Üçüncü olarak translate Portuguese
175 parallel translation
Lemon Pudding. Son üç yarışını üçüncü olarak bitirdi. - Bugün iyi birjokeyi var.
O Lemon Pudding acabou em 3º nestas três corridas e tem um bom jóquei.
Ve üçüncü olarak, gizlenebilmek için evleneceksin.
E em terceiro, para lhe dar uma cobertura extra-especial, arranja uma esposa.
Ve üçüncü olarak, herkesi öldürmem için, beni kandırmaya çalışan yabancını teki olmadığına, nasıl inanabilirim?
E terceiro, como vou saber se você não é um intruso alienígena a tentar me enganar e matar toda gente?
Ve üçüncü olarak...
E terceiro...
Anlatmak istediğim ben bir sistemi uygularım tamam mı? İlk olarak oradaki boş ofisi temizleyeyim, ikinci olarak oradaki koridoru temizlerim, üçüncü olarakta oradaki tuvaleti temizlerim!
Primeiro limpo aquele gabinete vazio, depois limpo ali o corredor e por último, a casa de banho.
İki çocuk dışarıda, ikisi içerideydi, birinci ve üçüncü olarak, tamam mı?
Estão dois fora, duas crianças em jogo, primeira e terceira.
Ve üçüncü olarak- - ve bu her şey için anahtar bir şey- - diğer erkeklerle dolanmak yok, tamam mı?
E terceiro, e isto é na realidade o mais importante de tudo, nunca mais saias com outros tipos, está bem?
Ve üçüncü olarak, İspanyol edebiyatını sevenlerin yanında olmalıyım.
E, amigo tolo que sou, não espero ser retribuído no amor. Para isso, levo o meu dinheiro para as zonas obscuras da cidade.
- Seni üçüncü olarak test edebiliriz, Rodney.
- Podemos sempre fazer-lhe outro teste.
Ayrıca, üçüncü olarak foie gras arkasından boeuf bourgignon avec le légume U la créme alalım.
Et puis, para o terceiro prato, queremos o foie gras, seguido do bœuf bourgignon avec la légume à la crème.
Ve üçüncü olarak.
Pronto. E terceiro...
Şimdi otur ve bugün üçüncü kez olarak ağzını bulmaya çalışarak kendini ahmak yerine koy.
Senta-te e, pela terceira vez hoje, suja-te todo ao tentares encontrar a boca!
Kendinden üçüncü tekil şahıs olarak söz eden herkes delidir.
Quem fala de si na terceira pessoa não está bem da cabeca.
Her halükarda, sadece bir uyarı. Belki üçüncü yada dördüncü, tam olarak hatırlayamıyorum.
- Terceiro ou quarto, já não sei.
Ve üçüncü olarak, fiziksel özellikleri hakkında daha fazla şey öğrenmeliyiz.
O que acham disto?
Bobby, destek ve kurtarma birimi olarak üçüncü manga senin emrinde.
Bobby, fica com o terceiro grupo para apoio e emergências.
Gördüğün gibi sağ elinin üçüncü parmağından kaybolan zümrüt yüzüğüyle ile ilgili olarak Hampstead Bölgesi'nden bu genç bayan gelmiş.
Como pode ver, Dawson, esta jovem senhora acabou de chegar, vinda do bairro de Hempstead, e está preocupada com o misterioso desaparecimento de um anel de esmeraldas do terceiro dedo da mão direita.
Pi sayısının kare kökünü kullanarak, ve onu üçüncü kuvvetine kadar 9'la çarparak, Yengeç Nebula'sına olan mesafeyi tam olarak hesaplamayı başardım.
Então, usando a raiz quadrada de pi e multiplicando por nove à potência três, consegui calcular com precisão a distância da nebulosa Crab.
Tam olarak dört gündür telekızım ve sen benim üçüncü müşterimsin.
Sou uma acompanhante há exactamente quatro dias e tu és o meu terceiro cliente.
Bazı kültürlerde, üçüncü meme erkeklik gücünün işareti olarak kabul edilir.
