Çalıstı translate Portuguese
66,344 parallel translation
Senin için en iyisini yapmaya çalıştım.
Eu só fiz o meu melhor.
Geç kaldıysam ya da beceremediysem bile her şeyi doğru şekilde yapmaya çalıştım.
Se eu falhei, tentei endireitar as coisas.
Dün gece Leo'nun kurtulmaya çalıştığı kilit bir kanıtı ele geçirdik.
Sabemos que vocês se conhecem.
Lordum armağan ettiğiniz savaşçılar geçtiğimiz kış Mercia için çok iyi çalıştılar.
Senhor, os vossos guerreiros serviram bem a Mércia no inverno passado.
Parayı veya kime çalıştığını umursamıyorum.
Não me interessa o dinheiro ou para quem trabalhas.
Ailemizin servetini çalmaya çalıştığınızı biliyoruz.
Sabemos que só quer roubar a fortuna dos nossos pais.
Kuleye tırmanmamı sağlayan bir icatla Sunny'yi kurtarmaya çalıştım.
Tentei salvar a Sunny com uma invenção para subir à torre.
İcadım gayet güzel çalıştı.
A invenção resultou bem.
Seni öldürmeye çalıştı.
Estava a ser um assassino.
Kimin neyi göndermeye çalıştığının farkında olsanız gerek.
Acho que os sabem-quem estão a tentar enviar uma sabem-o-quê.
Biliyorum çünkü sabah onu sinekle beslemeye çalıştım.
Eu sei disso porque tentei dar-lhe moscas para comer.
Sizi öldürmeye çalıştılar, şimdi de Başkan Yardımcısı öldürüldü.
Primeiro, tentam matá-lo e agora o vice-presidente é assassinado?
İsmiyle, yapmaya çalıştıklarınızın önüne geçmesini istemem gerçi.
Pode desviar as atenções daquilo que quer concretizar.
Onu yetkisini devretmeye yatırım başkanı seçmeye ikna etmeye çalıştım ama başaramadım.
Tentei que nomeasse um DI mas não consegui.
Çalıştı. Not luck. Worked for it.
Ele trabalhou para isso.
Bir bilgisayar öğrencisi aktif ağ arayüzünü analiz edip kabuk program çalıştırdı, Mantıklı.
Um tipo de Informática correu um shell script redirecionado para analisar a rede, levou o tráfego para um proxy e mandou-me o link.
Ve bunu yazarsak insanlar söylemeye çalıştığı şeyi görmezden gelecek.
Se publicarmos isto, as pessoas vão ignorar o que ela tem andado a dizer.
Dizüstü bilgisayarım çalınmıştı. Onu görebiliyorum.
O meu portátil foi roubado e estou a vê-lo.
Çalıştırdım, böyle kal!
Ficas aqui.
Arabayı çalıştır.
Vai buscar o carro.
Ben sizin çalıştığınız yere gelsem... Hastaneye...
Agora, suponha que eu ia aonde trabalha ao seu hospital...
Borders'ta çalışmıştım.
Trabalhei uns tempos na Borders.
Herhalde ilaçları ve aletleri çalıştığın şirket veriyor.
A agência para quem trabalha deve dar-lhe os medicamentos e tudo o que precisa.
Benim canımı sıkmaya çalıştığı açıktı.
Foi como se quisesse esfregá-lo na minha cara.
Sleepy Hollow Ş erif Dairesi için ve Federal Soruşturma Bürosu için çalıştım.
Trabalhei para a polícia de Sleepy Hollow e para o FBI.
Chuck'ın bu saçma sapan kan davasıyla kurduğumuz her şeyi tehdit etmesine müsaade edemeyecek kadar çok çalıştık.
Já trabalhámos demais para deixar a vingança da treta do Chuck ameaçar tudo o que estamos a construir.
Salzburg'a gitmeye çalıştığımız zamanı hatırlıyor musun?
Lembras-te de quando tentámos ir a Salzburgo?
Charles, sizin belgeleriniz üzerinde evinde çalıştığı sırada Jimmy'nin bir şekilde onlara müdahale ettiğini düşünüyor.
O Charles crê que o Jimmy manipulou os vossos documentos enquanto os tinha.
Şimdi McGill ne tür bir çamur atıyorsa atsın beni şimdiye kadar birlikte çalıştığım en iyi avukattan alıkoyamayacak.
