Zorundaydi translate Portuguese
6 parallel translation
Çünkü Roma, bütün dünyanin vergi vermesini hükmetmisti ve herkes sayiImak için dogum yerine gitmek zorundaydi.
Pois Roma havia decretado que todo o mundo pagaria impostos, pelo que todos foram forçados a ir para o seu país natal para serem contados.
Bu is ben görevdeyken mi olmak zorundaydi?
Tinha de morrer logo agora.
Biri çöpleri disari çikarmayi, karneleri imzalamayi, süt almayi hatirlamak zorundaydi.
Alguém tinha de lembrar-se de despejar o lixo, assinar as notas da escola, comprar leite.
David Ben-Gurion ilk önceligin bir devlet kazanmak oldugunu inaniyordu, ama o da biliyordu bunun için mücadele etmek zorundaydi.
David Ben-Gurion tinha acreditado que adquirir um estado era a primeira prioridade, mas ele sabia que eles iam ter que lutar para isto.
General von Paulus kusatmayi hala kirabilirdi, ama emirlere itaat etmek zorundaydi.
Paulus ainda podia romper o cerco, mas ele terá que obedecer às ordens. Quando Hitler chega à "Toca do Lobo" envia-lhe esta mensagem :
O öldü ama Bay Shaw burada yasamak zorundaydi.
Ele morreu, mas Mr. Shaw tinha de viver aqui.