Em algumas culturas, ter um terceiro mamilo é sinal de virilidade.
Bu bölgeyi, üçüncü seviye biyo tehlike bölgesi olarak belirlemek mantıklı olacaktır.
Pode ser prudente colocá-lo num campo de contenção biológico nível 3.
Örnek olarak, Andoryan amibi- - tek hücreli bir canlı ile birleşerek üçüncü bir canlının meydana gelmesini sağlarlar.
A ameba Andoriana, por exemplo... são capazes de se fundir com outros organismos unicelulares para formar uma terceira e única espécie.
O zamanlar Çavuş Simpson olarak bilinirdim ve Uçan Cehennem Balıkları grubunu komuta ederdim en savaşçı birliktik bütün bölük içindeki ve ordunun da en savaşçı üçüncü birliğiydik.
Na altura era conhecido por Sargento Simpson. E eu comandava os Flying Hellfish a brigada mais lutadora na companhia mais lutadora no terceiro batalhão mais lutador do Exército.
On üçüncü Melek olarak belirlenmiştir.
O Alvo é reconhecido como o 13º Anjo.
Biliyor musun, bu, homoseksüel kaynaklı olarak karıştığın üçüncü kavga.
Esta é a tua terceira luta relativa a um encontro com um homossexual.
Aramanın sekizinci gününün sabahı, siyaset dışı üçüncü bir şahıs benimle bu konuyla alakasız özel bir vakayla ilgili olarak iletişime geçti.
Na oitava manhã, sou contactado por um não-político terceiro,... cujo a identidade não interessa para o caso.
Sonunda, üçüncü yıl, annemlere yalvararak kendime Süpermen Cadılar Bayramı kıyafeti aldırdım ; doğal olarak.
Então, finalmente, no terceiro ano, suplicava aos meus pais. Eu tive o disfarce de Halloween do super-homem, nada de surpreendente.
Ve son olarak, Dünya'da üçüncü dünya savaşında nükleer silahlar 600 milyon kişinin ölümüne neden oldu.
E ainda assim, a terceira guerra mundial na Terra, armas nucleares mataram 600 milhões de pessoas.
Teknik olarak, üçüncü buluşmaları değildi ama zaten yemeğe çıkıp dans etmişlerdi.
Tecnicamente, não foi um terceiro encontro, mas tinham jantado e dançado.
Bunu bir sır olarak saklamaya karar verdik ve zamanı gelince sana söyleyecektim. Gebeliğimin üçüncü ayındaydım.
Nós decidimos... guardar segredo... e só contar quando estivesse no terceiro mês.
Lee, gerçek hayattaki bir başka talebesi olan Dan Inosanto'yu üçüncü katın gardiyanı olarak seçti. O, sadece Lee'nin sanatı jeet kune do'nun bir ustası değil ayrıca kempo karateyi ve Filipinlerin escrima sanatını ileri düzeyde uygulayan biriydi.
Lee seleccionou outro aluno da vida real, Dan Inosanto, para ser o guardião do terceiro andar, por não ser apenas adepto da arte de Lee do jeet kune do, mas por ser também um praticante avançado nas artes de kempo karaté
Ve son olarak, üçüncü olan Joe Tanto!
E finalmente, o terceiro lugar Joe Tanto!
Bakın, üçüncü Dük olarak, biz kraliyet mensuplarının küçük bir sırrı ; işe yaramazlığımızın yanısıra muazzam bir borç içindeyiz.
Apesar de ser terceiro duque, o nosso segredinho, dos que vivem na corte real, é a nossa dívida massiva, além da nossa inutilidade geral.
Kendinden hep üçüncü şahıs olarak mı bahsedersin?
Falas sempre de ti na terceira pessoa?
Teknik olarak üçüncü geldim ama mantığın zamanı değil!
Tecnicamente, terceiro mas não é momento para a semântica.
Gandarium genetik olarak düzenlenmiş, DNA ve RNA arasındaki üçüncü-devre amino sentezinde köprüdür.