O que quer que o McGill esteja a tramar, isso não vai prejudicar a minha relação com a melhor advogada externa que já tive.
Kardeşimin üzerinde çalıştığım evrakları kurcaladığına dair şüphelerim vardı.
Suspeitei que o meu irmão manipulou documentos de um caso em que eu estava a trabalhar.
Benim çalıştığım yer bunlardan üretmiyor, ama...
O sítio onde trabalho não faz destas, mas...
Bunlara ne kadar yoğun çalıştığının farkındayım.
Eu sei o quanto tem trabalhado nisto.
Beni dolandırmaya çalıştığını çaktıracaksın.
Faz-lhe perceber que estás a tentar fazer jogo comigo.
Epey bir aramaya çalıştım ama şimdi bahsedeceğim sorunla ilgili.
Sim. Olá. Liguei umas quantas vezes por causa de um assunto que estou a tentar resolver.
Seni bile baro sınavlarına ben çalıştırdım.
E tu... Fui o teu explicador para o exame da Ordem.
- Ben kanala çalıştığımı söylemedim zaten. Ben...
- Nunca disse que trabalhava para eles.
O ölmedi derken ne demek istiyorsun sen? Annemin onu öldürmeye çalıştığını ve kendini ölü gösterdiğini söylüyor.
Ele diz que a minha mãe tentou matá-lo, então ele simulou a sua própria morte.
Copeland'i tanıyorum, 2012'de Rabat'ta * çalışmıştık.
Trabalhamos em Rabat em 2012. Fomos contratados para ajudar a tirar o Bray, mas falhamos.
Maddox, doğru. Hey, Maddox, annen bizim hiç beraber çalıştığımızı anlattı mı?
Maddox, a mamã já te disse que trabalhamos juntos?
Beni havaya uçurmaya çalıştı.
Ela tentou me explodir. Mas isso não funcionou.
- Alarmı çalıştırmadan sistemi etkinleştirebilirsem, odadaki oksijeni emer, böylece odadaki herkes bir bilinç kaybı gibi bir şeye maruz kalır, boğma oyunu gibi.
Sem ativar o alarme, ele vai sugar o ar da sala, Corta o oxigénio ao fogo, tal como com qualquer outra pessoa na sala, Induzindo, tipo, uma perda de consciência a qualquer pessoa dentro, tipo o jogo sufocante.
Tamam, çıktı, çıktı. Tom hiç beni öldürmeye çalıştığını anlattı mı?
Ok, está fora, está fora, mas não vai dar.
Çok kısa mesafeden öldürmeye çalıştı.
- Agora não. - È uma história engraçada.
Beni öldürtmeye çalıştı.
Ela tentou matar-me.
Mesaj atmaya çalıştım.
Eu tentei mandar mensagem.
Yerine adam koymaya çalıştıkları gerçek kimlikler.
As pessoas que eles querem substituir.
Kim için çalıştığınızı merak ediyorum.
Pergunto-me para quem trabalha.
Bazıları hayatına son vermeye çalıştığını düşünüyordu, seni kaybetmek çok acı geldiği için.
Alguns pensaram que ela queria se matar, que a dor de te perder fora muito grande.
- beni öldürtmeye çalıştı. - Bu kısmı anlatmıştın.
- Já me contaste.
Kimlerle çalıştığı konusunda şüphelenmeye başlamıştın
Vieste com as suspeitas sobre a quem ela era leal.
Kimlerle çalıştığından bahsetmiyorum.
Não estou falando sobre para quem ela trabalha.
çalıştım 51
çalıştı 29
çalıştır 90
çalıştırın 19
çalıştır şunu 20
çalışıyorum 310
çalışma 18
çalışıyor 250
çalışmak 46
çalışıyorsun 24
çalıştı 29
çalıştır 90
çalıştırın 19
çalıştır şunu 20
çalışıyorum 310
çalışma 18
çalışıyor 250
çalışmak 46
çalışıyorsun 24
çalış 161
çalışıyordum 70
çalışmıyor 158
çalışıyor musun 55
çalışıyoruz 40
çalışacağım 46
çalışkan 20
çalışmaya 17
çalışırım 44
çalışın 67
çalışıyordum 70
çalışmıyor 158
çalışıyor musun 55
çalışıyoruz 40
çalışacağım 46
çalışkan 20
çalışmaya 17
çalışırım 44
çalışın 67