzme bilmiyorum.
Não sei nadar.
Ben yüzme bilmiyorum!
Eu não sei nadar!
Ben yüzme bilmiyorum, seni kendini beğenmiş İspanyol.
- Não sei nadar, pavão espanhol!
Ayrıca yüzme bilmiyorum.
Alem disso, não sei nadar...
Yüzme bilmiyorum!
Eu não sei nadar!
Ben hala yüzme bilmiyorum.
Ainda não sei nadar.
Yüzme bilmiyorum!
Não sei nadar!
Ben yüzme bilmiyorum Clark.
Eu não sei nadar, Clark.
Fakat, tekneden tutmayı sevmem, çünkü yüzme bilmiyorum.
Mas não gosto de pescar em barcos porque eu não nado.
Yüzme bilmiyorum ben!
Não sei nadar!
Yüzme bilmiyorum ki!
Não sei nadar!
Yüzme bilmiyorum.
Eu não sei nadar!
Kahretsin, yüzme bilmiyorum.
Merda, eu não sei nadar.
Kahretsin ben yüzme bilmiyorum!
Merda! - Não sei nadar!
- Ben yüzme bilmiyorum!
- Não sei nadar! - Aguenta-te!
Yüzme bilmiyorum Andy.
Por amor de Deus, Andy, ajuda-me! Estou-me a afogar!
- Yüzme bilmiyorum.
Não sei nadar.
Ben yüzme bilmiyorum!
Não sei nadar!
- Yüzme bilmiyorum!
- Não sei nadar.
- Yüzme bilmiyorum.
Eu não sei nadar.
Yüzme bilmiyorum.
- Não sei nadar.
Yüzme bilmiyorum.
Não sei nadar!
Yüzme bilmiyorum.
- Não precisa de nadar.
Yüzme bilmiyorum, Anna.
- Não sei nadar e...
- Yüzme bilmiyorum.
- Não sei nadar. Ajudem-me.
Oh, bu sadece - ben yüzme bilmiyorum.
A questão é essa. Eu não sei nadar.
Yüzme bilmiyorum!
- Não sei nadar.
Ben yüzme bilmiyorum!
Não sei nadar! Não, não, sei nadar!
Yüzme bilmiyorum.
Nem sequer sei nadar.
Yüzme bilmiyorum da ne demek?
O que queres dizer com "não sabes nadar"?
Bak, yüzme bilmiyorum.
Olha, não sei nadar.
"Neden yüzmüyorsun?" "Yüzme bilmiyorum."
" Porque não estás a nadar? !
Sonra, o kahrolası derenin içine düştük. Beni, Haia kurtardı. Çünkü hiç yüzme bilmiyorum.
E aí, caímos nesse pântano terrível, e Chaya me salvou.
Yüzme... bilmiyorum!
Não sei nadar.
- O yüzme biliyor, ama ben bilmiyorum.
Ele sabe nadar, eu não.
Yüzme bilmiyorum!
Não sei nadar.
Yüzme bilmiyorum.
Deixa-te disso, Bobby.
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum işte 23
bilmiyorum dedim 18
bilmiyorum efendim 100
yüzme 19
yüzmek 25
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum işte 23
bilmiyorum dedim 18
bilmiyorum efendim 100
yüzme 19
yüzmek 25