O Gandarium é uma forma de vida geneticamente construída, desenhada para fazer a ponte entre o a sequência de ADN e RNA durante a terceira etapa da síntese dos aminoácidos.
Yani, bu imaj için çok uğraşıyorum, Stu Shepard, gerzek kendinden üçüncü şahıs olarak bahseden, yalnız olması gereken.
Isto é, trabalho tanto para esta imagem, do Stu Shepard, o idiota que fala de si na terceira pessoa, o que prova que deveria estar sozinho.
Ne yazık ki Simone bu gece aramızda değil ama modern teknolojinin mucizesi sayesinde üçüncü dünya ülkelerine yaptığı hayır turundan canlı olarak aramıza katılıyor.
Não acredito! Infelizmente, a Simone não pode estar aqui connosco, mas graças ao milagre da tecnologia moderna, ela transmite em directo da sua tournée do terceiro mundo.
Bu sabah Sark şifreleri elektronik olarak bilinmeyen üçüncü birine yolladı.
Esta manhã o Sark enviou uma mensagem electrónica com os códigos para uma terceira pessoa desconhecida.
Bunu sana özel olarak söyleyecektim ama inanılmaz derecede düşük sınav notundan dolayı seni de üçüncü sınıfa geri yolluyoruz.
La dizer-te isto em privado, mas, devido à tua nota incrivelmente baixa no teste, vamos mandar-te de volta para a terceira classe.
- Kendisinden üçüncü tekil şahıs olarak bahsediyor.
Porque é que ele fala na terceira pessoa?
Bu gerçek bir hikaye. ben üçüncü sınıftayken, amcam bunu bir şaka olarak yaptı.
É uma história verdadeira. Quando estava no 3º ano, o meu tio pôs aquilo por brincadeira.
Mektubu yazan kişi, önce kızına niçin doğrudan Mary diyor sonra da devamında, ondan üçüncü kişi olarak söz ediyordu?
Por que razão haveria a remetente de se dirigir à filha pelo nome e a seguir falar dela na terceira pessoa?
Damara üçüncü bir şahıs olarak hitap ettiğim için özür diliyorum.
Devo dizer que lamento ter referido a veia como uma pessoa separada.
Son olarak üçüncü bölüm, Dr. Cox biraz saygı göstermeye çalışır ama "bu" kelimesini fazla kullanarak kendini çeker.
E finalmente, a fase três, em que o Cox, a esforço, mostra algum respeito e se distancia usando muitas vezes a palavra "pronto"
Resmi olarak, üçüncü buluşma kuralıyla işim bitti.
A regra do terceiro encontro acabou para mim.
... top taşıyıcı olarak üçüncü sıradaki Chris Comer kaldı.
... ficando com o "running back" do terceiro escalão Chris Comer.
Bunu sona erdirmek için, Alima'yı üçüncü karın olarak almanı sağladım.
Para acabar com isso, tenho que tomar a Alima como minha terceira esposa.
Bilirsin, bu yaklaşık üçüncü defa kendinden değersiz olarak bahsedişin.
Já é a terceira vez que te referes a ti mesma como sendo inútil.
Örneğin insanoğlu kendisini her zaman Dünya üzerinde yaşayan en zeki yaratık olarak görmüştür. Ama aslında üçüncü en zeki yaratıktır.
Por exemplo, no planeta Terra, o homem sempre pensou que era a espécie mais inteligente no seu planeta, em vez da terceira mais inteligente.
Eğer beyaz ya da Asyalı olamayacaksam... o zaman üçüncü tercih olarak Afro-Amerikan olmayı isterdim... çünkü hep bir gospel müzisyeni olmayı istemişimdir... ve ayrıca kalçanın büyümesini en az dert edecek olanlar zenci erkeklerdir.
Se não pudesse ser branca e não pudesse ser asiática... então a minha 3ª escolha seria ser Afro-Americana... porque sempre quis ser cantora de gospel... e os homens negros perdoam mais se o teu rabo ficar grande.